Sıcak Kafa Dizisi ile Kitabı Arasındaki Sağlam Farklılıklar
öncelikle, kitapla dizinin alakası yok gibi. aşırı değiştirmişler. o kısımları aşağıda belirttim. kitap, filmleştirilebilir ama dizileştirilemez. (tabii kitaba sadık kalınırsa.)
zaten o yüzden asıl senaryodan bayağı uzaklaşmışlar. zira kitap bu kadar olaylı değil. daha yalın ve olaysız bir gidişat var. ve hatta karakter sayısı ve o karakterlerin rolü de çok az. çoğu karakter ve olay sonradan eklenmiş. kitap, murat siyavuş'un dilinden olduğu için, genel olarak onun etrafında ve zihninde geçiyor.
buradan sonrası ağır spoiler içerir
- fazıl dizideki gibi kötü bir karakter olmamakla beraber, murat siyavuş'a yardım da eden biri.
- fazıl'ın yetkileri dizideki kadar geniş değil.
- şule, fazıl'ın kızı ve dizideki gibi asi falan değil; aksine, ailesiyle yaşıyor ve babasının sözünü dinleyen ve ondan çekinen bir kız.
- bu arada şule, murat'ı kurtarmak için öpüşmüyor, sadece selam veriyor. biz bayılıyoruz tabii işin içine cinsellik türevi davranışlar katmaya. o yüzden öpüşme olarak değiştirilmiş.
- kocaeli olayı diye bir şey yok. hatta ona benzer bir şey bile yok.
- artı bir ve türevi şeyler de yok.
- özgür, dizideki kadar deli ve arkadaşını satan bir tip değil ve kitapta özgür'le ilgili çok fazla kısım yok. zaten murat'la görüştükten kısa bir süre sonra tutuklanıyor hemen. sonra fazıl laboratuvarda çalışması için onu hapishaneden çıkarmaya çalışıyor, mahkemesi olumlu sonuçlanıyor. ama özgür çıkarken kaçıyor.
- bu arada murat da arkada insan bırakmayacak kadar duygusal ve vefalı bir insan değil anladığım kadarıyla. zaten özgür'ü hapisten kaçtıktan sonra bir daha arama girişiminde bulunmuyor. zaten çok girişken bir insan değil. sudoku çözen falan bir tip değil, tüm gününü televizyon izleyerek geçiren biri. zira çok kompleks düşününce ateşi çıkıyor(muş).
- özgür'ün öldüğünü kimse düşünmüyor, öyle bir olay da yok. özgür'le iki yıldır görüşmüyor ve bazı sebeplerden dolayı yanına gitmeye karar veriyor ve sonra buluyor. çok da zor olmadı yani öyle yasemin'in şifreleri vs yok.
- laboratuardaki yangını fazıl değil, murat çıkarmış. tabii o sıralar abukluyormuş büyük ihtimal ve hatırlamıyor pek.
- murat ile annesinin arası o kadar da iyi değil. iletişim bile kurmuyorlar. annesi içten içe evden gitmesini istiyor.
- murat ve derya evli değillermiş, sevgilisiymiş.
- anton diye biri de yok.
- özgür, kaldığı yerde bağımsız olarak kendi laboratuvarında hastalığa tedavi bulmaya çalışıyormuş. hatta sırf bu yüzden rusya'ya gitmeye düşünüyordu. tedaviyi bulmaya yaklaştığını bile söylüyor ama kitapta devamı yok.
- dizideki gibi, özgür'ün kendine ait kurduğu cennet gibi(!) yer yok. çok kötü bir otelin en alt katında, leş gibi bir odada kalıyor.
- murat, deneylere katılıyor, abuklarla konuşuyor. fakat dizideki kadar anlamsız konuşmuyor bu hastalar. oturuyor selam veriyor vs diyalog kurabiliyorsun. ve zekice söyledikleri şeyler de var. yani alakasız gibi gözüküyor evet ama dizideki gibi abuk olduğu o kadar çabuk anlaşılmıyor. bir yerden sonra şunu düşündürdü: ards, bir tür 'üst akıl veya paralel bir akıl türü' tarzı bir şey sanki.
- kitabın sonunda artık karantina bölgeleri de elde olmayan sebeplerden (abukların çatışması vs.) ortadan kalkmaya başlıyor ve istanbul'un geri kalan nispeten korunaklı ortamı tamamen ortadan kalkmaya yüz tutacak gibi gözüküyor. bunun üzerine fazıl ailesini alıp yurt dışına gitmeye karar veriyor. şule, murat'la ayrılmak istemiyor fakat murat'ı yanına alıp gitmek söz konusu olamayacak gibi gözüküyor. murat, buna engel olmaya çalışmıyor.
- kitabın sonunda murat abukluyor. (halukla deneye katıldıktan bir süre sonra.) sonra şule'ye de bulaştırıyor. şule, "bana neden hastalığı bulaştırdın" diye ağlayarak çıkıyor evden. yani öyle direkt delirme gibi bir olay yok. şuurun bir kısmı var.
- haluk olayını çok merak etmiştim ama öyle bir olay da yok maalesef ve hayal kırıklığına uğradım. haluk isminde bir abuk var ve deneyde kullanılan abuklardan biri sadece. pek bir numarası yok yani.