Better Call Saul'un Pek Sevilmeyen Karakteri Chuck McGill'e Biraz Ayıp mı Ettik?
--- spoiler ---
tüm dizi boyunca belki de en haksızlığa uğrayan karakterlerden biriydi chuck. evet, biraz katıydı, jimmy ile aralarında ciddi anlaşmazlıklar vardı. ancak, onun abilik çabaları çoğu zaman göz ardı edildi ve izleyiciler olarak chuck’ın gerçek motivasyonlarını, jimmy'in geçmişteki davranışlarını ve chuck'ın sürekli haklı çıkmasının ardındaki nedenleri yeterince düşünmedik.
chuck’ın, kendini hukuk ve prensipler için adamış biri olduğunu unutmayalım. jimmy’in slippin’ jimmy yani kaygan jimmy(bizdeki berduş, boş beleş adam gibi düşünebiliriz) olarak tanınmasının ardındaki gerçekleri gözden geçirdiğimizde, chuck’ın her zaman haklı olduğunu anlamak daha kolay hale geliyor. aslında jimmy'in geçmişi, onu chuck'ın gözünde güvenilmeyecek biri yapıyordu. daha çocukluktan itibaren jimmy’in sahtekar yanı kendini belli etmişti. babalarının küçük dükkânında bile , dürüstlükten uzak bir jimmy vardı. babası saf ve iyi kalpli bir adamdı, ama bu özellikleri sayesinde sürekli dolandırılıyordu. chuck, babalarının zarar gördüğünü fark eden biriydi ve tam da bu nedenle jimmy’ye karşı temkinliydi. jimmy, babasının kasasından düzenli olarak para çalıyordu. bunu chuck biliyor ve aslında onu en başından beri kötü bir niyetle değil, ailesini koruma amacıyla uyarmaya çalışıyordu. jimmy'in çocuklukta bile hırsızlık yapması “slippin’ jimmy” lakabını boşuna kazanmadığını gösteriyor. bu lakap, bir gecelik yanlış bir karar sonucu değil, bir davranış biçiminin yansımasıydı.
chuck, jimmy’in hukuka olan ilgisini gördüğünde, böyle bir şeyin korkunç olacağını düşündü. chuck gibi bir hukuk dehası için hukuk; sadece bir meslek değil, kutsal bir kavramdı. bu yüzden de, jimmy’in dandik bir üniversiteden çok kolay bir şekilde aldığı diplomayı, ciddiye alması zorlaştı. chuck, aslında jimmy'e bir haksızlık yapmadı; yalnızca mesleğine olan saygısını korumak için jimmy'in bu yolda ilerlemesine ya da en azından hhm şirketinde avukat olarak çalışmasına karşı çıktı. jimmy'in diploması yüzünden şirkette ona pozisyon verilmesini istememesinin sebebi kıskançlık değil, etik değerlerine olan sadakatiydi.
chuck’ın jimmy’yi koruma güdüsü, işine olan bağlılığıyla birleşince onu bizlere soğuk ve kibirli gibi gösterdi. fakat chuck’ın amacı, jimmy’in yanlış yollara sapmamasını sağlamaktı. jimmy'in sahte reklam çalışmaları, kanun boşluklarından yararlanma çabaları, sürekli sınırları zorlaması, chuck'ın ona karşı temkinli olmasını gerektirdi. yani aslında chuck, jimmy'ye hiçbir şey yapmadı; yalnızca onun her yaptığı hatayı düzelten bir abi olmaktan yoruldu. jimmy’in başını derde sokacağını bildiği için ona sorumluluk sahibi olmayı ve hatalarıyla yüzleşmeyi, hatalarının sorumluluğunu almayı öğretmeye çalıştı. jimmy ise chuck’ın bu çabalarını sürekli olarak engel olarak görüp ona karşı öfke besledi.
chuck’ın elektromanyetik hassasiyeti, her ne kadar bir psikolojik sorun gibi görünse de, onun ruh halini ve yalnızlığını anlatan bir detaydı. jimmy, hastalığını sürekli olarak ciddiye almayan, abisinin düştüğü durumdan içten içe hoşlanan bir tavır içindeydi. chuck, belki de jimmy’in en büyük destekçisiyken, jimmy onun tüm hatalarını açığa çıkaran ve insanların gözünde chuck’ı küçük düşüren ve chuck'ın elinden sahip olduğu tek şey olan hukuğu bile alabilecek kadar korkunç bir kardeş olarak karşımıza çıktı.
jimmy’ye karşı her zaman hem bir abi hem de bir yol gösterici olmaya çalıştı. onun mesafeli tavırları, jimmy’in yaşattığı hayal kırıklıklarıyla biçimlenmişti. evet, chuck sert bir karakterdi, ama en nihayetinde jimmy'in iyiliğini isteyen bir abi olarak her zaman haklıydı, haklı olması yetmedi ve jimmy yüzünden önce hukuğu, ardından hayatını kaybetti.