BİLİM 17 Ağustos 2021
16b OKUNMA     231 PAYLAŞIM

Medeniyet Seviyesini Düşünürken Genellikle Gözlerden Kaçan Olgu: Enerji

Tarih boyunca medeniyetlerin seviyesi esasında hep enerji kullanımıyla ölçülmüştür. İşte buna dair düşünmenizi sağlayacak bir yazı.
iStock

enerji, yunancada iş anlamına gelen ergos ile bulunma hali anlamına gelen en ön ekinin birleşiminden türemiş olan bir kelimedir. ilginçtir ki iş anlamına gelen ergos ile ekonomi kelimelerinin birleşiminden müteşekkil ergonomi kelimesinde de ergos kelimesine rastlamaktayız.

tanımlara yeterince önem verilmeyen eğitim sistemimize karşı bu etimolojik merakı şimdilik bir kenara bırakmak istiyorum. odaklanmak istediğim konu ise medeniyet inşasını dahi enerji üzerine kurduğumuzdur. enerji bugün geldiğimiz noktada bize ne kadar güçlü olduğumuzu ya da güçsüz olduğumuzu söyleyen en temel kavramdır.


bunu biraz açayım

gazlar cinsinden ele alacak olsaydık, enerjiyi sıcaklıkla ve farklı enerji modlarının serbestlik dereceleriyle incelerdik. birçoklarına göre homo erectus'un ateş yakma ve bunu yiyecekleri ısıtmakta kullanmayı akıl etmesiyle beraber evrimin beynin gelişimine daha kolay yöneldiği söylenir. ateş yakarken işlerin bu yöne varacağını tabii ki öngörmemiştir atalarımız.

enerjinin bu açıdan medeniyetle olan ilişkisi aslında çok derindedir. ateşi keşfederek bulduğumuz şey aslında moleküller arası bağ enerjisinin havadaki moleküllerin kinetik enerjisine dönüşerek yiyeceklerdeki zararlı parazitleri bir şekilde saf dışı bırakmasıydı. daha sonra saldırı amaçlı geliştirilen ilk silahlar ise enerjinin isteklerimiz doğrultusunda şekil değiştirerek talebimizi yerine getirmesidir.

hayvanların evcilleştirilmesi ve tarım da bunlardan farklı değildir. hayvanların sahip olduğu kas gücünün tarımda kullanılarak mahsul üretilmesi de bir amaca hizmet eder. soylu romalı efendilerin birçok kölesinin olması ve onları kendi istekleri doğrultusunda çalıştırmaları da enerjinin istenilen formda olmasıdır.

günümüze doğru ilerledikçe enerjinin sanayi devrimiyle beraber yeni bir eşikten atladığı görülebilir

kullanabilir enerjinin kas gücünün çok ötesine geçmesini sağlayan bu devrimle beraber de insanlar arasındaki refah düzeyi farklılıkları geri dönülmemek üzere artmıştır. dünya'nın ekonomik ağırlık merkezlerinde enerjinin refahla olan eş anlamlılığı bir noktadan sonra yerini enerjinin şekil değiştirme bilgisine bıraktı.

enerjinin farklı formları arasındaki geçişi isteklerimiz doğrultusunda nasıl yapabiliriz sorusu üzerine ödemeyi kabul ettiğimiz bir bedel haline geldi. mesela devlet bazında ele alalım. altay tankına motor ve şanzıman geliştirme projesi için insanların karşılığında enerji harcamaya razı geldikleri para gücünü kullanarak bu sistemi üretmeye çalışıyoruz. istenilen tonajda bir tankı istenilen performans kriterlerinde ve farklı çalışma ortamlarında, yakıttaki kimyasal enerjiyi kullanarak mekanik enerjiye dönüştürmek istiyoruz.


bunun kontrolünü yeteri kadar sağlayamadığımız enerji sistemleri de var

bunların başında ise nükleer silahlar geliyor. ortaya çıkan enerjinin yaratacağı tahribatın oluşturduğu tehdit düşmanla sınırlı kalmadığında işin rengi değişiyor. tabii bütün enerji değişim ve kontrol bilgi ve becerisi silahlarla sınırlı değildir.

mesela ulaşım talebinin yüksek olduğu şehirlerde toplu taşıma alt yapısının oluşturulması yönünde bir taleple karşılaşıldığında bu alana yatırım yapılıyor. bu enerji dönüşümü sırasında yalnız kalmak isteyenlerse daha çok para ödeyerek kendi otomobiline sahip olmayı tercih edebiliyor. daha uzak mesafeler için uçak seyahatinin tercihi de bu açıdan başka bir enerji dönüşümüdür.

günümüzdeki refah konusu ise enerjinin kullanılabilirliğinden ziyade farklı türlerine dair bilginin ortaya çıkarılması ve insanlığa kazandırılmasıdır. bu bilgi ve know-how farkı toplumlar arasında giderek artan bir şekilde refah farkı ortaya çıkmasına neden oldu. bilgi sadece farklı enerji türleri arasındaki geçişe olan hakimiyet değil aynı zamanda aynı türde dahi olsa daha az enerji gerektirecek şekilde enerjinin dönüşümünü sağlamak üzerine de kuruldu. böylece bu dönüşüm için ödenecek olan bedel düşürülerek çok daha rahat erişim ve artan refah ortaya çıkabildi.

kısacası

enerji ve türleri arasındaki dönüşümüne dair bilginin üretimi ile refah arasındaki derin bağ giderek güçlenmektedir. refahın yoğun olarak üretildiği yerlerdeki düşmeye teşne olan nüfus trendi ise dünya üzerinde inanılmaz bir göç talebi yaratmaktadır.