krem mevzusunun psikolojik analizini bir kadın olmadığım halde kendi bakış açımla açıklayabilirim sanırım (lakin bu erkeklerin de dedikodu yapmadığı anlamına gelmez)

insanlar kötü şeyler (ya da toplumca pek tasvip edilmeyen de diyebiliriz. zira dedikodunun kötü olup olmadığı da göreceli olabilir) yaptıklarında, yaptıklarının sorumluluğunu almak istemezler. en azından sorumluluğu paylaşmak eğiliminde olurlar. kimse sırtında hedef tahtası ile gezmek istemez. hal böyleyken dedikoduyu yaptığınız kişinin sizinle birlikte bu kötülüğe ortak olmasını istersiniz. hatta bundan emin olmak için yapılan dedikodunun haricinde ortada buluşulan zeminin daha da büyümesini sağlamak için istem dışı ortak aktiviteler yaparsınız. yani birlikte dedikodu yaparken karşıdakinin niyetinin sizinki ile paralel olup olmadığını, sizinle aynı cephede yer alıp almadığını ona belli etmeden teyit etmek istersiniz.

bu; mevzubahis örnekte olduğu gibi el kremi paylaşımı olur, belki öğlen yemeğine aynı saatte çıkmak için sözleşmek olur, bir işin nasıl yapılacağına karar vermekte ortak hareket etmek olur, o an ortamda bulunan ve paylaşılabilir olan bir yiyeceğin paylaşılması olur... vs vs vs. önemli olan karşılıklı dedikodu yapan kişilerin birbirleriyle aynı düzlemde ve mental duruşta olup olmadığından emin olmasıdır. zira kimse ispiyonlanıp zor durumda kalmak istemez. 

kısaca toparlarsak

etkileşimde bulunup, dedikodu yaptığımız kişiden kazık yememek adına, beynimiz istem dışı olarak karşımızdakinin bizimle aynı cephede yer aldığından emin olmak istiyor ve bunu yapabilmek için de onunla aramızdaki bağı kuvvetlendirecek kolektif eylemlerde bulunuyor. görünen o ki dedikoduya ara verip krem ikramında bulunmak da bunlardan biri.

dedikodu yaparken beynimizin prefrontal (ön beyin) korteksini kullanırız. dedikodunun bir toplumun içindeki sosyal ilişkilerimizin gelişimi ve konumumuzun belirlenmesinde önemli etkileri vardır.

zira bir durumdan sağlanacak azami faydayı elde etmek üzere evrimleştik ve içinde bulunulan vaziyet ile ilgili ne kadar bilgiye haiz olursak, kısa-orta-uzun vadede kuracağımız strateji ve stratejik ilişkiler o denli isabetli olacaktır. başarılı strateji demek de azami fayda demektir.

not: eğlence amaçlı yazılmış bir entry'dir. kimin kiminle ne çekiştirdiği beni ilgilendirmez. dedikodu denilen davranışın iyi mi yoksa kötü mü olup olmamasıyla bile ilgili değilim. kendimce yaptığım basit bir analiz hepsi bu.