80'lerde İnsanlara Hayal Satarak Zengin Olan Banker Kastelli'nin Zirveden Dibe Öyküsü
asıl adıyla cevher abidin özden , 1933 yılında trabzon'da, varlıklı bir ailenin çocuğu olarak dünyaya geldi. dedesi, karadeniz'in en büyük deniz filolarından birinin sahibi olan hacı tahirzade tevfik kaptan'dı. böyle bir aileden gelişi ona iş dünyasının kapılarını ardına kadar açtı elbette. sürmene'nin kastel mevkiinde oturduğu için iş hayatında da bu ünvanı kullanmış cevher abidin özden.
kastelli kısmının nereden geldiğini anladık, peki ya banker?
işte özden'in, şu anda okuduğunuz yazıyı yazmama vesile olacak kadar üne kavuşmasına sebep olan kısım burası. 1980'li yıllarda türkiye'de bir banker fırtınası esiyordu. ortalık bankerden geçilmiyordu. turgut özal'ın yürürlüğe koyduğu "24 ocak kararları" istikrar paketiyle faizler serbest bırakılmıştı. bu da bankerlerin önünü açtı ve bankalar o dönem bankerler aracılığıyla mevduat sertifikası pazarlıyordu. bankerler o dönem inanılmaz paralar topladılar ellerinde. toplamda 150 milyar liradan fazla para bankerlerin elindeydi. tabii ki en büyük pay ise o dönem bankerlerin en büyüğü banker kastelli'nin elindeydi: tam 100 milyon lira. dile kolay.
1982'den sonra ise kastelli için işler istediği gibi gitmedi
o dönem türkiye'de faaliyet gösteren 40 banka, aldıkları ortak bir kararla artık bankerler aracılığıyla mevduat sertifikası satmayacaklarını açıkladılar. kastelli, 19 haziran 1982 tarihli bu kararın arkasında kenan evren'in olduğunu düşünüyordu. ancak sebebi her ne olursa olsun ortada onun için acı bir gerçek vardı ve bankerlerin en büyüğü için çöküş başlamıştı. kastelli, kurduğu sistemin tıkanmasından kısa süre sonra ülkeyi terk etti. terk edişinin ardından istanbul bankası ve hisar bank da battı. türkiye, ilk defa banka batışlarına tanıklık ediyordu. binlerce insan mağdur oldu, onlarca insan battı ve bu süreç onları intihara kadar götürdü.
kastelli'nin yurt dışı macerası fazla uzun sürmedi. yakalandı, ülkeye getirildi, yargılandı ancak beraat etti. 1990'lı yıllarda yeniden ticarete girişti kastelli, bir dönem işler hiç de fena gitmedi onun için ancak sonrasında yine battı. uzun yıllar kendisinden hiç ses soluk alınamayan eski banker, 2 haziran 2008'de kadıköy'deki ofisinde intihar etti.
Kastelli'nin kurduğu sistem tam olarak nasıl bir şeydi?
kastelli'nin sistemi bir nevi tam olmasa da türk ponzisi diye de geçer. finans tarihinde bu tip adamların örneği çoktur. hatta çok yakın zamanlarda long term capital management hadisesi de bu olaylar sahnesinin bir oyuncusu olmuştur.
banker kastelli dolandırıcı değildir. batışı dolayısıyla dolandırıcı olmuştur. batarken onu ltcm olayındaki gibi kimse tutmadığı için de halkın parasını külliyen kaptırmıştır.
sistem basittir, bugün gel paranı bana ver, ben bu paranı yatırayım bilimum menkul değerlere. yarın gel sana para vereyim o menkul değerin kazandıracağından daha fazla. nasıl bunu yapabilmiştir? çünkü fazlasıyla büyük bir leveraged pozisyon almıştır. yani yarın gelip parasını ve faizini alan adama o gün gelen adamın yatırdığı paradan da vermiştir. yani sistemin işlemesi hep daha fazla sayıda insanın gelip para yatırmasından ibarettir.
bu tip sistemlerin ortak özelliği de stabil olmamalarıdır. çökmeleri tesadüf değil almost surely olarak adlandırılır. neden mi? diyelim ki bir güvensizlik ortamı oldu, herhangi bir sebepten. birisi parasını vade süresi dolmadan çekmek istedi. kastelli pozisyonunu çözmek leverage'ini indirmek zorunda kaldı adamın parasını geri ödeyebilmek için. bunun sonucunda fiyatlar oynadı, elindekilerin değeri azaldı. rational expectations devreye girdi, halk yatırımının güvenliğinden kuşkulandı. paralarını geri istemeye başladılar. kastelli daha da çok pozisyon çözmek zorunda kaldı. bu böyle loop halinde gitti ve çöküşü getirdi.
ekonomi bilgisinden yoksun bu adamcık böyle eşekler gibi çöktü işte.