Hollywood'da Komünist Avında Suçlanan 10 Kişi: Hollywood Onlusu
1947 yılında başlayan huac soruşturmaları sırasında hollywood'da soruşturmaya alınan kişilerden en fazla zarar görenleriydi.
aslında 11 kişiydiler fakat bertolt brecht tanıklık yaptıktan hemen sonra ülkeyi terk etti ve on kişi kaldılar.
hem soruşturma sırasında hem de soruşturmalardan sonra yaptıkları eylemlerle isimleri çok fazla duyuldu.
Soldan sağa orta sıra: Dalton Trumbo, John Howard Lawson, Alvah Bessie, Samuel Ornitz
Soldan sağa arka sıra: Ring Lardner Jr., Edward Dmytryk, Adrian Scott
bu on kişi marksist kişiliklere sahiptiler daha da önemlisi sinemanın toplulukları eğitmek ve bilinçlendirmek için kullanılabileceğini savunmuşlardı.
kendilerine soruşturmalar esnasında en fazla sorulan soru komünist olup olmadıklarıydı.
bu soruyu yanıtlamayı reddettiler. ne olumlu ne de olumsuz olarak.
çünkü kendilerine göre bu sorunun sorulması bile haklar bildirgesine (bkz: bill of rights) (bkz: 1776 bill of rights) aykırıydı.
soruşturma ideoloji savaşı değildi. çünkü bir ideoloji baştan susturulmuştu.
ayrıca soruşturmalar sırasında "dostane tanıklar" da dinlendi. bunlar liberal ve muhafazakar kesimden kişilerdi. aralarında screen actor guild başkanı ronald reagan ve cecil demille gibi isimler de vardı.
senator joseph mccarthy, dönemin fbi başkanı ve bir çok stüdyonun patronlarından destek aldı. tam bir komünizm ve sscb karalama kampanyası başlatılmıştı ve hiç de başarısız sayılmazlardı işte mccarthysm bu dönemde ortaya çıkmış ve amerikanizmi yaratmayı hedeflemiş bir olguydu.
hollywood onlarının lideri gibi görünen kişi john howard lawson'du ve hiçbir geri adım atmadı.
hepsi hapis cezasına çarptırıldığı gibi tüm yapım evlerinden haklarından mahrum bırakılarak ilişikleri kesildi. birçok kez devlete dava açmalarına karşın çok azını kazanabildiler.
elia kazan, ronald reagan, john wayne gibi kişiler yüzünden acı şeyler yaşadılar. çoğu yılmadı ve meksika ve başka latin amerika ülkelerinde filmler çektiler, senaryolar yazdılar. hollywood ise asla geri adım atmadı. ara sıra majestic gibi filmlerle kendilerini aklama kampanyasına giriştiler fakat tarih bu olayları cadı avı diye nitelendirdi.
tıpkı amerikan tarihin de görülen cadı ve büyücü yakıştırmalarıyla insanların canlı canlı yakılması gibi.