TELEVİZYON 27 Mart 2024
10,3b OKUNMA     313 PAYLAŞIM

90'lar Kuşağını İlk Günkü Heyecanla TV Karşısına Oturtan X-Men 97'nin İncelemesi

Kostümler, çizgi dizisi ve 1991'de yeni başlayan çizgi roman serisinin Jim Lee ve Chris Claremont imzalı 1 numaralı sayısı... X-Men'in altın çağı 90'lar dersek kimsenin itirazı olmaz herhalde. İşte bu dönemin efsane çizgi filmini devam ettiren X-Men 97'nin incelemesi.

27 yıllık aradan sonra "'97" adıyla gelen 6. sezon tek kelime ile "muhteşem!"

1992'de yayınına başlayan dizi, jim lee'nin x-men çizimlerinden esinlenilmiş görselliği, her yaş grubuna hitap edebilen, çizgi romanlardaki en klasik hikayelerden uyarlanmış kaliteli senaryoları, mutantların dışlanmışlığının bir alt metni olarak ırk / din / cinsiyet ayrımcılığı ve azınlıklar ile ilgili konulara dikkat çekmesi, renkli karakterleri ve diyalogları ile, çizgi romandan uyarlama çizgi diziler arasında en iyi ikinci olmuştu. birinci tahmin edileceği üzere, batman the animated series. ve böyle bir birincinin söz konusu olduğu bir listede ikinci olabilmek muhteşem bir başarıdır.

zayıf yanları yok muydu? vardı tabii. mesela izleyici kitlesinin önemli bölümü küçük yaştaki izleyiciler olduğu için şiddet ve erotizmi minimize etmek zorunda kalmışlardı. ateşli silahlar yerine lazer silahları, wolverine'in pençelerinin sadece robot veya cansız objeler üzerinde kullanılması, kan ya da ölüm gösterilmemesi gibi. barry windsor-smith'in yazıp çizdiği weapon x hikayesinin uyarlandığı bölüm örneğin. wolverine'in hayatındaki en kanlı ve travmatik olayın ne derece hafifletilerek uyarlandığını görünce bir yandan yazarları takdir etmeden de duramıyor insan. çünkü bir hikayenin tonunu bu kadar düşürebilmek, bu kadar naif hale getirebilmek de basit iş değil ve belli bir seviyede yazarlık yeteneği gerektiriyor. ayrıca yiğidi öldür hakkını yeme misali, muhtemelen risk alarak ekledikleri, rogue'un kalçalarının yakın plan gösterildiği sekanslar beni hala şaşırtıyor. yapmayabilirlerdi ama inisiyatif almayı tercih ettikleri bir konu olmuş. kısacası, bu "toned-down" konusu ellerinde olmayan bir konudan kaynaklı bir zayıflık. aynı ekip bir de doğrudan yetişkinlere yönelik bir x-men çizgi dizisi yapsaydı kim bilir nasıl bir şey çıkardı ortaya diye düşünmeden edemiyorum. bir diğer eleştiri konusu ise 5. sezonun bütçe kesintisi sebebiyle çizim ve hikaye olarak ciddi bir kalite düşüşüne uğramasıydı ama önceki 4 sezon o kadar iyiydi ki, bu da çok göze batmıyordu.

gelelim '97'ye, yani 6. sezona

yazının buradan sonrası kısmi spoiler'lar içerebilir.

şaşırtıcı bir şekilde, eser politik doğruculuk konusunda son zamanlarda görmeye alıştığımız türden absürt ve zorlama tercihler bataklığına saplanmıyor. bunun bir sebebi x-men'in zaten en başından "diverse" bir kasta sahip olması ve olayının zaten mutant-insan mücadelesi odağında ırk / din / dil / cinsiyet ayrımcılığı konusuna eleştiri ve farkındalık getiriyor olması olabilir. nitekim morph'u non-binary bir karakter yapmak veya rogue'un hatlarını biraz traşlamak hariç bir müdahaleye gerek duymamışlar ki bunlar da okey bence.

