İnsana Tarifsiz Bir Huzur ve Dinginlik Veren Detay: Aspiratör Işığı
efendim aspiratör ışığı bana ifade edemeyeceğim bir dinginlik ve huzur veriyor. ailemden uzakta ve yalnız yaşayan biriyim ben. yeni taşındığım evimdeki aspiratörün ışığını açmak daha geçen gün geldi aklıma. kapadım evin tüm ışıklarını ve sadece bunu yaktım. bünyemi kaplayan mutluluğu ve dinginliği tarif bile edemem.. aynı zamanda duygusal anlar yaşadım..
aspiratör ışığı eşittir mutlu aile evi günleriymiş meğer benim için. babam mutfakta önceden teker teker çizip pişirdiği kestaneleri kabuklarından ayıklayıp bizlere servis yapmaya hazırlanıyor. annem içerde uzanmış televizyon izliyor, günün yorgunluğunu çıkarırcasına. kardeşim bilgisayarın başında kendini kaybetmiş. ben onları izleyip iç geçiriyorum. birazdan orta kahve isteyecekler benden, mutfağa gidip o huzurlu ışığın altında maksimum kahve köpüğü üretebilme tekniklerimi denemeye koyulacağım, yüzümde bakın önemli bir iş yapıyorum ben ciddiyetiyle.. içeri götürücem fincanları, babam kızım sehpayı önceden çıkarsana diye biraz kızacak bana. tamam baba yea sen bi tut kahveni çıkarıcam az sonra derim ben pişkin pişkin, kardeşim içeri gelip bana yapmadın mı kahve yaa diye sorun çıkaracak, atışırız biraz..
şimdi ben kapadım tüm ışıkları, aspiratörün o loş ışığı hafifçe aydınlatıyor mutfağı.. yaşadığım dört duvar bi anda ''yuva'' oluyor. gidip pencereden uzatıyorum kafamı, düşünüyorum..
annem olsa saçımı okşasa, babam meyve soysa her zamanki özeniyle. kardeşim hadi kalk sıra bende dese o sırada..
yaşarken asla farkına varamadığın, yokluğunda ise yüreğinin ortasına gelip oturan tarifsiz mutluluk hissi. beklentisiz, nedensiz.. sen neymişsin be aspiratör ışığı..
tarifsiz huzur kaynağı. 10 dakikadır film izler gibi bakıyorum.
tarifsiz bir huzur veriyor bana bu meret nedense. hele bir de o ışığın altında demlenmekte olan bir (tercihen iki) çaydanlık, yanındaki tezgahta tepsi içinde bekleşen bardaklar, içeride de bardakların yolunu gözleyenler varsa değme keyfime. kalabalık hissi aspiratör ışığı, kışın salonda yazın balkonda uzayan muhabbetlerin fonu. istatistiğini tutmadım hiç, ama hissatistiğimle konuşuyorum, misal bizim aile evinde aspiratör ışığının yandığı günlerde evde bir bayram havası, annemin babamın beni çok sevdiği durumu hasıl oluyorken yanmadığı günlerde bir gam bir kasavet alıyor başını gidiyor.
işin garibi aslında diğer aile üyelerinde de aspiratör ışığı yandığı günlerde bir davranış değişikliği, bir uysallık, bir anlayışlılık, bir konuşkanlık göze çarpıyor. ahdim var evdeki, ve dahi bütün evlerdeki çirkin beyaz ışıkları, florasan lambalarını, elektrikten tasarruf edelim diye insanı insanlıktan çıkaran aydınlatma planlarını bu kendi cılız ama tesiri muazzam aspiratör ışığı ile değiştireceğim. şerefsizim dünya çok güzel bir yer olacak o vakit.
mükemmel bir ışıktır.
bu başlığı burada görmekse son derece şaşırtıcı oldu benim için. zira yalnız yaşıyorum mutfak ve salonun bir olduğu küçücük bir evde.
uyku problemimden dolayı 2 odada da uyumayıp, kanepelerden birini yatağa çevirdim. yemek yaptığım, yediğim, misafir ağırladığım ve uyuduğum yer aynı anlayacağınız.
ve ışık da sevmiyorum. hava kararınca o aspiratör ışığından başka aydınlatan başka bir şey olmaz evi şu anda da olduğu gibi. çok ışığa gelemediğim gibi karanlığa da gelemem, uyurken de açık bırakırım o yüzden.
o aspiratör ışığı benim 3 yılım, tam karşımda yanıyor şu anda. son 10 günü kaldı, 10 gün daha yanıp dinleyecek beni.
sonrasında yollarımız ayrılıyor. bu şehre dair en çok özleyeceğim şeylerden biri o aspiratör ışığı. hakkı ödenmez.