Ali Koç Başkanlığındaki Fenerbahçe, 2018-2019 Sezonunda Nasıl Bir Mali Tablo Sergiledi?

Fenerbahçe Spor Kulübü'nün geçtiğimiz günkü olağan mali genel kurulu toplantısında başkan Ali Koç ve yönetim kurulu oy birliğiyle ibra edildi. Bu onaylamanın arka planını açıklayan, Fenerbahçe'nin bu yılki ekonomik röntgenini çıkaran bir yazıyı paylaşalım.
Ali Koç Başkanlığındaki Fenerbahçe, 2018-2019 Sezonunda Nasıl Bir Mali Tablo Sergiledi?


ali koç, zaten batık olan kulübü daha da zarara sokmakla eleştiriliyor

en büyük argümanlar başarısızlık ve slimani'nin, frey'in maaşları. yardım kampanyasında bile toplanan paraları slimani'nin yıllık ücretiyle kıyaslayıp duruyorlar, sanki yıllık ücretler kulüp batırıyormuş gibi bir algı yaratıp hesabını sormaya kalkıyorlar. ben her zaman olduğu gibi boş konuşmak yerine yine rakamlarla rasyonel şekilde yaklaşacağım olaya, bakalım fenerbahçe bu sezon ne kadar zarar etmiş;

öncelikle bir futbol kulübünün giderlerinin yüzde 99'unu futbolcu bonservislerine ödenen paralarla yıllık ücretler oluşturuyor, bu iki kalemi de ayrı ayrı değerlendirmek gerekiyor kulübün ne kadar zarar veya kar ettiğini anlayabilmek için. bonservis konusuna değindiğim başka bir ekşi sözlük başlığındaki yazının linkini buraya kopyalıyorum; (bkz: #90938571)

okumak istemeyenler için özet geçeyim, comolli her ne kadar takımı çer çöp ile doldurup yanlış transferler yapmış ve bunun sonucunda başarısız olmuş olsak da rakamlar fenerbahçe'nin geçen sezon alınan oyuncuların bonservisinden bugünün piyasasında euro bazında zarar etmediğini gösteriyor. hatta ve hatta ben inanmıyorum ama jailson haberleri doğruysa geçen sene alınan adamların bugün hepsini elden çıkarmaya kalksan en ölü ihtimalde 3-5 milyon euro karda kulüp, buna kiralama ücretlerini de koyuyorum, nasıl oluyor diyen entry'i okuyabilir, bütün rakamlar orada yazıyor. ben yine de bonservis konusunu kötü ihtimalde değerlendirip sıfıra sıfır yazıyorum, ne karımız, ne de zararımız olduğunu düşünüp yıllık ücretlere geçiyorum.

Islam Slimani

yıllık ücretler bazında fenerbahçe'nin geçen sezonki harcaması 55 milyon euro civarında görünüyor. bu rakamı bugünün euro kuruyla çarptığımızda 365 milyon türk lirası civarında bir değer kulübün kasasından çıkmış görünüyor. basit matematikte bonservisten zararımız olmadığını gözönünden bulundurursak bu rakamın kar veya zarar yazacağını kulübün "gelirleri" belirleyecek. josef, giuliano gibi oyuncuların satışlarından gelen paraları bir önceki sezonun bonservis kar/zarar dengesine yazmamız gerektiğini düşündüğümden bu sezona hiç karıştırmıyorum. benim ulaşabildiğim gelirleri kalem kalem yazacağım şimdi;

lig ve türkiye kupası yayın gelirleri: 157 milyon türk lirası

stadyum hasılatı: toplam rakam hakkında net bir bilgiye ulaşamadım ancak sadece sezon başındaki kombine geliri 86 milyon tl. bilet satışlarından gelen hasılat genelde kombinenin yarısı kadar oluyor, ben toplam rakama düz hesap 125 milyon lira yazıyorum, fazlası vardır eksiği yoktur.

fenerium: aylık ortalama 10 milyon liradan 120 milyon türk lirası. tabi biz elde edilen kardan bahsettiğimiz için ciroyu yazmak doğru değil, satışların zaten yarısı üretici firmaya gidiyor, kalan rakamın 3'te 1'i de işletme maliyeti olsa aşağı yukarı 40 milyon lira fenerium gelirimiz var.

sponsorluklar: futbol şubesinin ne kadar kar zarar ettiğini tartıştığımızdan sadece futbol takımının sponsorlukları aşağı yukarı 10 milyon euro, anlaşmanın yapıldığı tarihin ortalama euro kuruyla yazarsak 55 milyon türk lirası.

bu sene takım avrupa kupasına katılacak başarıyı elde edemediğinden dolayı bu seneki avrupa kupası ödül ve yayın gelirlerini yine geçtiğimiz sezonun gelir gider tablosuna yazıyorum, türkiye kupası gelirleri gibi ufak detayları atlıyorum ve yazdığım kalemlerden kulübün toplam geliri 377 milyon türk lirası oluyor.

gelirler: 377 milyon lira
giderler: 365 milyon lira

artı eksi tablosunda 12 milyon türk lirası kârda görünüyoruz. hadi büyük kalemler dışında başka ufak harcamalar vardır deyip o rakamı da onlara saysak kulübün altıncı olduğu, avrupa kupalarına katılamadığı, aziz döneminden kalma ölmüş eşeklere yığınla gereksiz paranın ödendiği rezalet bir sezonda bile kulüp gelirleri futbolcu yıllık ücretlerini kafa kafaya karşılıyor. 

