"ilk kez "seni seviyorum" dediğinizde aklınızdan çok şey geçebilir. ilk olarak, reddedilme korkusu vardır - belki de bunu söylediğiniz kişi aynı şekilde hissetmiyordur. sonra, doğru söyleyemeyeceğiniz korkusu vardır. ya da çok erken söyleyeceğiniz korkusu. ve elbette, o özel kişiyle yüz yüze geldiğinizde sinirlerinizin bozulacağı korkusu vardır. her şey kaygı dolu bir çiledir.

ilişki uzmanı ve finding love again: 6 simple steps to a new and happy relationship kitabının yazarı terri orbuch, "başka birine 'seni seviyorum' dediğinizde, kendinizi incinmeye ve reddedilmeye karşı savunmasız hale getirirsiniz ve bu iyi hissettirmez. bir duyguyu paylaşarak kendinizi ortaya koyarsınız ve karşınızdaki kişinin sizinle aynı şeyi hissetmeyebileceğinden endişe duymanız son derece doğaldır." diyor.

ancak sadece bu duyguları içinizden atmak isteseniz ve karşınızdaki kişinin de aynı şekilde hissetmesini beklemeseniz bile, ilk kez "seni seviyorum" demek yine de göz korkutucu bir görev olabilir. bu küçük kelimenin çok büyük bir ağırlığı vardır ve böylesine derin bir duyguyu başka bir insana itiraf etmek korkutucu olabilir. ancak bazı iyi haberler de var: lisanslı psikolog chloe carmichael, "herkesin aşık olma şekli kendine özgüdür ve bunu yapmanın doğru ya da yanlış bir yolu yoktur" diyor.

yine de, bu iki küçük kelimeyi söylemeden önce dikkate alınması gereken birkaç uyarı var. ilişki uzmanları bilmeniz gereken her şeyi şu şekilde paylaşıyor.

aşık olduğumu nasıl anlarım?

şehvet ve aşk arasındaki çizgi bazen biraz bulanık olabilir, gerçekten aşık olduğunuzu gösteren dört bilimsel temelli işaret var. ilk işaret bağlantıdır: partneriniz aileniz ve arkadaşlarınızla iyi anlaştığında mutlu oluyor musunuz? kuaförünüz ya da postacınız da dahil olmak üzere tanıdığınız herkese partnerinizi göstermekten hoşlanıyor musunuz? oeğer öyleyse, muhtemelen aşk tanrısı'nın okuyla vurulmuşsunuzdur diyor uzmanlar.

başka bir işaret daha: kendinizden ve partnerinizden bahsederken "biz" dilini kullanıyorsanız, "birine aşık olduğunuzda, hayatlarınız iç içe geçer,".

aşkı hissettiğinizin üçüncü bir göstergesi de kişisel bilgilerinizi ve sırlarınızı o özel kişiyle paylaşırken kendinizi rahat hissetmenizdir - hatta gününüzün kimseye anlatmaya zahmet etmediğiniz küçük ayrıntılarını bile. "aşık olduğunuzda, partnerinizle kapsamlı kişisel, genellikle gizli bilgileri paylaşmanız sizi motive eder. çocukluğunuz, arzularınız, duygularınız ve gelecekle ilgili beklentileriniz hakkında bir şeyler paylaşma dürtüsü hissedersiniz." diyor ilişki terapistleri.

son olarak, karşılıklı bağımlılık ya da partnerinize duyduğunuz sağlıklı ve karşılıklı saygı, bağ ve ilgi, o iki küçük kelimeyi söylemeye hazır olduğunuz anlamına gelebilir. "iki kişi birbirini sevdiğinde, bir partnerin yaptığı ya da yapmak istediği şey diğer partneri güçlü ve anlamlı şekillerde etkiler". örneğin, iş için başka bir şehre taşınmayı düşündüğünüzü ya da hayatınızda büyük bir değişiklik yapmayı düşündüğünüzü varsayalım. "eğer aşıksanız, partnerinizi bu kararlara dahil etmek istersiniz."

aşkı hâlâ hissediyor musunuz? eğer öyleyse, "seni seviyorum" demeye hazır olabilirsiniz.

seni seviyorum demek için doğru zaman ne zamandır?

