"Evrenin Merkezi Dünya'dır" Diyen ve Hayatı Hakkında Çok Az Şey Bilinen Astronom: Batlamyus
batlamyus, yunan kökenli iskenderiyeli bir astronomdur. dünya merkezli evren modeli kopernik'e kadar yıkılmadan kabul görmeye devam etmiştir.
neden evrenin merkezi dünya olsun ki? diyebilirsiniz.
o dönemde bunun iki temel sebebi vardı: birincisi dinlerin insanın egosunu okşayan, insanı merkeze alan metinleriydi. ikinci olarak ise örneğin güney yarım küredeki insanlar dünyanın üzerinden düşmeden nasıl dünya üzerinde durabiliyorlardı?
elbette dünyanın merkezi evrenin merkezi olduğu içindi.
batlamyus'un güneş sistemi modelinde tabii ki her şey dünyanın etrafında dönüyordu. bunu yapmak kolaydır ama gezegenler olmasa kolaydır. örneğin dünyanın yörüngesi bazı gezegenlerden kısadır, yıl içerisinde gezegenlerin yanından geçer gideriz. burada ise gezegenler gökyüzünde bazen ileriye bazen de geriye gitmektedir. yıldızlar, güneş ve ay için ise böyle bir şey söz konusu değildir. batlamyus gezegen hareketlerini modellemek için ise modeline bazı mekanik düzenler ekledi. örneğin mars dünya etrafında dönerken aynı zamanda bir dairesel döngüyü de kendi kendine tekrarlamaktadır.
ispanya kralı eldeki bilgiler ile batlamyus'un modelinin mekanik halini yaptırıp karşısına geçmiş ve "tanrı evreni yaratmadan bana danışsaydı ona daha basit bir şey yaratmasını tavsiye ederdim" demiştir.
batlamyus'un bir diğer adı da ptolemaios'tur ve buna özel bir kuram vardır
kuram şöyledir:
dışardan içeriye doğru dokuz tane gök vardır ve bu göklerin hepsi birbiri ile iç içedir, bağlantılıdır. en dıştaki göğün adı atlas göğü'dür. en içteki gök de dünyamızdır. dünya'nın üstündeki ay'dan atlas göğüne kadar ay da dahil toplam dokuz gök vardır; atlas göğü, sabit yıldızlar göğü, zuhal, müşteri,merih, güneş, zühre, utarit ve ay. bu birbiri ile sarmaş dolaş olan dokuz göğün ortak merkez noktası dünyamızdır.
Kristof Kolomb-Batlamyus ilişkisi
kristof kolomb'un batlamyus'un haritasından bakarak kendi dünya haritasını çizdiği anlatılır. ki kolomb coğrafi keşiflere çıktığında avrupalı devletlerden haritasındaki yanlışlardan dolayı destek alamaz hatta ikinci seferinde kraliçenin, hapishanedeki mahkumları kolomb'a yardım için gönderdiği anlatılır.
Final
"yalnızca bir günlük bir yaşam için dünyaya geldiğimi biliyorum. öleceğimi de biliyorum. fakat yıldız kümelerinin sık sıralar halinde dairesel devinimlerini izlediğim zamanlar, ayaklarımın artık yeryüzüne değmediğini hissediyorum" demiş.
çok güzel demiş.