Gençlik Yakan Oyun: PUBG Mobile'da İşinize Yarayabilecek Taktikler
- online arkadaşım yok ise random kim gelirse onunla oynayıp frekans tutarsa ekleşiyoruz. sonraki oyunlar için yatırım oluyor. mic kullanmıyorum, hazır yazılı mesajlarla da gayet güzel iletişim kurulabiliyor. bu mesajları ihtiyacınız doğrultusunda ayarlardan düzenleyebiliyorsunuz.
- standart oyunculara nazaran daha farklı bir oyun tarzım var. tekli ile duo arasında kalan bi şey. duo olarak başladığımız oyunda ilk safhada kafamıza göre takılıp çemberin ikinci veya üçüncü kez daralmasına yakın ortak bir noktada birleşip yardırmaya devam ediyoruz. uber misali birimiz diğerini alıyor ya da orta noktada bi ev işaretleyip orada buluşuyoruz.
- bu oyunun gamechanger'ı kesinlikle susturucu. ateş gizleyici falan değil, direkt susturucu. bunu hafif makinalıda kullansanız da otomatik silahta kullansanız da 4x dürbün ilavesi ile büyük avantaj elde ediyorsunuz. güzel, gizli, sakin bi noktadan gelip geçenleri indirmek oldukça kolaylaşıyor. bilgisayardakinden farklı olarak bu oyunda haritada ateş edilen noktayı görebildikleri için susturuculu bi silahla ateş altında kaldıklarında sağa sola koşup ateşin nereden geldiğini anlayana dek inmiş oluyorlar.
- araba veya motor kullanmak "ben geliyoruuuum" diye bağırmaktan başka bi şey değil. yalnızca çemberin dışında kalıp koşmakla safe'e yetişilmeyen durumlarda kullanılması daha verimli. hele buggy var ki of, tarasalar kaporta sensin mk. deli işi.
- uçaktan atlarken üstünde isim yazan yerlerden uzak durmaya çalışın. adı sanı belirsiz, şehirler arası yollarda kalan ve bolca bina bulunan alanlar var. yoğunluk buralarda daha az oluyor. oyun başlarken amaçladığım yegane şey, az insan ile muhattap olup tüm loot'un kendime kalacağı bi noktaya inmek; rotadan uzak bile olsa.
- janjanlı, rengarenk, sirk kostümü gibi olan kıyafetler var. tv8'de moda programına çıkmicaz mk, savaşmaya gidiyoruz. kamuflaj çok önemli. mümkün olduğunca siyah ve toprak renginde kıyafet giymeniz gerek. alanda kıpırdamadan bile dursa sırf kıyafetinden dolayı farkedip indirdiğim elemanlar var, belki de biri sizdiniz.
- tava önemli. göt koruyucu özelliği var, biliyorsunuzdur. tava yoksa meele silah olarak orakmış, crowbarmış falan gerek yok. gordon freeman'a bırakın onu. çantanın altında görüntü kirliliğinden başka bir şey değil. oyunun sonlarında merminiz bitecek de, ikinci silahınız olmayacak da, anca öyle kullancaksınız onu; onun olma ihtimali de sıfıra yakın.
- yerde, elinizdekinden daha verimli bi silah buldun. iyi, güzel. elindeki bırakıp yerdekini aldın, ona da tamam. ama bıraktığın silahın mermisini de silahla beraber mi bırakıyorsun? senden sonra oradan geçen olan eleman hem silaha hem de halihazırda bolca toplanmış mermiye laaps diye konsun mu? mermiyi gidin az ötede atın, ya da alakasız bi yerde atın. yoksa o mermiler oyunun ilerleyen dakikalarında gelip seni bulabilir. survival oyunu bu, detaylar önemli.
- yerde bulduğun hasar almamış level 2 kask/yelek, üzerinde taşıdığın yarısı hasarlı level 3 kask/yelekten daha değerli.
