Elon Musk'ın Saatte 1000 KM Hızla Gitmesi Planlanan Mucizevi Ulaşım Projesi: Hyperloop
Elon Musk, projeyi halka açık şekilde ilk defa Temmuz 2012'de duyurdu. Amacının hava şartlarından etkilenmeyen, kaza riski bulunmayan, ortalama olarak sıradan bir jetin iki katı kadar hız yapabilen bir ulaşım aracı sunmak olduğunu belirtti.
Proje bir süre sonra fikir aşamasında kalmaktan çıktı ve çalışmalar sonucunda ilk test denemesi için Las Vegas'taki Nevada çölüne 8 km'lik bir hat kuruldu. Test aracının manyetik kaldırma sistemini kullanarak yaklaşık 112 km/s hıza ulaştığı belirtildi.
Hyperloop geçtiğimiz aylarda gerçekleştirilen ikinci testinde ise yaklaşık 300 km/s'lik hıza ulaşarak bu aşamada gerçekten ilerleme kaydettiğini ve Musk'ın hedefi olduğunu söylediği ses hızını aşan sayılara (ses hızı=yaklaşık 1235 km/s) yakın gelecekte ulaşma ihtimalinin olduğunu gösterdi.
hyperloop'un çalışma prensibi en özet haliyle
hyperloop havası alınmış tünellerin içinde oluşturulan manyetik alanlar sayesinde havada gitmektedir. biraz açarsak; içindeki havanın boşaltılması sayesinde sürtünmenin büyük ölçüde ortadan kalktığı vakum tünellerde hareket ediyor. sürtünmenin büyük ölçüde ortadan kalkması sayesinde de elektrikli motorun sağladığı enerjinin çok büyük bir kısmı (yaklaşık %90'ı) hızlanmaya yarıyor. neyse efendim bu tünellerin içerisinde hareket etmesi ve yolcu taşıması planlanan kapsüller var. bu kapsüllerde ise tekerlek bulunmuyor. bunun yerine kapsüller manyetik yastıklarla havaya kaldırılıyor (bu da sürtünmeyi azaltan başka bir faktör).
insan hatası sebebiyle kaza yapma ihtimali neredeyse yok olarak varsayılan (örneğin, tünelinde tek başına hareket ettiği için başka bir araçla çarpışma şansı yok), insan sağlığına bir zararı bulunmayan, iklim şartlarından etkilenmeyen bir ulaşım aracından bahsediyoruz. ve bunu sunan kişinin elon musk olması henüz kullanımda olmayan bu araca peşin bir güven oluşturuyor.
şahsımı oldukça heyecanlandıran, ilk bakışta uçuk görünen, çok güzel bir proje. zaten herhangi bir konuda hiç öyle bilim sitelerinde felan gezinmeyeyim, kısa yoldan ufkum açılsın şöyle bir heyecan duyayım diyorsanız; biricik idolüm elon musk bu aralar ne haltlar yiyo diye bi bakınmanız yeterlidir. ancak eloncığım, türkiye'de bizim de çok uçuk procelerimiz var. örneğin, asfalt yolun ortasına ayrı şerit ve bariyer çekip oradan giden otobüslere 'metrobüs' diyoruz. yeeaani belirteyim dedim.
bu projenin spacex'e teslim edilmesinin çok önemli bir nedeni var; aslında bu projenin hedefi uzay. elon'un kafa çalışıyor
günümüzde uzaya çıkmak için kullanılan roketlerin temel bir problemi var: dünyanın yerçekiminden kurtulmak için kullandığı enerjiyi üzerinde taşıdığı yakıttan elde ediyor. atıyorum 1 ton yükü yörüngeye çıkarmak için 800 kilo yakıt kullanmanız gerekiyor, fakat bu 800 kilo yakıtı araca koyduğunuz için bu yüküde toplam yüke dahil etmeniz gerekiyor. o yüzden eklediğiniz 800 kilo için 640, o 640 için 512 kilo yakıt diye böyle devam eden bir grafikte yakıt ihtiyacı artıyor.
