MÜZİK 31 Ağustos 2022
7b OKUNMA     516 PAYLAŞIM

En Kötüden En İyiye: Death Metal Efsanesi Children of Bodom'un Bütün Albümleri

1993'te kurulan Fin metal grubunun hayranlarını özellikle sevindirecek bir listeyle geldik.

kerrang dergisi, ölmeden yaklaşık 2 yıl kadar önce alexio laiho ile röportaj yaparak bodom albümlerini az sevdiğinden çok sevdiğine doğru sıralatmış. parantez içlerinde kendi fikirlerimi de belirteceğim. orijinalini okumak isteyenler için de linki en sona bırakıyorum. röportaj 2019’da, children of bodom son albümleri hexed’i çıkarttığı sıralarda yapılmış.

10. relentless reckless forever (2011)

"bunun vicdansızca bir durum olduğunu söylemeliyim. çünkü listenin son sırasındaki albümü seçmek en sevmediğin çocuğunu seçmeye benziyor. ama eminim herkesin gizliden gizliye bir tane vardır, o yüzden bu albümü seçeceğim. aslında yakın zamanda dinledim ve birkaç güzel parça var ama geri kalanı hiçbir anlam ifade etmiyor. düzgün bir şarkı oluşturmayan yüksek hızda bir sürü riff... o zamanlar farklı bir şey yapmak doğru gibi görünüyordu, ama belki de bu değişiklik üzerine gereğinden fazla düşünülmüştü."

(liste bana ait olsa ben de son sıraya ya blooddrunk'ı ya da bu albümü koyardım. bende iz bırakan hiçbir şarkısı olmayan bir albüm... bodom'un sırf turneye çıkmak için albüm kastığı zamanlar... alexi'nin samimiyeti çok hoş, gerçi albümü çıkardıktan hemen sonra bu samimiyeti görmek daha ilginç olurdu; "merhaba, yeni albümümüzde birkaç güzel şarkı var, ama kalanı bi anlam ifade etmiyor, keyifli dinlemeler")

9. something wild (1997)

"aklımızda bir klasik olarak yer etse de, kabul edelim, bu albüm çok aptalca. aslında deadnight warrior ve lake bodom gibi iyi şarkılar var ama geri kalanı harika rifler üzerine benim ayıp konularda çığlıklar atmamdan ibaret... aslında bu havalı sayılabilir çünkü hissettiklerimiz gerçek. o zamanlar sadece 17 ve 18 yaşlarındaydık ve albümü kaydetmek için rastgele işlerde çalışarak para biriktirdik. hiçbir şey planlı değildi. albümdeki öfkeyi ve enerjiyi seviyorum ama tüm çocuklarım arasından seçim yapmam gerekirse bu en iyisi değil."

(bu albümü bu kadar erken görmek beni çok şaşırttı. ben kesinlikle ilk 3'e, hadi bilemedin en kötü 4. sıraya koyardım. alexi'nin de albüm ile müzikal anlamda bir sıkıntısı olduğunu sanmıyorum. muhtemelen çok gençken yazdığı sözler artık manasız gelmeye başlamış. ayrıca bu albümü çok üstlere koysa; "17 yaşımda yaptığım albümden daha iyisini kariyerim boyunca pek yapamadık" demiş gibi olacak. dolayısıyla kendisi için mantıklı bir seçim olsa da benim için epey anısı olan bu albümü burada görmek üzücü)

8. halo of blood (2013)

"roope [latvala, gitarist] ile ilgili bir sorun olduğunu ilk kez o zaman fark ettik. sorunun ne olduğunu söylemeyeceğim ama çalışmalara gelmiyordu ve bizlerle aynı iş ahlakını paylaşmıyordu diyelim. bu albümün kaydı için keşke fazladan altı ayımız daha olsaydı. albüm fazla aceleye geldi. çok iyi gitar bölümleri var ama iyi şarkılar? çok fazla yok. her nasılsa albüm "children of bodom köklerine geri dönüyor" diye çok ilgi gördü. tekrar söylüyorum. keşke bu köklerin ne olduğunu bilseydim çünkü oraya çok fazla geri dönüyor gibiyiz!"

(bir müzisyenin albümlerini sıralarken o zamanki yaşadıklarının, mutsuzluklarının vs sıralamaya etki etmesi ve objektif bir değerlendirme yapmaması gayet doğal, burada da sanırım onu görüyoruz. grup elemanları ile anlaşmazlıklar, zaman sıkıntısından dolayı tatmin olmama durumları vs bu albümü geri plana itmiş alexi için. kökler ile ilgili yaptığı espriye gülümsedim aslında ama bodom kökleri de pek belli; melodik death metal ile power metal karışımı üzerine scream vokaller, bolca gerilimli klavye, ve çeşitli annihilator esinlenmeleri ile oluşturulmuş dönemi için eşsiz bir sound.. bu arada bu albümden bodom blue moon'un hastası olduğumu da ekleyeyim.)