Fenerbahçe 2018-2019 kadrosu.

şimdi buradan ne sonuç çıkarıyoruz?

1- link'lediğim yazıyı okuduysanız orada futbol kulüplerini batıran faktörün yıllık ücretler değil, bonservis ücretlerinden edilen düzenli zarar olduğu şeklinde bir iddiam vardı ki basit matematik kulübün bu iddiamın haklılığını ortaya koyuyor. bu kulübün aziz yıldırım döneminde bonservislerden 180 milyon euro zararı var, tam 180 milyon euro. zarar ettikçe nakit sıkıntısına girersiniz, nakit sıkıntısına girdikçe faizli borç alırsınız, o borcun vadesi geldiğinde yine zarardaysanız bu sefer daha yüksek faizli borç alırsınız ki aziz yıldırım'ın son döneminde yüzde 40'a yakın oranlarda tefeci faiziyle çek kırdırıldığını görüyoruz. velhasıl o 180 milyon euro mali bilançoda sizin kasanıza belki iki katı olarak geri dönüyor, bugünkü batak durumumuzun özeti bu. yine mali dengeye gelirsek şöyle bir özet sonuç ortaya çıkıyor;

kulübün yayın, sponsorluk, stadyum ve forma gelirleri eşittir yıllık ücretler, bu ikisi birbirini nötrlüyor. kulübün kar veya zarar açıklayacağını belirleyen iki faktör bonservis kar/zarar dengesi ve avrupa gelirleri. bu yüzden oyuncu yetiştirerek bonservisten kara geçip aynı zamanda özellikle şampiyonlar ligi'nde başarılar elde edebilen tottenham gibi kulüpler uçup gidiyor, fenerbahçe gibi oyuncu yetiştirmeyip her sezon 20-30 milyon euro bonservis zararına uğrayıp bir de 10 sene şampiyonlar ligi göremeyen kulüpler ise batağa saplanıyor.

2- yazının gelmek istediği nokta, ali koç-comolli ikilisi belki futbolda başarılı olamadı ama rakamlardan yola çıkarsak en azından zarar da ettirmediği ortada, bu noktada büyük haksızlığa uğruyorlar. herkes kimi oynatırsan oynat her türlü belli bütçe dahilinde elinden çıkacak yıllık ücretlere odaklanıp karlı bonservis anlaşmalarını gözden kaçırıyor. çok başarısız transfer olarak görülen diego reyes çöpünü dahi bugün elden çıkarmaya çalışsan transfermarkt verilerine göre 2 milyon euro piyasası var, adamlar bedavaya aldılar. hadi yarısına satsan veya takasta kullansan diego reyes bile bir sezonda 1 milyon euro bonservis kazandırıyor kulübüne, serdar aziz aynı şekilde. moses, ayew gibi adamlar belki başarılı olamadılar ama kiralama ücreti olarak bir kuruş dahi ödenmedi bu oyunculara, yani sanılanın aksine finansal anlamda boşa paralar harcadığımız değil, para harcamadan başarı kovaladığımız bir sezonu geride bıraktığımızdan dolayı başarısız olduk.

3- ek madde olarak bazı durumları da belirtmemiz gerekiyor. yukarıda yazdıklarım basit muhasebedir, yani sadece matematiksel olarak emeklilerimizin dahi her ay yaptığı nereye ne gidiyor, nereden ne geliyor, karda mıyız zararda mıyız hesabıdır. ek faktörler durumu değiştirir, atıyorum senin 5 bin lira maaşın vardır, 5 bin lira da giderin vardır, normal şartlarda ayın sonunu sıkıntısız getirmen lazım ama ödemen gereken kredi borcun da varsa eksiye düşmüş olursun, sıkıntı çekersin. fenerbahçe'ye o gelirleri yazdım ama hepsinin geçmiş dönem borçlarından dolayı temlikli olduğunun, 2021 yılına kadar kulübün kasasına girmediğinin farkındayım, yani en az 2 sene daha nakit akışında ciddi sıkıntı yaşayacağımız aşikar. bu noktada "zarar etmemek"ten öte ciddi kar etmemiz gerektiği, yani başarılı olmamız gerektiği aşikar. ancak kaçırılan nokta şu ki banka borçlarının yıllık faizi 450 milyon lira'ya ulaşmış durumda ve her sene şampiyonlar ligi'ne katılıp çeyrek final oynasak bile sahip olduğumuz borcun faizini bile zar zor ödüyoruz, yani bu açık şampiyon olarak falan da kapanacak gibi değil. bu işin tek ve kesin çözümü bütün mevcut banka borçlarını uzun vadeli yapılandırıp faiz yükünü vadeye bölmek, ek kredilerle sağlanacak ek geliri temlik ve ipoteklerin kaldırılmasında kullanmak, ipoteği kaldırılan arsalar veya hisse senetleri satılarak borç yükünün hafifletilmesini sağlamaktır ki zaten uefa'nın ffp konusunda geçer rapor vermek için yönetime koştuğu şartlardan biri de bahsettiğim gibi borçların yapılandırılması. çok çok zor bir süreç, ali koç bu finansal krizi şu ana kadar doğru hamlelerle çok doğru şekilde yönetti ancak aziz kulübü o denli ağır şekilde hortumlayıp gitmiş ki tek bir hatayı dahi kaldıracak durum kalmamış maalesef.