bu sorunu çözmek için önerilen en makul yöntem; uzay aracını toptan atılan kurşun gibi fırlatmak. hyperloop'un içerisinde bulunduğu coilgun, railgun vs. manyetik-plazma fırlatmalı sistemlerde, yörüngeden çıkmak için gereken hıza (yaklaşık 11.000 km/s) raylar üzerinde ulaşıp sonra yörüngeye doğru fırlatılabilir. böylece uzay aracı yörüngeden çıkmak için üzerinde yakıt taşıyıp ağırlığını arttırmasına gerek kalmıyor. geleneksel toplarda mermiye barut'un kimyasal patlaması sonucu ortaya çıkan basınç hız kazandırırken, bu cihazlarda hızı raylar üzerindeki manyetik alan veya plazma sağlıyor. bu raylar üzerindeki manyetik, plazma "patlamaları" kontrollü olduğu için, hız üzerinde de kontrol sağlayabiliyorsunuz. unutmayın maglev'de de hyperloop ve hatta metrolarda trenler itki için gereken enerji üzerlerinde taşımazlar, bu nedenle daha ekonomik şekilde ulaşım sağlarlar.
bu konseptin en büyük problemi ise ivme. evet bu cihazlar çok küçük bir alanda araçları inanılmaz hızlara ulaştırabilir ama oluşacak ani ivmeler cihaz, ekipman ve insanları pert eder. bu yüzden araştırmalara göre en az 3 km'lik bir ray hattı üzerinde çok güçlü bir sistemle azar azar ivmelendirilmeli araç. bir diğer problemde nişan alma. kalkıp bu aracı yere dar bir açı ile gönderirseniz, aracın maruz kalacağı atmosfer direnci kat be kat fazla artacaktır; bunun çözümü de "güdümlü mermi". aracımızda maruz kalacağı hava direncine dayanıklı mekiklerdeki gibi aerodinamik yönlendirme yeteneği ve yere iniş kapasitesi için görece küçük bir motor olacak. nasıl kafalarda canlandı değil mi?
bütün teknik sorunları aştık ama önümüzde daha farklı ve zor bir sorun var: ekonomi. böyle bir sistemi kurmak ve işletmek inanılmaz pahalı. peki bunu nasıl yaparız; çaktın de mi ehehe. bu sisteme işletme maliyetlerini karşılayabilecek ikincil bir görev ekleyerek: taşımacılık.
hyperloop denen bu abartılı metro, yakın zamanda bizi mars'a götürebilir.
yeni bir ulaşım yolu demeye ramak kala
elon musk, hyperloop için sözlü onay aldığını belirtmiş. sözlü onaydan tam olarak ne kastettiği belli değil. yani henüz kesinleşen bir şey yok. ancak bu projeyi uçuk kaçık bulan herkese dört yılda bir çok şeyi ispatlamayı başardı. yani yeni bir ulaşım yolunun hayatımıza girmesi -artık- çok mümkün görünüyor.
musk, hyperloop ile normalde havayoluyla bir buçuk saat, kara yoluyla üç buçuk saat süren washington dc - new york yolculuğunu yarım saate düşürmeyi planlıyor.
san francisco ve los angeles arası yapılacak hızlı trenin maliyeti 60 milyar dolar iken, hyperloop ile 6 milyar dolara çözüm getirilebileceği ve saatte 570 km ila 1220 km hız arasında bir hıza sahip olacağı öngörülüyor.
ilk ticari hattı st. louis-kansas city arasında çekmek için missouri eyaleti ile anlaşmaya varılmış.
https://www.theverge.com/…i-route-feasibility-study
iki şehir arasındaki ulaşımı 25 dakikaya indirecekmiş. arabayla 3 saat 45 dakika, trenle 5 buçuk saat, uçakla 1 saat sürüyormuş.