SİYASET 2 Ekim 2018
28,2b OKUNMA     718 PAYLAŞIM

Avrupa ve Amerika'da Son Dönemde Yükselen Aşırı Sağ Hareket: Alt-Right

"Alternative right"ın, yani alternatif sağın kısaltılmışı olan Alt-Right, son dönemde batı dünyasında yükselen bir akım.
iStock

alt-right, "alternative right" öbeğinin kısaltması ve kabaca, göç karşıtı sağ partilere verilen isim.

itibarsızlaştırmadan ziyade "politically correct" (politik doğruculuk) bir tanım olarak bile kabul edilebilir. eskiden avrupa'da çok az oy alan bu partiler "far right" yani "aşırı sağ" olarak görülürdü ve bu partiler bayağı establishment dışı partiler idi.

daha sonraları avrupa'ya doğru artan göç dalgaları, ortaya çıkan entegrasyon sorunları ile birlikte avrupalılar bu partileri de bir seçenek olarak göz önünde bulundurmaya başladı ve bu partiler ekonomide daha ılımlı politikalar izlemeye yöneldiler. zamanla daha fazla oy alarak birlik dışı "aşırı sağ" olmaktan ziyade birlikte yeri olan "alternatif sağ" partilere dönüştüler.

alt-right, abd'de 2015'te yayılmaya başladı. başlangıçta sayıları çok az olmasına rağmen internetteki gençlerin enerjisi ile üyeleri artıp, yine internette büyük kalabalıklar haline geldiler. european far-right ve french new right abd'deki alt-right liderlerinin ilham kaynağı. 'intellectual godfather'ları jared taylor. white nationalist ve alt-right alternativeright.com'un kurucusu richard spencer ise liderlerden biri. kendisi kasım'da d.c'deki konuşmasında ''hail trump! hail our people! hail victory!" demiş, dinleyiciler nazi selamı ile karşılık vermişti.
trump'ın strateji şefi steve bannon 'alt-right platform' dediği breitbart news'in eski yöneticisi. 

alt-rightcıların içinde online anti-feminist alt kültür olan manosphere'den beslenmiş kadın düşmanları da var, nativist, xenophobic, anti-semitic, supermacist, homophobicler de. troll peşinde koşan gençler de.

troll gençlerin dışındaki ciddi alt-right'cılar beyaz, çoğunlukla orta yaşlı erkek ve çoğunlukla eğitimli orta amerikalı radikaller. bunlar küreselleşmenin, göçmenlerin, feministlerin, gay ve civil rights'ın, gun control'ün ve kürtajın karşısındalar. trade protectionism politikalarını savunuyorlar. önceliği beyaz nüfusun çıkarları olan yeni kimlik politikasını sahipleniyor, muhafazakarlığı din açısından daha az, ırk açısından ise daha fazla tanımlıyorlar. mainstream conservative'lerin aksine, kendi kültürlerini ve ırklarını korumak için diğer ırklarla, h1b gibi çalışma vizeleri ile abd'ye gelip amerikalının işini elinden aldığına inanılan ucuz işgücü hintli, benzer nedenler ile meksikalı ile dertleri. bildiğimiz ayrılıkçı ve ırkçılar.

bunların neo-nazi olup, 14.88 (14, neo-nazi ve white supremacistler için "beyaz çocukların ve halkımızın geleceğini güvence altına almalıyız''. 88 'h'nin alfabedeki 8. harf olmasından kaynaklı "heil hitler'') kodunu kullananları trump'ın kızının ve damadının yahudi olması nedeniyle trump'a karşılar. alt-right'ın kalanı için ise bunun önemi yok. onlar genel olarak trump'a politikaları için destek veriyorlar.

spencer, 10 yıl içinde national policy institute'nin d.c'de seçim bürosu işgal edebileceğine inanıyor. ama hareketin içinde spencer gibi alt-right'cılara karşı olan, kendilerine alt-light diyen bir kesim de var. şu sıralar gündemden düşmeyen milo yiannopoulos bunlardan biri. kendisi kültürün en önemli savaş alanı olduğuna inananlardan.

alt-right amerika'yı parçalamaktan ve bir ya da daha fazla beyaz etno-devlet kurmaktan bahsederken, alt-light o kadar ileri gitmiyor. devletin varlığını siyaseten sorgulamıyor. onlar daha çok dog-whistle racism.

alt-right'cılar kendilerini olumlamayan, trump'ı eleştiren, göç reformunu ve çok kültürlülüğü savunan mainstream conservative'lere ''cuckservative'' diyor.

onların cuckservative olarak tanımladığı bu kesim içinde conservative'lerin entelektüel kanadından david brooks, eliot cohen gibi isimler de var. bu isimler trump'ın cehaletinden utanıyor. trump'ta conservatism'in gerekliliği olduğuna inandıkları ihtiyatlılık, bilgelik ve insanlara zararsız hükümet erdemlerinden hiçbirinin olmadığını söylüyorlar. amerika'nın ırk, din ve coğrafyayı aşan idealleri savunması gerektiğine inanıp, christian ve white kimlik politikasından korkuyorlar.

alt-light gençler ise 4chan, 8chan, reddit, white supremacist ve neo-nazi sitelerden geliyor. bu sitelerin politika board'unda çeşitli örgütlü eylemler, internet ve gerçek hayat üstünden trollükler, zaman zaman anti-trump'cılara karşı gerçek hayatta da taciz kampanyaları yapılıyor.

en büyük sorun, bu hareketin ne kadarı troll ne kadarı ciddi, ne kadarı internette ne kadarı gerçek hayatta bilinememesi. bunun nedenlerinden biri, trollük olarak adlandırdıkları eylemleri, kampanyaları ve nationalist 'şaka'ları duyarcı ve panicky left-wing kesime karşı ironi olarak yaptıklarını söylemeleri.

mainstream conservative'lerinden tekme yiyen ve/veya onlara tekme atan, faşist sol'dan bıkan, yeni bir ''right'' arayışında olan gençler trump'a rast geldi. 

trump kampanyası alt-right'ın bilinirliğini arttırıp onlara daha fazla üye sağlarken, alt-right internet aktivizmi sayesinde kampanya boyunca trump'a yardım etti. 

"trump, kimlik sahibi bizler için cazipti çünkü conservative'lerden daha sert ve üstün biri. gop'den daha büyük ve oyunu onların kuralıyla oynamak zorunda olmadığımızı kanıtladı. bu da alt-right için özgürleştirici." diyor richard spencer.

Diğerlerine Kıyasla Türklerin İngilizce Konusundaki Endişesi Yersiz mi?