6 Numaralı Kompartıman (Hytti nro 6) Filminde Olup Bitenlerin Temiz Bir Açıklaması
bu film; yoldan çıkanların, öksüz ve cesurların tur rehberi niteliğindedir
"önemli olan nereye kaçtığın değil, neyden kaçtığındır..." laura'nın kör ve yakıcı bir aşka tutulduğu, yaşantısına hayran ve içinde olmak istediği irina'nın evinde güzel bir sohbet esnasında duyduğumuz bu replik filmle ilgili ilk ipucunu bize usulca veriyor aslında.
irina, laura'nın ne ilk ne de son aşkı ancak laura henüz bunun farkında değil. laura trene biner binmez onu ilk karşılayan gestapo görünümlü, soğuk ve onu dağınık görünüşüyle yargılayıp iğneleyen tren görevlisini karşısında buluyor. sonra da kötü kokusu, dik bakışları ve sert duruşuyla korkutucu yol arkadaşı ljoha ile karşılaşıyor.
bu arkadaş ile yolculuğa çıkmaktan korktuğu için yardım için gittiği ilk adres -belki de kaçtığı annesi gibi olan- tren görevlisi oluyor. ama görevlinin cevabı çok net: "başka bir fırsatın mı var sanıyorsun?"
hemen sonra trendeki diğer insanlardan umutsuzca yardım isterken buluyor kendisini. ama insanların soru sormadan yardım etmek istememesi ki aslında hiç kimsenin zaten yardım etmeyeceğini anladığı o anlardan sonra yersiz ve hadsiz soruların canını çok yakmasıyla birlikte tekrar kompartmanına dönmek zorunda kalıyor.
ljoha çoktan sarhoş olmuştur, onun için hayatının kalan kısmında madende çalışacak olmanın can acısını azaltmak için bulduğu çözüm sarhoş olmaktır. laura kendisine çok ters de olsa bu öfkeli sarhoşu kendisine git gide diğer herkesten daha yakın hissetmeye başlar. büyük aşkı irina'nın içini yakan yokluğu ljoha'nın boş yatağında kendini var eder.
laura bu yalnızlık ve sıkışmışlık içinde birden taptaze bir nefes gibi kendi anadilinden kibar bir ses duyar ve sorgusuzca artık en güvendiği kişi o yakışıklı finlandiyalı, gitarlı gezgindir ve ljoha dan kaçmak için onunla trenin durmak zorunda olduğu soğuk bir şehirde yürüyüşe çıkarlar. gitarlı gezginin laura'nın irina'ya ait tüm anılarının -geçmişinin- içinde olduğu kamerasını çaldığını anladığı anda yanındaki tek şey ljoha'nın varlığı ve söylediği "tüm insanlar gebersin" repliğidir.
laura o andan sonra ilk büyük kırılmasını yaşar
halihazırda çektiği sıkıntılar, o yakıcı yalnızlık anılarının bir hiçe dönüşmesi artık kime güvenip güvenemeyeceğini bile unutturmuştur. neyse ki artık onu anlayan ve gerçekten yanında olan bir yoldaşı vardır, ljoha... o andan sonra artık ne soğuk üşütür onu ne de yalnızlık yakar. çektiği sıkıntılar, bunalımlar ve hayal kırıklıklarına rağmen hayatın mucizesine bir kez daha umutlanmıştır. bu tren yolculuğu baştaki laura'yı değiştirmiştir artık. acılarına alışıp her şeye rağmen gülmesi mümkün kılınmıştır...
özetle
bu tren yolculuğu laura kızımızın zihninde tüm hayatını sorguladığı anlamlandırdığı özel bir yolculuk olmuştur. başta yolculuğa bir bahane koymak adına -gene irina'nın evinde başkasından duyduğu- "bugünü anlamak için geçmişimizi iyi bilmemiz gerekir" repliğini bize kendisi bizzat yaşayarak anlamış ve bize de göstermiştir.
velhasıl yönetmene teşekkür eder, laura'yı yanaklarından öper, hepinize iyi şanslar dilerim.
saygılarımla.