bas gitar... uzun yıllardır (10-15) hasır neşir olduğum, bazen her gün saatlerce elime aldığım bazen günlerce unuttuğum, enstrümanımdır kendisi. yeri geldi ekmek teknesi oldu, yeri geldi bel ağrısından kıvrandırttı.

yıllar içinde biriktirdiğim tecrübe ve gözlemlerime göre söyleyebileceklerim şunlar

- en az bir şarkıyı minimum gereksinimle sahnede çalabilecek kıvama gelmesi en kolay enstrümandır.

- ritmi ve armoniyi takip ettiğiniz sürece, epey özgür olabileceğiniz bir enstrümandır bu da çaldığınız şarkıyı sıkıcı olmaktan kurtarabilir.

- yapısı gereği ağır bir enstrüman, o yüzden sahnede çakılı kalmaktansa dans etmeniz, sağa sola adım atmanız hem beliniz hem de sahne performansınız için artı puandır.

- kendim sadece 4 telli çalıyor olsam da en optimum hali 5 tellisidir. 5'in üstü de fantezidir.

- bir kompresör, bir tuner ve iyi bir bas ile çalamayacağınız orkestra yoktur. bu açıdan düşününce gitara göre ekonomik bir enstrümandır. esas ton parmaklarınızdadır. penayla çalan arkadaşlar konusunda bir yorumum yok.

- ustalaşmak her enstrüman gibi emek isteyen, minik minik onlarca refleksin birleşmesinden oluşur, başlangıcının kolay olmasına aldanılmamalıdır.

- bu aleti susturmak, sustururken konuşturmak (dead notes) ustalaşma yolundaki ilk kilometre taşıdır.

- armoni bilmek, yapabileceklerinizin sınırını çok genişletir, oturup kağıt kalemle çalışın, üzerine kaydedin, deneyin, yanılın. başka yolu yok.

- kafanız karıştığında ritm için davula yaslanabilir (kick-snare takibi), armoni için gitara dayanabilirsiniz, baş gitarla donları doldurmak biraz zor ama imkansız değil.

- takımdan ayrı düz koşu tadında grubunuzun davulcusuyla sadece baş-davul seansları yapmanız gelişiminize epey katkı sağlayacaktır.

şimdilik aklıma gelenler bunlar, çok güzel bir enstrüman, tadını çıkarın.

Neden Bazı Şarkılarda Bas Gitar Sesi Duyulmuyormuş Gibi Gelir?