7. blooddrunk (2007)

"kaç tane lanet olası albümümüz var? bu albüm kötü sayılmaz ama en iyisi de değil. albümde vokallerimi hypocrisy'den peter tägtgren kaydetti ve prodüktörlüğünü yaptı. onunla ilk çalışmamızdı ve bana bugün hala kullandığım pek çok numarayı da o öğretti. bir vokalist olarak kendimi geliştirmek istiyordum. peter gelmiş geçmiş en belalı death metal vokalisti ve kayıttan anlıyor, bu yüzden ona sordum ve o da 'tabii ki dostum, hadi yapalım' dedi. bu benim için çok büyük bir andı."

(tagtgren'e ayıp olmasın diye albüm biraz öne çekilmiş sanırım ama bence oldukça zayıf bodom albümlerinden birisi. tagtgren etkisi de albümde hissediliyor ama çok kurtarıcı olmamış)

6. are you dead yet? (2005)

"bu albüm de bizim için başka bir adımdı ve müzikal olarak azıcık daha farklı yollara girmiştik. bence albüm kulağa harika geliyor ve o dönemde her açıdan iyi zaman geçirdik: grupta çok eğlendik ve durmadan turluyorduk. yirmili yaşlarımızın başındaydık ve hiçbir şey umurumuzda değildi; her yere giderdik. biraz para kazanmaya başladık ve bu albüm, 'siz sattınız' gibi nefret dolu sözler duymaya başladığım ilk albüm oldu. ancak o albüm diğer tüm cob albümlerinden daha fazla sattı, yani evet, eğer sattıysak bundan çok mutluyum!"

(ilk dinleyişlerde epey sevmiştim bu albümü, grubun muhtemelen en çok dinlenen şarkısı olan ve albüme de ismini veren are you dead yet epey gaza getiriciydi. güzel 2-3 şarkı daha vardı (next in line, bastards of bodom vs) ama yıllar içinde bu albüm benim için çok da iyi yaşlandı diyemem. zaman içinde ilgimi kaybettim. ama sıralamada ben de bu albümü 5 ya da 6. sıraya koyardım muhtemelen.)

5. follow the reaper (2000)

"hatebreeder ve follow the reaper için benzer şeyler söyleyebilirim. bu albümler sırasında grup çok büyüdü, gittikçe daha iyi oldu ve her yerden daha fazla ilgi gördü. japonya'da çalmaya başladık ki bu bizim için gerçek dışıydı ve sonra amerika'daki insanların bu boku sevdiğine dair söylentiler duymaya başladık. bu o kadar çılgıncaydı ki inanamadık, çünkü tüm bunlar 1997 ve 2000 yılları arasında oldu, yani yaklaşık üç yıldan bahsediyoruz. ama aynı zamanda üç albüm yaptık, yani durmak bilmiyorduk. bir yandan da sinergy albümü yapıyordum ama umrumda değildi. yalnızca bir şey olmak istiyordum."

(follow the reaper'ı ben çok üste koyardım. hatta children of bodom denilince aklıma gelen iki albümden birisi kesinlikle follow the leader. children of decadence, hate me, bodom after midnight ve grubun ilk büyük hiti everytime ı die hala ilk günkü heyecanıyla dinlediğim şarkılar. hem ergenliğimde bana eşlik ettiler ve bende bir dolu anıya sahipler, hem de bugün bile dinlerken kendimi kaybedip air gitar soloları atmaya başlıyorum. dinlediğim en harika albümlerden birisi...)

4. hatebreeder (1999)

"hatebreeder, something wild'dan pek çok açıdan büyük bir sıçrayıştı. bu albümler arasında en sevdiğimiz gruplardan biri olan hypocrisy ile, onların ön grubu olarak iki tam avrupa turnesi yaptık. onları inkar etmek mümkün değildi. bu festivalleri ve turneleri yaparken grupların sahnede ve sahne dışında nasıl davrandıklarını gördük. biz kuzey kutbu'ndan gelmiş, hiçbir yerden hiçbir şey görmemiş cahil çocuklardık. ama her şeyimiz tamdı ve herkesin suratına tekmeyi basmaya hazırdık. herkesi öldürmek istiyorduk. hatebreeder zihniyeti buydu."

(children of bodom denilince aklıma gelen diğer albüm de hatebreeder, açıkçası alexi'nin 4 ve 5. sıraya koyduğu bu albümleri ben 1 ve 2. sıraya koyardım. hangisini öne koyardım bilemedim, ikisi de inanılmaz albümler ve bodom'u metal müzik severlerin zihnine kazıyan başarılar. yaratıcısının zihninde bu albümlerin daha geride olduğunu görmek ilginç. ama sonuçta bunlar eğlenmek için yapılan subjektif listeler)

3. i worship chaos (2015)

"pek çok insanın bu albümü beğenmediğini biliyorum ama benim favorilerimden biri ve bu albümle gerçekten gurur duyuyorum. kayıtlar başladıktan bir gün sonra gitaristimizi [roope latvala] kaybetmiştik ve ben her şeyi zamanında bitirmek konusunda kararlı ve inatçıydım. iş ahlakım benim için çok önemlidir ve bir teslim tarihini kaçırırsam kendimi dünyanın en kötü pisliği gibi hissederim. sadece onun (gitaristin) bölümlerinin ne olduğunu hatırlamakla meşguldüm, bu yüzden tüm gitarları kaydetme konusunda harika bir iş çıkardığım için kendimi övmem gerekiyor."

