bilmeyenler için not: burası yalıkavak'ın biraz dışındaki club flipper ve çevresi... merak edenler haritadan detaylı olarak inceleyebilir...

ilk fotoğrafta hiç inşaat izi olmayan yer var ya hani yarımadanın ucunda... hah işte, orası yakın zamana kadar sit alanıydı da o yüzden inşaat yoktu... tabii sonra malum parti gerekli yasa değişikliklerini yaparak o alanı sit olmaktan çıkardı ve hemen inşaata girişildi... hani demişler ya "bodrum belediyesini kimler yönetiyor falan filan" diye, belediye ile alakası yok yani o işin... tabii "senin arsan olsa da 10-20 milyon verseler satmaz mıydın müteahhite" diyenlerin topu da bu durumda taca çıkıyor zira burası şahıs arazisi değil devlet arazisiydi...

bir de o bölgeyle ilgili durumun vahametini anlamak için uydu görüntüsünden çok asıl o yarım adanın karşı kıyıdan fotoğraflarına bakmak gerekir (şöyle bir aradım google'dan ama ben bulamadım)... o 10 sene evvel inşaatın olmadığı yer, koni şeklinde bir tepeydi, şimdi kesik koni halini aldı... o derce yonttular, traşladılar koca tepeyi... üstüne de beton döktüler... ve burası bodrum yarımadasında bu şekilde talan edilen tek yer değil, buna benzer 100'un üzerinde talan hikayesi çıkar... zaten bölgede beton istilasından nasibini almamış herhangi bir köşe-bucak da kalmadı...

tv ve gazetelerde yapılan bodrum , çeşme pohpohlamasının , ve buna karşı oluşan zengin ve şımarık ,gösteriş meraklısı kitle talebinin sonucudur .

aynı şey bodrumun diğer tüm koyları için , çeşme vs içinde geçerlidir.

bodrumda villası , bmw, vos vos arabası ,
hergün barlarda gezer , yanında manitası.

peki nasıl olmalı sorusunun cevabını karşınızdaki yunanistan size verecektir .
rodosun , sakızın ,kosun ,samosun ormanları koyları hala bakirdir ,suları tertemiz insanları kibardır , hiçbir yunan adasında sizi kolunuzdan dükkanına çeken serseriler yoktur.

çok ilginçtir yunan adalarında öyle bmw mersedeste göremezsiniz çok ,

dolayısı ile alın bodrumunuzu alaçatınızı ,şezlong bekçilerinizi kıyı talancı mafyalarınızı başınıza çalın ,

biz karşıya suyun öte yanına geçiyoruz.

çocukluğum yalıkavakta geçti.

o yarımada ve onun gibi denize giren bi çok yarımadacık sit alanıydı.

ordaki club flipper, mirage otel falan oralada büyüdüm. karşıdaki kızıladaya yüzmeye çalışır, kanolarda gider gelirdik vs

oralar imara kapalıydı. bi yazar arkadaş daha yazmış zaten de teyit niyetine ben de yazayım.

en son yazlığı satıp yalıkavağı tamamen terk ettik ve sanırım 5 senedir gitmiyorum. muhtemelen güneyde kalan diğer yarımadalar da yazlık ve otel dolmuştur artık. en son sarp kayalıklara, dağlara kadar evler çıkmıştı.

bu arada belediye bu konuda net yetkili değil. nasıl değil şöyle izah edeyim; oralarda çok güzel mafyalar vardı istanbul menşeeili bizim zamanımızda.

hadi götü yiyorsa imar müdürü gitsin ruhsat vermesin ordaki kaçak bi yapıya:)) taşaklarından asarlar imar müdürünü bahçeye. tabi bu dediğim çok eski yıllar.

son yıllarda ne oldu fikrim yoktur.

ege ve akdenizde amina konmayan tatil bölgesi yok. hiçbr motivasyonum yok ege ve akdeniz için artık. ilk fırsatta sakız adasına kaçma planındna başka bi plan yapamaz oldum.

içler acısıdır. o değil de bu clup flipper çevresinin eski balıkçı barınağı olması ve denizinin çok kötü olması... denizin dibi balçık resmen. bu civara gelen turist sadece havuza giriyor. zaten yalıkavak'ta güzel deniz diye bişey de kalmadı ya neyse. bodrum'da denize girilecek 3 yer var; gölköy, yalıçiftlik, yahşi. yalıçiftlik yakınlarında, halihazırda boş tutulan dev bir ağaoğlu otel arsası olduğu düşünülürse yakın zamanda 2ye düşücek bu sayı.