bir diğer endişem, 1997'den sonra ortaya çıkan filmler başta olmak üzere diğer birçok x-men uyarlamasının etkisi altında kalmalarıydı. ama bu hataya da düşmeden, 92'de başladıkları kendi üsluplarını çok güzel koruyarak devam etmişler.

dizi daha açılıştan yakalıyor insanı. intro müziği biraz elden geçmiş ama neredeyse eskisinin aynısı. sekanslar çok küçük modifikasyonlar hariç eskisinin aynısı. orijinal intro o kadar mükemmeldi ki ne yaparlarsa yapsınlar daha iyisini yapamayacaklarını kabul etmişler ve sadece çizim / müzik anlamında güncellemekle yetinmişler. ve bence bu haliyle eskisinden bile daha iyi olmuş. intro'nun her bölümde küçük farklılıklar içeriyor olması da hoş bir dokunuş. her bölüm öncesi intro'yu izlerken farklılıkları tespit etmeyi bir oyun haline getirecek.

çizimler eski jim lee üslubuna benziyor ama daha keskin ve kalın hatlara sahipler. renkler inanılmaz güzel, canlı, 90'lar çizgi romanlarından fırlamış gibi eğlenceliler. dizi görüntü anlamında bence orijinalin üstüne koymuş durumda.

aksiyon sekansları çok güzel. ilk bölümde rogue'un bir sentinel'e amerikan güreşindeki "bulldog" hareketini çektiği sahneyi izleyip de "nerd-gasm" yaşamayacak bir x-men fanı olduğunu sanmıyorum. :) cyclops'un paraşütsüz inişi, ya da magneto'nun x-cutioner'i oyuncak ettiği sahneler de çok epikti.

wolverine, rogue vs. orijinal ses aktörleri 27 yılda formlarından hiçbir şey kaybetmemiş. ses efektleri de oldukça tatmin edici.

orijinal dizi, spider-man başta olmak üzere dönemin diğer marvel animasyonları ile aynı evreni paylaşıyor (marvel animated universe) ve bazen cameo'lara yer veriyordu. muhtemelen bu durum bu sezonda da devam edecek zira şimdiden ilk bölümde spider-man'ın adının geçtiği bir daily bugle gazetesi gördük.

prof. x'in vasiyet olarak malvarlığıyla birlikte x-men'in liderliğini magneto'ya bırakması, yeni hikaye için muhteşem bir başlangıç. burada magneto ile ilgili bir parantez açmak gerekir. bu karakter çizgi roman dünyasının gördüğü en komplike, en derin işlenmiş "villain"lardan biridir ve doğru şekilde yazması oldukça zor bir karakterdir. bunun temelinde magneto'nun kötü olmayan bir kötü karakter olması yatar. dizinin senaryosundaki başarı kendisini esas burada gösteriyor. magneto'nun kendi görüşleri ile ölen dostu xavier'ın anısına ve vasiyetine göstermek istediği saygı arasındaki gelgitleri, x-men ile arasındaki "love-hate" ilişkisi, sürekli içinde tutup dizginlemeye çalıştığı şiddeti ve öfkesi çok iyi işleniyor ve united nations oturumunda yaptığı konuşmada karakter resmen pike yapıyor. "please, do not make me let you down."

onun liderliğindeki bir x-men'i izlemek çok eğlenceli bir deneyim olacak.

gidişattan anlaşıldığı kadarıyla yeni hikayeler oluşturulurken ilk beslenilen kaynak gene çizgi romanlar olacak gibi duruyor zira rogue ve magneto arasındaki romantik yakınlaşma, magneto'nun "m" harfli yeni kostümü ve x-cutioner karakteri, çizgi romanlardan gelme. 1997'den günümüze de hayli klasik x-men macerası birikti. dizinin önünde beslenebileceği, sezonlar boyunca yetecek materyal mevcut.

ilk iki bölüm itibarıyla durum benim nazarımda inanılmaz pozitif. dilerim tüm sezon aynı kaliteyi korurlar ve yıllarca yeni sezonlar ile karşımıza çıkarlar.

"to me, my x-men!"