- eğer oyun alanı gereği köprüden geçmeniz gerekiyorsa; geçmeyin. köprü fetişi olan çok insan var. oyun planını sadece köprü kesmek ve güzel bi yere pusup gelenleri indirmek üzerine kuranlar var lan. boğazdaki köprü gişesi kameralarından daha keskin görüşe sahip bu arkadaşlar artık köprüleri ezberlemişler. ne nerden gelir, yaya nereden sıvışır hepsini biliyolar. köprüye olabildiğince uzak mesafeden yüzerek geçin karşıya.
- eğer random eşleştiğiniz takım arkadaşınız itin tekiyse, yani yere düştüğünüzde dibinizde olmasına rağmen gelip yardım etmiyorsa sizi kaldırmıyorsa falan direkt report edin. report seçenekleri arasında "takım çağrısına cevap vermeme" gibi bi seçenek var, tam hatırlamıyorum ama anlam olarak buna çıkıyor. bi 40-50 kişi report etse bu gerekçeyle, hesabı sorulur onun zaten.
- gördüğünüz herkesi vurmak zorunda değilsiniz. sizi görmeyen birini pusuya düşürüp kill almak evet zevkli ama pozisyon alıp karşılık verebileceği için riskli de. yerinizi belli etmemek bazen en güzeli. çoğu zaman uzaktan geçenleri kendi haline bırakıyorum, nası olsa çember daralınca görüşücez. unutmayın; oyunu en çok kill alan kişi değil, en son hayatta kalan kazanıyor.
- çoğu kişi kullanmıyor ama sis bombası aşırı kullanışlı. bi taşın ya da ağacın arkasında ateş altında sıkışıp kaldıysam atıyorum elemanın görüş açısının olduğu yere doğru 2 tane, batman gibi kayboluyorum ordan. bilhassa son 10'da bu taktik iş görüyor. flash bombası da bi binanın içinde pusan elemana baskın yaparken işe yarıyor. flash yedim ordan biliyorum.
- el bombası da kill almaktan ziyade, bi ağacın ya da kayanın arkasında saklanmış olan elemanın koşarak yerini terketmesini sağlamakta iş görüyor. sallayın yanına bi tane görün, nevri dönecek nereye kaçacağını şaşmaktan.
- uçaktan aşağı inerken ulabileceğiniz maksimum hız paraşüt açılmadan 234 km/h açıldıktan sonra 63km/h’dir.
- paraşütünüzü açmayın. yani kendiniz açmayın, o minimum seviyede otomatik açılır zaten. kendiniz açarsınız yere çok geç inersiniz.
- en hızlı şekilde inmek için yön tuşu sürekli ileri pozisyonda olsun, aşağı dimdik şekilde mermi gibi inin.
- paraşüt açıldığı saniyede inmek istediğiniz yerle aranızda yatayda 100 metre filan olsun, yön tuşunu ileri köklediğinizde o yere inersiniz.
- eğer inmek istediğiniz yer, paraşütü açtığınızda tam altınızdaysa yön tuşunu sağ-ileri ya da sol-ileri yaparak bi tur etrafınızda dönerek inin.
- genel olarak yere inerken sürekli maksimum hızlarda gittiğinizden emin olun. bunu yapmak için uçaktan atladığınız yerin tam aşağısına inmeniz gerekiyor.yani uçağın gittiği rotada bi yere inmeniz gerekiyor. o alana çok kişi inebilir diye düşünüyorsanız, ilk siz ineceğiniz için avantaj sizde olacaktır.
indikten sonra;
- görmediğiniz bi yerden ateş gelirse, bi gözünüz haritada hemen sesin geldiği yönde çıkan turuncu işarette olsun, bu zaten defalarca yazılmış, benim ek olarak yaptığım şey, ateş edilir edilmez yatış * pozisyonuna geçmem. özellikle engebeli ya da otlak alanlarda görünürlüğümü bu şekilde azaltarak bi kaç saniye kazanıp ateş edeni bulmaya çalışıyorum. bazen ateş eden kişi “knocked out” olduğumu düşünerek üstüme saf gibi koştuğu da oluyor, onu öldürmesi de çocuk oyuncağı oluyor. edit: soloda knockout olayı yokmuş, hep squad oynadığım için bilmiyordum, uyarı için realvega’ya teşekkürler. solo’da zikzak çizerek kaçın tavsiyesi de mantıklı.