new york'ta bir çift terapisti olan lcsw irina firstein, "seni seviyorum demenin ömür boyu sürecek bir bağlılık anlamına geldiğini düşünmüyorum, ancak bu ifade ciddidir" diyor. bu nedenle, şu anın sizin için doğru zaman olduğundan emin olmak için kendi kendinize bir kontrol yapmak fena bir fikir değil.

yine de genellikle doğru zaman, karşılık verileceğine dair açık işaretler görüldüğü zamandır. hiç kimse partnerinin karşılık verip vermeyeceğine dair en ufak bir ipucu olmadan o iki kelimeyi ağzından kaçırmak istemez. ancak söyleyeceklerinden tamamen emin olmasanız bile, en azından ilişkinizin karşılıklı olarak tatmin edici bir hızda ilerlediğinden ve gerçek duyguların var olduğundan emin olmalısınız.

bu nedenle, öncelikle bu kelimelerin hem siz hem de partneriniz için ne anlama geldiğini tahmin etmeniz öneriliyor. "seni seviyorum" demek bir kişi için sadece "bence harikasın" anlamına gelirken, bir başkası için "sana karşı sevgi doluyum ve umarım çok uzun süre hayatımda olursun" anlamına gelebilir.

uzmanlar, "bu sözleri söylemeden önce, içinizde nereden geldiklerini bildiğinizden emin olun ve bu sözlerin karşınızdaki kişi için ne anlama gelebileceğini hayal etmeye çalışın" diyor. "ilişkiniz büyülü peri tozu aşamasından, birbirinizin hem iyi hem de zorlu yönlerini gördüğünüz ve her ikisi için de birbirinizi daha çok sevdiğiniz gerçek bir ortaklığa dönüştüğünde bu sözleri söylemeye hazırsınız demektir." geldiğiniz nokta bu mu?

önce kim söylemeli?

uzmanlar, "önce birinin söylemesi gerekir" diyor. dolayısıyla, partnerinizin o iki kelimeyi söylemesini bekliyorsanız gözünüz korkmasın. sizinle aynı tereddütü yaşıyor olabilirler, bunu hissetmedikleri için değil, önce sizin hissedip hissetmediğinizi bilmek istedikleri için.
"aşk güzel bir duygudur ve eğer bunu hissediyorsanız ve iyice düşündüyseniz, paylaşın! partneriniz bunu söylemeye hazır olmasa bile, bu yine de güzel bir duygudur".

seni seviyorum demenin en iyi yolu nedir?

"seni seviyorum demenin en iyi yolu, siz ve partneriniz için en iyi olan yoldur" diyor uzmanlar. peki bunu tam olarak nasıl anlayacaksınız? iki kelime: sevgi dili.

sevgiden yoksun bir kayanın altında yaşıyorsanız, muhtemelen çiftlerin sevgiyi nasıl gösterdiklerini ve aldıklarını öğrenmeleri için bir test oluşturan 5 sevgi dili'nin yazarı gary chapman'ı duymuşsunuzdur. bu diller arasında onaylama sözleri, hizmet eylemleri, hediye alma, kaliteli zaman ve fiziksel dokunuş yer alıyor. ancak konu ilk kez "seni seviyorum" demeye geldiğinde, genel fikir birliği kesinlikle söylemektir (sadece göstermek değil).

uzmanlar, "birçok kadın için bu sözleri önce partnerlerinin söylemesi önemlidir çünkü ilişkide bir yükseliş duymak önemlidir, bunun hakkında konuşun ve bunu ifade edin, seni seviyorum demek yerine, "senden gerçekten hoşlanıyorum" ya da "seninle vakit geçirmeyi seviyorum" gibi cümleler kurabilirsiniz. bu aynı zamanda partnerinize bu ciddi duyguları ifade etme fikrine alışmanıza da yardımcı olabilir." diyor.

bu biraz daha ılımlı, daha az her şeyi ortaya koyan yaklaşım, size bu ilişkinin ve partnerinizin sevgi kapasitesine sahip olup olmadığını öğrenme fırsatı verir.

aşk bir süreçtir ve birlikte öğrenmenin, duygularınız hakkında konuşmanın, giderek derinleşmenin ve bunun karşılıklı olarak sizin için gerçekleştiğini görmenin işbirliğine dayalı bir süreci olmalıdır.

herhangi bir yanlış anlaşılmayı önlemek için bu duyguların sizin için ne anlama geldiğini daha iyi tanımlayan bazı kelimeler eklemeniz önerilir.

