KÜLTÜR 3 Kasım 2017
322b OKUNMA     1180 PAYLAŞIM

Eski Türkçenin En Eski Kök Sözcüklerinden Biri: Am

Dişilik organı için kullandığımız sözcük olan am, eski Türkçenin en eskilerinden biri.
iStock

am sözcüğü, eski türkçenin en eski kök sözcüklerinden biridir. cinselliği henüz tabulaştırmamış eski türkler, amdan, sonradan bir çoğu dilden atılan ya da kökenine yabancılaştırılan yeni kelimeler türetmişlerdir:

amal, amıl, amul: sakin
amırmak: sevmek
amırtmak: sakinleştirmek
amranmak: sevmek (anadolu türkçesinde hala yaşayan imrenmek eyleminin kökeni)
amrak: sevgili (anadolu türkçesinde hala kullanılan emre adının kökeni)
amraşmak: sevişmek
amrılmak: sakinleşmek

görüleceği üzere, türetilmiş sözcüklerde dişi üreme organının sakinleştirici yönü de öne çıkıyor. aynı zamanda sevişme eylemini ifade etmek için gene aynı organın seçilmesi anaerkil toplumun bir kalıntısı olarak da değerlendirilebilir. 

yıldız cıbıroğlu denen kimsenin uydurduğunun tersine, sami dillerinde geçen ve "ana" anlamına gelen ama, amma, ma, uma gibi sözcüklerin türkçedeki am ile, burada kökensel anlamda birbiriyle hiç ilişkisi bulunmayan iki ayrı dil ailesi söz konusu olduğundan, tesadüfi ses benzerliği dışında uzaktan yakından bir ilgisi yoktur. 

peki ama, am sözcüğünün en eski kökeni nereye gider? 

kanımca, amak eylemi çıkışlıdır. bu eylem, büyük bir olasılıkla, en eski türkçede varolmuş ve ayrılma, açılma, uzaklaşma bildiren bir yığın sözcüğe kök vermiştir. moğolcada "ama" sözcüğünün ağız anlamına gelmesi de buna işaret eder desem mi ki?