- arkadaşınız silah sesleri haritada gözükmez. yakınlarda silah sesi duymanıza rağmen haritada turuncu işaret yoksa arkadaşınız ateş etmiştir.
- açık bi alanda size doğru bi askeri jeep geliyorsa tamamen yatış pozisyonuna geçin (ve aracı tarayın). bu şekilde aracın bana çarpmadan üstümden geçtiği çok oldu. ayrıca tek çarpmayla knock out olacağınız için koşarak kaçmayı denemeyin.
- bina içerisinde hava saldırılarından etkilenmezsiniz.
- autopick up açıkken bile el bombalarını otomatik almaz. bunları kendiniz alın. bi kaç denemeden sonra gideceği mesafeyi az çok kestirirsiniz, çatışmalarda rakip duvar arkasına saklanıyorsa bomba en iyi çözüm.
- (son 10’da daha sık rastladığım bi olay) herkesin elinde en az bi sniper oluyor. sesinden anlarsınız zaten, üzerinize sniper ile ateş ediliyorsa, eğilip saklanmak yerine zik zak çizerek koşmak çoğu zaman daha çok işe yarar. telefonda, koşan birini nişan alıp ateş etmek çok zor. ama tabii bluestacks kullanıyorsa yapacak bir şey yok.
1- bir yakın mesafe bir uzak mesafe silahı bulmaya çalışın. uzak mesafenin en az 4x olursa 8x yakınlaştırması size çevresine hakim bir noktada büyük avantaj sağlar. bu mercekleri sırt çantanızdan kendiniz monte ettiğinizi unutmayın. ayrıca susturucu bulursanız hafife almayın, ekleyin.
2- bir gözünüz sürekli ateş edildiğinde ve yürüme sesi geldiğinde sağ üst haritada çıkan simgelerde olsun. böylece kim vurduya gitmez, size ateş edenin konumunu tespit edip ağzına tepikleyebilirsiniz.
3- en az 2. seviye kask, ceket ve sırt çantası bulmaya çalışın. kaskınız veya ceketiniz fazla hasar gördüğünde bir alt seviye bile olsa değiştirmeyi ihmal etmeyin.
4- beyaz çember iyice daralmaya başladığında eğer solo oynamıyorsanız kesinlikle ama kesinlikle araç kullanmayın, hem görülme hem duyulma riskiniz epey yüksek olacak. yürüyün erimezsiniz.
5- mümkün oldukça etrafına hakim teraslara, pencere pervazlarına girin ve biri kendini belli etme hatasına düşene dek eğilmiş durumda bekleyin. gerisi çocuk oyuncağı.
6- bilmeyenler olabilir; birini kafasına sıkmadan öldürdüğünüzde aslında deviriyorsunuz, (ekranda da x knocked out y yazıyor zaten) sürünerek kaçmaya çalışabilirler, onları azaplarından kurtarın.
7- korunaklı bir konumda ve yeterli cephaneniz varsa sakın öldürülen oyuncuları aceleyle yağmalamayın. o sandık niye fosforlu fosforlu parlıyor? yeşil ışık sönünce etrafı kolaçan edip bakabilirsiniz. aynı şekilde uçaktan atılan eşyalar da kurt oyuncular için tuzak görevi görür, dumanı sönene kadar uzak durun.
8- havadaki paraşütlere sıkıp ümüğünüzü sıkmak için bekleyen 50 üstü potansiyel düşmanınıza "ben buradayım ve beynim yok." check-ini yapmayın. neden yapasınız.
9- ağrı kesici ve enerji içeceklerini sonlara saklayın, gerekirse üst üste çakın.