reggie miller'ı asıl popüler yapan madison square garden (new york knicks'in salonu) performanslarıdır

yıldızlıktan efsaneliğe geçiş sürecinin başlangıcı da yine bir knicks maçının son çeyreğidir. oraya kadar gelmesi bile büyük süpriz sayılan indiana pacers, doğu finalinde new york knicks ile 5. maça çıkar. 4. çeyreğe kadar vasat bir oyun sergileyen reggie, son 12 dakikada 25 sayı atarak maçı 39 sayıyla bitirir ve çok kritik bir deplasman galibiyetine imzasını atar.

fakat asıl hatırlanan vaziyet, fanatik bir knicks'li olan ve haliyle en ön sırada maçı izleyen spike lee ile girdiği diyaloglardır. reggie, kenardan gelen tahriklere attığı üçlüklere cevap vererek yetinmez ve ağız dalaşını da sonuna kadar sürdürür. maçtan sonra kendisiyle röportaj yapan ahmad rashad'ın "spike lee muhabbeti ne iş?" şeklindeki sorusuna "spike who?" diye karşılık verir.

daha sonraları, başta üst üste attığı meşhur iki üçlük olmak üzere, birçok tarihe geçecek maç çıkarır. son saniyelerde garip bir sihiri vardır ve clutch (son saniye skorerlerine verilen bir tür lakap) özelliği michael jordan'la kıyaslanabilecek seviyededir.

şut stili, örnek gösterilebilecek ideal bir stil değildir. hatta bir röportajında, şut atarken bazen ellerinin birbirine çarptığını ve sesi duyan hakemlerin yanılıp faul çalabildiğini itiraf etmiştir.

topsuz alanda inanılmaz aktiftir, sürekli kendini boşa çıkarmaya çalışır ve bu yüzden kendisini savunmak oldukça yorucu ve zor bir iştir. tabi şu ara eskisi kadar dinamik olmadığından boş şutlar bulmakta zorlanıyor ve skor katkısı sınırlı kalıyor.

içeri penetre etme gibi bir silahı olmamasına rağmen çok sık faul çizgisine gelir. bunun da sebebi topsuz alanda takip edilirken kendisine yapılan temasları abartılı tepkiler yardımıyla hakemlere göstermesi ve istediği düdükleri almasıdır. ayrıca şut fake'ine zıplayan savunmacıyı da affetmez, hemen altına girerek atış kullanır ve faulü yaptırır.

tek yönlü olmasına karşın bu kadar üst seviyelere çıkabilmiş başka bir oyucuya rastlamak zordur nba'de.

Miller'ın şut stilinin incelemesi

ablası cheryl miller çok ünlü bir basketcidir ve şu anda da espn'de yorumculuk yapmaktadır. nba'e ilk geldiği sezon kötü bir sezon geçirince kendisiyle "ablasından daha kötü basket oynayan tek nba oyuncusu" diye dalga geçilmiştir. halbuki o zamanlar rüştünü kanıtlamış, nba'de efsane denebilecek maçlar çıkartmıştır.

en iyi hatırlanacak maçları 94-95 play-off'larında knicks karşısında takımı son 16.5 saniyede 105-99 geride iken üst üste 2 top çalıp 2 üçlük 2 serbest atış ile takımına 107-105 kazandırdığı maçtır. diğer efsane maçı ise 2001-2002 play-off'larında nets'e karşı oynadığı oyundur. ayrıca kendisinin normal sezon kariyer ortalaması 18.6 sayı iken play-off'larda bu ortalama 22.8'e çıkmaktadır. sırf bu istatistik bile onun nasıl zor maçların, zor şutların adamı olduğunu açıklamaya yeter.

Miller'ın 8.9 saniyede 8 sayı yolladığı efsane anları