Herkesin İsmini Karıştırdığı O Salata Rus Salatası mı, Yoksa Amerikan Salatası mı?
Olayın net açıklaması şöyle
amerikan salatası, aslında rus salatasıdır. rus salatası da aslında olivier salatasıdır. daha doğrusu şef olivier moskova'da bir aşçıyken bu salatayı yaptı. o yüzden olivier salatası da deniyor, rus salatası da... ama burada benim anlatacağım şu: rus salatası nasıl oldu da amerikan salatası oldu?
1917 ekim devrimi'nin ardından çıkan savaştan sonra göçmen olan rusların bir kısmı istanbul'a gelince rus salatası da türk mutfağındaki yerini aldı. amerikan askerlerinin türkiye'ye geldiği zaman istiklal caddesi'nde atlantik ve pasifik adlarında iki restoran işleten niko ve aleko kardeşler, dükkanlarının camına "amerikan salatası bulunur" yazdı. bu da yavaş yavaş başlayan salata isim değişikliğini başlattı.
soğuk savaş yıllarındaysa bu salataya rus salatası denmesi zaman zaman "komünizm sempatizanlığı" sayıldı. 12 eylül'ün ardından bizzat kenan evren tarafından menülerdeki "rus salatası" ifadelerinin amerikan salatası olarak değiştirilmesi istendi.
İsim dönüşümünü detaylandıralım
rus salatasının adı 1940'ların sonunda 50'lerin başında özellikle demokrat parti rejimi sırasında amerikan salatasına dönüşmüştür. bu kış komünizm gelecek diye demiryolu yapımına son veren, rus yazarlarının okunmasına karşı çıkan yurdum mccarty'cileri, rus salatasını halk sever, sonra gider salata adına komünist olur diye adını amerikan salatası koyarlar. abd'li herhangi biri rus salatasına, amerikan salatası denildiği zaman kopmakta, durumun saçmalığını ve acizliğini biraz soğuk savaş kültürü varsa açıklayabilmektedir. durumun biraz daha derinden incelenmesi, rus salatasının, kültürel hegemonya sağlama yolunda bir araç olabileceği üzerine kurulmuş olabileceği varsayımını gözler önüne getirir.
'Olivye salatası' mevzusunu da açıklayarak bitirelim
anya von bremzen'in sovyet mutfak sanatı adlı kitabında anlattığına göre, rus salatası veya rusya'da kullanılan adı ile olivye salatası adını 1860'larda moskova'nın en şık lokantası l'hermitage'ın fransız şefi lucien olivier'den almış. yemek ilk başta etrafı orman tavuğu, dil ve kerevit ile çevrilmiş ve üzerine özel bir sos dökülmüş patates ve kornişon kulelerinden oluşan daha çok göze hitap eden bir yemekmiş. rus müşterilerinin tabaktaki her şeyi karıştırıp bulamaç haline getirdiğini görünce çok sinirlenen lucien, bu yemeği salataya dönüştürerek servise başlamış.
salatamız ekim 1917 devrimi ile tarihin tozlu sayfalarına gömülmüşken, 1930'lu yıllarda lucien olivier'nin eski çırağı yoldaş ivanov, stalin dönemi moskva otelinde tarifi sovyet formunda yeniden canlandırmış. orman tavuğunun yerini normal tavuk, pembe kerevitin yerini havuç, başrole de konserve bezelye ve patatesi koyup bol mayonezle harmanlıyor.