beetlejuice beetlejuice: spoiler'sız mini inceleme

öncelikle 105 dakikalık bu güzel filmi, 5 parçaya bölüp puanlayalım; (bölümler 20'şer dakika)

a. açılış: girişte kullanılan müzik ve filmin başlangıcı zımba gibi. bu kısım izleyicide merak uyandırıyor ve efektler bir harika! 8/10

b. ikinci bölüm: filmin muhtemelen en sıkıcı bölümü. buradaki diyaloglar filmden soğumanıza yol açıyor. istenmeyen momentum kaybı, ne yazık ki göze çarpıyor. 4/10

c. üçüncü bölüm: köprü vazifesi gören ve konuları çeşitlendiren kısım. burada biraz yalpalama hissediliyor. ilk filmiden farklılaşan yapı, izleyicide sanki filmin kendine bir çıkış aradığı gibi bir izlenim bırakıyor. bölümün sonlarında beter böcek, filme hayat öpücüğü veriyor. 6/10

d. dördüncü bölüm: film hissedilir düzeyde yükseliyor. eski ruh geri dönüyor. nostalji bizi bizden alıyor. bu kısım filme inanan seyircinin ödüllendirildiğini ve harika bir sonun bizi beklediğini müjdeliyor. 8/10

e. son bölüm: tam anlamıyla mükemmelliğe ulaşmış, tecrübe kokan bir sinema örneği. enfes müzikler ve efektlerle süslü, dört dörtlük bir bitiriş. kusursuz bir final! 10/10

gişesinin iyi olmasını umduğum ve izleyicisini gayet tatmin eden bir iş olmuş. aradan geçen 36 yıl, winona'da biraz kayba yol açsa da, michael ilerlemiş yaşına rağmen yine formunda. en iyi saç/makyaj dalında oscar adaylığı garanti. bunun yanında bir kaç dalda daha (şarkı, kostüm, müzik) adaylık alabilir. tim burton başkana diyecek fazla bir şey yok. en büyük teşekkür tabii ki o'na!

letterboxd puanı: 3.5/5 link

şimdi de filmi güzel kılan detaylar

1: filmin villain'i monica bellucci şa-ha-ne olmuş. kendisi the matrix reloaded ve the matrix revolutions'da da benzer bir roldeydi (şeytani kadın). bellucci delores rolünde, harry potter'dan hatırladığımız eylemlerde bulunuyor. izleyenler hemen anımsayacaktır ;)

2: jenna ortega, addams family spin-off'u wednesday'de olduğu gibi burada da başarılı. sanırım bu tarz yapımlar, mıknatıs gibi o'nu çekiyor. tim burton, oyuncunun popülerliğini sonuna kadar kullanıyor ve o'nu heykele şekil verir gibi işliyor. helal olsun!

3: 70'lerin afro temasını, bir treni diskoya çevirerek, aynı zamanda bu trene "soul train - ruh treni" (ruh burada iki anlamda; hem manevi anlamı, hem de bir müzik türü) adını vererek işlemek. muazzam kere muazzam! <3

4: filmde yüzüklerin efendisi serisinin yönetmeni, "kıymetlimiss" peter jackson 'ın az bilinen bir filmine gönderme var. filmin ismi 1992 tarihli braindead. o filmdeki korku komedi seviyesini zirveye çıkaran ufaklığın bir replikası, bu filmde de var. jackson'un bu filmini de "kesinlikle izleyin".

5: filmde siyah beyaz mini bir sekans var. nosrefatu ve o'nun gibi klasik korku sinemasını başlatan filmlere saygı duruşu anlamı taşıyor. bu kısım da çok iyi!

Michael Keaton'ın Canlandırdığı Beetlejuice Karakteri, Aslında Nasıl Biridir?