AB'nin Ekonomik Olarak ABD ve Çin'in Gerisinde Kalmasının Sebepleri

Avrupa Birliği, ekonomik anlamda iki devin gerisinde kaldı gibi. Bir Sözlük yazarı, kişisel görüşlerini de işin içine katarak bu durumu yorumlamış.
AB'nin Ekonomik Olarak ABD ve Çin'in Gerisinde Kalmasının Sebepleri

avrupa birliği'nin ekonomik olarak geri kalması tamamen kendi regülasyonları sebebiyledir. her alanda üretimi regüle etmesi sebebiyle ab ülkeleri bugün abd ve çin'in ekonomik olarak gerisinde kalmıştır. aşağıda birkaç örnekle açıklayacağım.

1. nükleer enerjinin aşamalı olarak kaldırılması hadisesi

almanya, isveç, hollanda, belçika, avusturya vs. toplamda onlarca nükleer enerji santralini son 13 yılda ya kapattı ya da inşasını durdurdu. sebep? fukişima nükleer santral kazası. sonuç?

ab ülkeleri bugün rusya'dan aldığı doğalgaza bağımlı hale geldiler. hiçbir zaman sürdürülebilir yeşil enerji üretimlerini arttıramadılar, onun yerine kömür ve petrol yakıyorlar kış aylarında. fransa hariç (fransa nükleere tam gaz devam ediyor) tamamı enerji fakiri hale gelmiş durumda, enerji fiyatları artınca halihazırda üstün oldukları ağır sanayi mallarında da rekabette geri düşüyorlar, zira fiyatları arşa çıkıyor.

2. taşıtlarda emisyon kısıtlaması

adını sık sık duyduğunuz bu euro 5, euro 6, adblue vs hadisesi tamamen ab'nin dizel araçlarda şart koştuğu partikül salınımı (nox gazları) konusunda sıkılaşmadan ötürü var olan şeyler. bunların hiçbirisi abd ve çin gibi çok daha büyük coğrafyalarda yok. velhasıl bugün birçok avrupa kentine 6 yaşından büyük euro 6 sınıfında olmayan kamyon ve tır giremiyor. aynı şekilde kamyoncular günde 9 saatten uzun araç kullanamıyorlar. abd veya çin'de böyle kısıtlamalar yok. ab ülkelerinde nakliye maliyetlerinin yüksek olma sebeplerinden biri de bu. yine dünyanın en pahalı dizel yakıtı ab ülkelerinde satılıyor.

otomobil konusunda da eğer aracınız bugün euro 6 sınıfında değilse kullanamıyorsunuz bazı avrupa kentlerinde, veya kullanırsanız özel vergiye tabii tutuluyorsunuz. herkesin hibrit, elektrikli araç vs almaya çalışma sebebi bu. halbuki 15 yaşındaki arabasını senede 12 bin km kullanan işçi sınıfı, gariban bir vatandaşı 40 bin euro'luk yeni bir araba almaya zorlamak zaten başlı başına bir despotluk. ab ülkelerinin toplam nüfusu 750 milyon. hindistan, çin, abd ve dünyanın geri kalanı çevrenin anasını s*kerken sadece 750 milyonluk bir insan grubundan co2 free yaşamaları bekleniyor.

3. tarımda kısıtlamalar

aynı şekilde tarım makinalarında dizel yakıta sağlanan indirimler ve teşvikler tamamen ortadan kaldırılmış durumda. çiftçilerin almanya ve hollanda'da eylem yapmalarının en önemli sebeplerinden birisi buydu. zaten halihazırda çok büyük pestisit ve gübre kısıtlaması mevcut ab ülkelerinde. üstüne bir de dünyanın en pahalı dizel yakıtını satın almak zorundalar.

4. çalışma ve sosyal güvenlik kuralları

her ne kadar tüm dünyaya örnek olarak gösterilse de üretimin ve büyümenin önündeki en büyük handikaplardan birisi de bu. avrupa'da dünyanın hiçbir yerinde olmadığı kadar geniş haklara sahip çalışanlar. sırf bu ve enerji fiyatları yüzünden bütün avrupalı firmalar üretimlerini dandik ülkelere taşıdı. çünkü avrupa'da üretim yaptığınızda rekabet etmeniz imkansız. her halükarda insan sömürüsü global ölçekte devam ediyor iken ab ülkelerinde bir illüzyon yaşanıyor. isveçli h&m mesela sorsanız çok çevreci şu bu ancak malların çoğu bangladeşli çocuk işçilerin üretimi sayesinde dönüyor. yani sömürü var, ancak ülke dışında gerçekleşince sorun yok. sosyal medyadaki almanya başlıklarında sık sık okumuşsunuzdur almanların ofis ortamından nasıl kaytardıklarını nasıl hasta olup, rapor alıp, ebeveyn izni alıp hiç çalışmadıklarını, o hikayelerin fazlası var eksiği yok gerçekten. avrupa'dan startup çıkmama sebeplerinden birisi bu zaten.

5. bürokrasi

avrupa'da dünyanın hiçbir yerinde olmadığı kadar çok derin ve çok pahalı bir bürokrasi var. kendi bildiğim kısımlardan örnekler vereyim.

örnek 1: kamyonunuz ve ehliyetiniz var, taşımacılık yapmak istiyorsunuz mesela. yapamazsınız. gidip sürücü olarak 3 ayrı sınav geçmeniz, şirket sahibi olarak da 2 ayrı sınav geçmeniz gerekiyor. abd'de ehliyeti 2 günde alırsınız, şirket falan kurmanıza da gerek yoktur. floresan lamba, pil, plazma ekran falan taşımak için bile adr sertifikası isterler. 5 senede bir bütün belgelerin yenilenmesi ve minimum 35 saat kurs almanız gerekir ayrıca. 4 saat 30 dakikadan 1 dakika fazla sürseniz aracı tek seferde, 80 bin euro şirketinize ceza gelir. her ülkenin kendine göre ayrı kuralları vardır. 2 saat araba sürseniz 3 ülke geçtiğiniz yerler vardır.

örnek 2: en basit işler için bile çalışanlarınızı kursa göndermeniz ve sertifika almanız gerekmektedir. mesela bahçıvanınız var, motorlu testere ehliyeti olmadan ağaç kesemez. mesela depoda işçiniz var, forklift ehliyeti olmak zorunda. forklift ehliyeti var ama skylift ehliyeti yok, onu da almak zorunda. her biri 3000 euro'dan başlayan fiyatlarla...

örnek 3: inşaat şirketiniz var mesela, çalışanların hepsini ilk yardım kurşuna yollamak zorundasınız. sırf led lamba değiştirebilmek için elektronik kursuna gönderilenler bile gördüm. yahu ne anlatıyoruz, 800w üstü elektrikli süpürge satışını yasakladılar geçen sene! bu nasıl bir kafa anlayın diye yazıyorum.

bakın bunların hiçbirisi kötü şeyler değil

ancak insanlar iş yapmıyor bu antin kuntin kurallar silsilesi yüzünden. yeni bir şirket kurmak veya o şirketten para kazanmak imkansız. o yüzden de avrupa'daki bütün şirketler tekel konumdalar ve en yenisi 100 senelik. çünkü rekabet edemiyor yeni bir firma. bürokratik engeller yüzünden girişimcilik yapamıyorsunuz. kapitalizmin ilk kuralı olan rekabet ve yaratıcı yıkım avrupa'da bitmiş durumda. yeni kurulan şirketler bile 400 yıllık servet sahibi aileler tarafından kuruluyor.