öncelikle şunu belirtmekte fayda var ki ilk modern insanlardan bu yana, yani milattan önce 50000 yılından 2014 yılına kadar toplamda 107,6 milyar insan doğmuş ve ölmüş. 7,2 milyar kadarı şu an yaşamaya devam ediyor başka bir deyişle şu an dünya üzerindeki insanlar toplam insan ırkının %7'sini oluşturuyorlar.

kullandığımız takvime göre 1 yılında, yani 01.01.01'de dünya üzerinde 300 milyon insan bulunuyormuş. 1800'lü yılların ilk yarısında bu sayı 1 milyarı bulmuş. 1950 yılına gelindiğinde ise yaklaşık insan nüfusu 2,5 milyar civarındaymış. buradan sonra işler kontrolden çıkmaya başlamış. toplamda 52 bin yıllık bir geçmişten bahsediyoruz ama son 60 yılda dünya nüfusu üçe katlamış. yani 1950'lerde doğan biri bebekken dünyada 2,5 milyar insan varken şu an yani bu kişi 64 yaşına geldiğinde nüfus 7,2 milyar. bir insan ömrü süresinde yaşanıyor bu değişim.

şu anki durumu anlayabilmek için kümeyi biraz küçültelim. eğer dünyada 100 kişi olsaydı:

bunun 50'si kadın 50'si erkek, bunların da 26 tanesi çocuk olacaktı,

bunların 33'ü hıristiyan, 22'si müslüman, 12'si ateist olacaktı,

17 kişi okuma yazma dahi bilmeyecek ve sadece 7 kişi üniversite mezunu olacaktı,

bu insanların 51'i şehirlerde, 49'u kırsalda yaşayacaktı,

13 kişinin içmek için elverişli suya erişimi bulunmayacak ve 15'i yeterince beslenemeyecekti,

1 kişi aids, 1 kişi tüberküloz olacaktı,

2 çocuktan 1'i yoksulluk içinde yaşayacaktı,

22 kişinin elektriği, 78'inin ise bilgisayarı olmayacaktı,

sadece 30'u aktif internet kullanıcısı olacaktı,

16'sının ise kullanabileceği bir tuvaleti olmayacaktı.

bununla birlikte eğer aylık kazancımız asgari ücret civarında ise dünya'nın en zengin %18'lik kısmında yer alıyoruz, 

eğer aylık 2500 tl kazanıyorsak dünya'nın en zengin %2'sinin içindeyiz demektir.

nüfus bu şekilde artmaya devam ederse yakında dünya hepimizi besleyemez hale gelecek. birçok hastalığa çare bulunarak insan ömrü uzadı, nüfus katlanarak artıyor ancak dünya'da bu artışa ayak uyduracak kadar kaynak yok. dünya'nın kaynaklarının fiziksel limitleri var ve bu limitler dünya üzerinde kaç insanın yaşamasının mümkün olabileceğini belirliyor. birçok bilim adamının ortak görüşü dünya'nın kapasitesinin 9 ila 10 milyar insan arasında olduğu yönünde. dünya'da bunun üzerinde bir nüfusu kaldırabilecek su ve yiyecek kaynağı yok.

su.

dünya'nın %70'inin sularla kaplı olması bizi yanıltmamalı. bu suyun sadece %2,5'i tatlı sudur ve bunun da sadece %1'i insan kullanımı için ulaşılabilir durumdadır. dünya'da şu an, yaşam ilk ortaya çıktığı zamankinden daha fazla su yok. suyun yeri değişiyor ama miktar olarak aynı kalıyor. bazı ülkeler kullanmaya başlasa da denizden tatlı su üretmek şu an için çok pahalı ve çok enerji gerektiren bir yöntem. ileride savaşların petrol değil su için yapılacağını ön görmek çok zor değil.

yiyecek.

uydu görüntülerinden anlaşıldığı kadarıyla şu anda dünyadaki neredeyse tüm tarıma elverişli alanlar kullanılıyor. hatta tüm kara yüzeyinin %30-%40'ı kullanılmakta. dünya nüfusu sürekli arttığından bizim yakın zamanda 2 katı yiyecek üretmemiz gerekecek. ancak dünya üzerinde bunu karşılayacak kadar boş alan kalmadı.

yapılan tahminler gösteriyor ki böyle giderse 2060'lı yıllarda dünya nüfusu 10 milyar limitini aşacak ve kaynaklar artık insanoğluna yetmeyecek. ondan sonrası kıtlık, savaşlar, susuzluk vs. sonumuz bu kadar yakında ve bariz. yeryüzündeki insan yoğunluğu her türlü çevre sorununun en önemli sebebi. biz en az 3 çocuk yapmaya devam edersek torunlarımızın çocuklarının su için savaşacağından emin olabiliriz.

ek 1: eğer 52 bin yıllık insanlık tarihini 24 saate sığdırdığımızı düşünürsek, bizim 1 senemiz yaklaşık 1,6 saniyeye karşılık gelirdi. ortalama bir insan ömrü ise 2 dakikadan biraz daha uzun olurdu. yaşadığımız tüm o acılar, mutluluklar, üzüntüler bir günün iki dakikası kadar... yaşadıklarımız, 107 milyar farklı hayattan birine ait sadece.

ek 2: doğduğunuz günkü dünya nüfusunu buradan öğrenebilirsiniz.

ek 3: istanbul şu anda dünyanın en kalabalık 3. şehri durumunda.