önce eldeki 1 tl uygun bir yerde 75 adet 1 kuruş ve 1 adet 25 kuruşa bozdurulur. bu bir kuruşlar ateşte eritilir, uygun kalıpta soğutulup dövülerek ufak bir mızrak elde edilir. mızrak ile martı avlanır, iki adet dal sürtülerek ateş yakılır ve martının tüyleri yolunduktan sonra dala geçirilip ateşte pişirilir. 25 kuruşla ekmek alınır, ekmek arası martı yapılıp yenilir. afiyet olsun.

1 tl'nin 25 kuruşuna bir paket kağıt mendil alınır. bulunabilirse bez mendil daha evladır. işlek bir caddede mendil yayılıp üzerine kalan tek yirmibeşlikle elli kuruş konulur. birkaç saat beklenir. mendile biriken diğer paralarla güzel bir restoranda ziyafet çekilir.

1 tl ile aslen 8 kişi doyar.

diadan alınacak 47 kuruşluk iki paket makarna bu işin hakkından gelebilir.
lakin asıl maharet, pişirme imkanı olmadan 1 lira ile doymaksa şöyle yapılması gereklidir;

70 kuruşa ekmek satan bakkala gidilir. yarım ekmek kaşar istiyorum denilir.
bakkal, ekmek dolabından bir tane ekmek çıkartıp ikiye böler (35 kuruş)
bakkal amca taze kaşarı ekmeğin yanında kesmeye başlar.. (buraya pür dikkat verilmesi gerekir. püf nokta burada)

ilk dilim normal açıda kesilip ikinci dilime geçildiğinde "dur la duur ahheaaoo!!" diye canhıraşca bağrılarak bakkalda endişe ve korku yaratılır. böylelikle ikinci kaşar diliminin yarıdan sonrasının zar gibi ince kesilmesi sağlanır.

şimdi elimizde bir tam dilim kaşar bir de yarısı zar gibi ince kesilinmiş kaşarımsımız var. totalde 60 kuruşa falan denk geliyor.

bakkal amcaya rica edip eldeki kaşarları bıçakla kokoreç gibi doğrayıp ekmeğin her tarafına yaymasını istersek bu iş oldu gibi
böylelikle 1 liralık kaşar ekmek hazırdır efem.
afiyet olsun.

yemeksepeti nokta com'a giriyoruz . canımız ne çekiyorsa onu sepete ekliyoruz ( motor veya bisikletle servis yapan mekanlar tercih edilmeli) . adres olarak kendi apartmanımızdan bir komşunun dairesini yazıyoruz . sonra başka bir sipariş veriyoruz adres olarak karşı apartmandan bir daire seçiyoruz . elemanımız karşı apartmanın siparişini götürürken büyük bir hızla aşağıya inip motor veya bisikletin sepetinden siparişimizi zulalayıp tüyüyoruz. 1 tl miz cebimizde kalıyor .

yemeğine iddiaya girilir,1tl'lik madeni parayla yazı tura atılır, kazanırsan hayvan gibi doyabilirsin, kaybedersen hayırlısı olsun, denemeye değerdi

ankara'daysanız akşam saatlerini bekleyin.

"3 tane 1 lira" yazıları hafiften yerini "5 tane 1 lira" yazılarına bırakacaktır. 5 simit alıp karnınızı doyurabilirsiniz. hatta iyi bir çocuk olursanız belki bir gün "7 tane 1 lira" yazısını bile görebilirsiniz.

afiyet olsun.

not: gençlik parkı ulus girişi yakınlarında bir çeşme vardı. hala duruyorsa su içmek için ideal.

durum vahim ise, bir esnaf lokantası bulun. "abi 1 tl'ye ne alabilirim" diye sorun, yurdum esnafı duyarlıdır "otur sen biz sana ayarlarız" der. lakin piçliğine yapıyor iseniz vay halinize, yemek istediğiniz en son şey olan dayak sizi en keyifli hali bekliyordur. afiyet olsun.

tansaşta 80 kuruşa satılan kupa bardaklık hazır çorbalar fiyat performsns açısından rakipsiz. hem lezzetli hem de uzun süre tok tutuyor.