bu zor durumda elini taşın altına koymaya cesaret etmiş, gerekirse cebinden para koyup fenerbahçe'yi kurtarmaya çalışan adama bile camia olarak toplanıp slimani'nin parasının hesabını sorup mahalle yanarken saçımızı taramaya çalışıyoruz, olay bundan ibaret. inanırsınız inanmazsınız çok açık ve net yazıyorum, eğer geçen sene bu kulübün başkanı ali koç değil de başka biri olsaydı bugün bu kulüp bir arap şeyhine satılmıştı, inanmayan açsın detaylı finansal tablolara baksın, ne yapılmış ne edilmiş de kulüp kurtarılmış incelesin. sizi bilmem ama fenerbahçe satıldığı takdirde benim için fenerbahçe falan kalmaz, elin petrol şeyhi daha da zengin olsun diye takım destekleyecek kadar salak değilim, nasıl ki çok sevdiğin bir yakının ölür, kalbine gömüp yoluna devam edersin ya, benim için de fenerbahçe tekrar sahipsiz olana kadar ölür, daha da futbolla işim olmaz. eğer benim gibi düşünüyorsanız başarılı olsa da olmasa da en azından durumları biraz düzeltene kadar ali koç'a sahip çıkın. derdimiz şampiyonluğun çok ötesinde. medyanın, trollerin gazına gelip kulübün kapısına kilidi vurdurmayın.


mali kurul sonrası ekleme

sıcağı sıcağına değerlendirme yapayım. dönem borçlanması 570 milyon tl, bu sene için öngörülen borçlanma 800 tl, kulübün toplam borcu ise 3.5 milyar tl olarak açıklandı. öncelikle 550 milyon tl borçlanma var diyorlar ancak 2018 mayıs ayında 3.2 milyar tl olarak açıklanmıştı borç, bir senelik dönemde 300 milyon liralık bir değişim var. bu değişimi yine benim rakamlarıma göre yorumlarsak;

1- yazdığım yıllık 450 milyon lira faiz ödemesi mevzusu doğru. bu borçlar kulübü batırır, bunların kesinlikle bahsettiğim yöntemle yapılandırılması lazım.

2- ali koç'un 50 milyon dolarlık hibesine rağmen nedir bu borç artışı diye sorulması doğal. muhtemelen yapı kredi'den alınan 100 milyon dolarlık kredinin uzun vadeli faizi ile kafa kafaya gelmiş, bu yüzden borcun azalmasında bir faydası olmamış. muhtemelen ali bey'in 50 milyon dolar hibe yapmasının sebebi de bu, özetle bankasından daha sonra 100 milyon dolar olarak geri almak koşuluyla 100 milyon dolar borç para veriyor kulübe.

3- basketbol şubesinin zararı 100 küsür milyon tl olarak açıklandı, bu çok ciddi bir rakam.

4- 40 milyon euro, yani 250 milyon lira civarı fenerol geliri var. dönem borçlanmasının toplam borcun artışına göre 250 milyon lira daha fazla gözükmesinin sebebi bu paranın henüz kar olarak kayda alınmaması olabilir, muhasebeciler daha iyi bilirler tabi.

5- 450 faiz + 100 basketbol - 250 fener ol = 300 milyon liralık bir yıllık borçlanmaya tekabül ediyor ki bu da tam olarak 2018 mayıs- 2019 mayıs arası dönemde 3.2 milyar tl'lık borcun nasıl 3.5 milyar tl'ye çıktığını açıklıyor. buradan çıkan bir diğer sonuç yukarıda yazdığım yazının ve rakamların tam olarak doğrulanması oluyor.

futbol branşının yıllık gider ve gelirlerinin borçlanma miktarına pozitif veya negatif bir etkisi yok, aşağı yukarı sıfıra sıfır kapatmış sezonu.

Fenerbahçe 2001-2002 Sezonunda Şampiyonlar Ligi'nde Neden 0 Çekti?