Fakir İnsanların Düzene İsyan Etmeden, Memnuniyetle Vasat Bir Hayat Sürdürmeleri
starbucks'a giden, ayda 3-5 bin kazanan tipler kendilerini zengin görüyor, ne hoş. rüyadan uyandırmak gibi olmasın ama sen de fakirsin.
bir yıl işsiz kalsan şuan yapabildiklerinin hangisi yapabilirsin ki? ya da memlekette savaş çıksa başının çaresine tek başına bakabilir misin?
sen sistemin fakir olduğunu unutturduğu kesimsin, çünkü starbucks'a gidip filtre kahve içebiliyorsun. önemli olduğunu sandığın bir diploman ve aylık kazandığın bir kaç bin liran var. ama aslında sen de fakirsin. çünkü sen de fakirlerin isyan edip yıkmaya çalışmadığı düzenin ürünüsün.
senin güzel bir işlevin var aslında, sen vitrin ürünüsün. senin gibilere bakıp 'ben de günde on saat çalışıp' yirmi yıl sonra bir ev alabilir, starbucks'a gidip apple'ımla check in yapabilirim diyorlar. bu nedenle sistemle kavga etmek yerine sisteme dahil oluyorlar.
yani, senin yüzünden isyan etmiyorlar.
sınırlı imkanlarını saymazsak, özgür sayılmazsın. istediğin zaman istediğin yere seyahat edemezsin. istediğin işi yapamazsın. bir çok zorunluluğun var. ev için iş için kıytırık bir tatil için modern köle statüsünde çalışmak zorundasın bikere.
ve en acısı da ne biliyor musun, günü geldiğinde daha fakirler için isyandan başka seçenek kalmadığında, sen isyan için onlar kadar cesur olamayacaksın. çünkü sistemin sana bahşettiği ufak tefek kazanımlarını riske atmak istemeyeceksin.
hatırlatayım dedim.
bu tartışmaları görünce benim aklıma hep john steinbeck'in şu lafı geliyor:
"sosyalizm köklerini amerika'da bulamaz; çünkü fakirler kendilerini sömürülen bir sınıf olarak değil, geçici olarak sıkıntı yaşayan milyonerler olarak görmektedir."
(bkz: şükretmek)
yoksulluk sınırı 4714 tl
-3000 tl ücret alan birisi; "çok şükür işim iyi, parası da iyi"
-2000 tl ücret alan birisi; "en azından asgari ücret değil, çok şükür"
-asgari ücretli; "1000 liradan 1300 liraya çıktı, çok şükür, sigortam da var."
-sigortasız işçi; "en azından bi gelirimiz var, çok şükür. dışarısı işsiz kaynıyor."
-işsiz; "en azından sağlığımız yerinde buna da şükür. iş bulunur elbet"
bu kadar şükredecek şeyi nerden buluyorsak...
niye isyan edelim abi, çok şükür yani...