eğer bu daha derin bir önemseme seviyesinin romantik bir beyanı ise, o zaman "senin için çok derin hisler besliyorum ve hayatımda olmadığını hayal bile edemiyorum" gibi bazı kelimelerle devam etmek isteyebilirsiniz. ancak isteğiniz bu kişinin çok özel olduğunu düşündüğünüzü bildirmekse, "sana tapıyorum ve senin gerçekten özel bir insan olduğunu düşünüyorum" gibi sözlerle devam edebilirsiniz.

seni seviyorum demek için yanlış bir zaman var mıdır?

her çift farklıdır ve "seni seviyorum" demek için yanlış bir zaman yoktur. ancak bazı senaryolar vardır ki, dikkat edilmesi gerekir.

1) çok erken söylemek: romantik bir şekilde, ilk kez 'seni seviyorum' demek genellikle birbirinizi iyi tanıdığınız, birbirinize aşık olduğunuz ve ilişkinizi uzun vadeli olarak sürdürmeyi planladığınız zamanlarda söylenen bir şeydir. bunu çok erken söylemek, inşa etmekte olduğunuz aşka saygısızlık edebilir ve ilişkilerin nasıl 'yapılacağını' bilmediğiniz ya da aşk ile şehvet arasındaki farkı bilmediğiniz mesajını verebilir.

2) seks sırasında ya da sarhoşken söylemek: seks sırasında aşkınızı ilan etmenin, o anın ne kadar tutkulu ve samimi olduğu düşünüldüğünde normal olduğu söyleniyor. yani illa ki kötü bir şey olarak görülmemelidir. ancak uzmanlar, "cinsel bir durumda bunu söylemek doğal olarak soru işaretleri yaratır" diyor, çünkü çoğunlukla en açık fikirli an bu değildir.

birisi sizi ilk kez seks sırasında ya da sarhoşken sevdiğini söylerse, arkadaşınızın dört kadeh şarap içtikten sonra paris'e taşınacağını söylemesinden daha fazla ciddiye almayabilirsiniz. bu paris'e taşınmayacağı anlamına gelmez, sadece ertesi gün bunun doğru olduğunu tekrar teyit etmek isteyeceğiniz anlamına gelir!

3) sadece kısa mesajla söylemek: ilişkinizin büyük bir kısmı mesajlaşarak geçiyorsa, belki de duygularınızı mesaj yoluyla paylaşıyorsunuzdur. sorun, partneriniz bu iki kelimeyi mesajlaşma dışında söylemeye isteksiz olduğunda ortaya çıkar.

uzmanlar, "işte o zaman bir konuşma yapmanız ve şefkatli, suçlayıcı olmayan bir şekilde neden yüz yüze 'seni seviyorum' derken rahat hissetmediklerini sormanız gerekir" diyor. bazı insanlar bunu dile getirmekte zorlanırlar (belki de çocukluk evlerinde sık sık söylenmemiştir), bu yüzden sizi rahatsız ediyorsa, bu konuda olgun bir sohbet yapın.

karşılık vermezlerse ne yaparsınız?

tabii ki yapılacak pek bir şey yok. bu genellikle diğer kişinin ya aynı hissetmediği ya da aynı hissettiğinden emin olmak istediği anlamına gelir. eğer karşınızdaki kişi aynı şekilde hissettiğinden tam olarak emin değilse, bazen sadece duygularını anlamak için zamana ihtiyacı vardır ve bu her zaman iyi bir şeydir.

kendinizi karşılıksız bir aşkın ortasında bulduysanız, uzmanlar sizi "karşılık vermeyen birine nasıl bu kadar açık olduğunuzu kendinize sormanızı ve yol boyunca görmezden geldiğiniz işaretler olup olmadığını sormanızı" teşvik ediyor. bunları gözden geçirmek, size aynısını yapmayan birine aşırı bağlanmaktan kaçınmanıza yardımcı olabilir ve gelecekte gereksiz acı çekmenizi önleyebilir.

sonunda, "karşılıksız aşk yarası genellikle kendi kendini iyileştiren bir yaradır" ve siz iyi olacaksınız. sizi sizin istediğiniz gibi isteyen ve sizin onu sevdiğiniz gibi seven birini hak ettiğinizi ve bundan daha azının olmayacağını unutmayın. yolunuza devam edin. sadece bunu duymaya en çok ihtiyacı olan kişiye 'seni seviyorum' demeyi unutmayın: yani kendinize."

kaynak