(bodom 2005 ile 2013 arası bir duraklama dönemindeydi kanımca. bu vasat işler çıkardıkları dönemden 2013 yılında halo of blood ile çıkmış, biraz silkelenip kendine gelmişti grup. ardından gelen ı worship chaos da eski müzikaliteyi yakalama konusunda başarılı bir albüm ve olumlu bir adımdı. albümü güzel ansam da elbette bodom klasiklerinin üstünde 3. sırada olması fazlasıyla alexi'nin kişisel tercihi. elbette insanın daha yakın zamanlarda yaptığı işleri daha çok sahiplenmesi doğal. çünkü o zamanın ruhuna daha yakın bir kişilik taşıyorsunuz. ayrıca bütün gitarları üstlenmek zorunda kalması ve bunun da altından başarılı bir şekilde kalkması alexi'nin bu albümü daha çok sahiplenmesine sebep olmuş olabilir. bu sıranın da benim için açıklaması bu. yoksa hatebreeder nerede, bu albüm nerede?)

2. hexed (2019)

"bu yeni albümü kaydetmeyi ve yazmayı çok sevdim ve sound'unu da çok seviyorum. aynı zamanda children of bodom'un kesinlikle beş kişilik bir grup olduğunu fark ettim. daniel [freyberg] gitarı benden farklı bir dokunuşla çalıyor ve kulaklığınızı taktığınızda iki farklı adamın çaldığını kesinlikle anlayabiliyorsunuz - bu da müziği daha canlı kılıyor. ı worship chaos ile ne kadar gurur duysam da, her şeyin senkronize olması ve tüm gitarları benim çalmam grubumuza pek de iyi hizmet etmiyor. children of bodom her zaman bundan biraz daha rock 'n' roll olmuştur."

("yeni albümümüz tabi ki bütün albümlerimizden daha güzel oldu" kervanına rahmetli alexi de katılmış zamanında. ama çok da belli olmasın diye son albümlerini ilk sıraya koymamış. ayrıca yukarıda da dediğim gibi insanın yeni yaptığı iş o zamanki kişiliğini daha iyi yansıtır, dolayısıyla müzisyenin sıralamasında son albümlerin önlerde olmasında yanlış bir şey yok. gerçi hakkını yemeyeyim albüm de taş gibi. bence 2003'den sonra çıkan bütün bodom albümlerinin ilerisinde hexed. ama benim listemde zirveye bu kadar yakın değil.)

1. hate crew deathroll (2003)

"bu albüm bizim için her şeyi değiştirdi: konserler büyüdü, festivaller büyüdü ve çok fazla albüm sattık. mtv headbanger's ball'da olacağımı asla hayal edemezdim. ben ve kız kardeşim [sunucu] vanessa warwick'i izleyerek büyüdük, bu yüzden headbanger's ball bizim için sıradan bir tv programından çok daha ötesiydi. her zaman gizlice izlemek zorunda kalırdık çünkü saat 23:30'da yayınlanırdı ve bizim yatakta olmamız gerekirdi. ama kasete kaydetmek için izin alırdık, böylece birimiz kalkıp vhs'ye kayıt tuşuna basabilirdi. tabii ki, ben ve kız kardeşim alt kata ulaşmanın ve şovu izlemenin başka bir yolunu bulurduk ve bu muhteşem birşeydi. bu da gösteriyor ki muhtemelen dışarıda benim ve kız kardeşimin yaptığını yapan ve headbanger's ball'da children of bodom'u izleyen çocuklar vardı, ki bu oldukça havalı bir şey."

(bu sıra hiç şaşırtmadı. alexi'nin de dediği gibi, grup hatebreeder ve follow the leader ile kendisini tanıttıktan sonra maddi anlamda asıl patlamasını bu albüm ile yaşadı. gelen onca başarının ve ilginin de yıllar sonra çok iyi şekilde hatırlanması ve alexi'nin listesinde albümü zirveye taşıması doğal. ki sadece headbangers ball'a çıkmak bile alexi'yi duygusallaştırmış. albüm alışıldık bodom işlerinden uzaklaşma konusunda ilk adım olsa da ben de bu albümü çok severim, muhtemelen benim listemde 3. veya 4. sırada olurdu. giriş şarkısı needled 24/7 epik. everytime ı die'ın başarısını taklit etmeye çalışan ve bunu muhteşem bir şekilde başaran angels don't kill de iz bırakan bir şarkı. albümün gerisi de güzel fikirler ile dolu. daha ne olsun?)

metnin orijinali için: kerrang

huzur içinde yat alexi laiho, bıraktığın bütün güzel anılar, müzik dinlerken kendimi kaybettiğim bir dolu an ve muhteşem rifler için teşekkürler....