TARİH 27 Ağustos 2021
43,3b OKUNMA     657 PAYLAŞIM

Mustafa Kemal Atatürk'ün Büyük Taarruz Esnasındaki Klas Hareketi

26 Ağustos 1922'de başlayıp 9 Eylül'de Türk kuvvetlerinin İzmir'e girmesiyle nihayete eren, 18 Eylül'de Yunan ordusunun Anadolu'yu tamamen terk etmesiyle tamamen son bulan taarruz sırasında Atatürk'ün kendinden emin oluşuna dair minik bir anekdot.

doksan dokuz sene önce bugün (26 ağustos), büyük taarruz başlamış ve ingiliz yetkililerin: “türkler bu tahkimatı altı ayda geçebilirlerse kendileri ile iftihar edebilirler.” diyerek övdüğü yunan ordusu ve yunan hattı adeta bozguna uğrayarak ağır kayıplar vermiştir. taarruzun ikinci gününde olayın ciddiyetini idrak eden itilaf devletleri izmir’de bulunan konsolosları aracılığıyla atatürk’e bir telgraf çekerler ve atatürk ile görüşmek istediklerini beyan ederler.


atatürk ise telgrafında, kendileri ile 9 eylül tarihinde kemalpaşa’da (eski adıyla nif) görüşebileceklerini söyler. konsoloslar atatürk’ün bu cevabını saçma bulurlar ve telgrafa cevap vermezler. daha sonra gazi tarihe geçen o emri verir: ordular ilk hedefiniz akdeniz’dir ileri. bu emirden sadece birkaç gün sonra atatürk ve ordular gerçekten de 9 eylül tarihinde kemalpaşa’da olurlar ve ortalıkta ne bir konsolos ne de bir yetkili vardır.

atatürk bu durumu nutuk’ta şöyle kaleme almıştır: “söz verdiğim gün ben kemalpaşa’da bulundum. fakat görüşme isteyenler orada değildi. çünkü ordularımız, izmir rıhtımında, ilk verdiğim hedefe akdeniz’e ulaşmış bulunuyorlardı.”