Tüm Erkeklerin Genler Yüzünden Doğal Olarak Sadakatsiz Olduğu Mitini Parçalayan Bir Bilgi
sadakatsizlik erkeklerin kaderi mi?
efendim malumunuz dandik bi y kromozomu taşıyan erkek beylerimizin üç beş satır bilimsel yayın okuyanlarının çoğunun diline pelesenk olmuş bazı cümleler vardır. "bizim spermleri yayabildiğimiz kadar yaymamız gerek buse, ondan seni boynuzladım napimmmmm" veya "kardeş erkek doğası gereği çok eşlidir işte uzatmayın yeaaaa"
peki erkek doğası gereği kaçınılmaz olarak çok eşli midir? hemen bakalım ve benim gibi kıskançlığı arşa ulaşmış kadınlara bir amme hizmetinde bulunalım.
erkek tarla faresi doğadaki az sayıda tek eşli canlılardan biridir. ömür boyu tek bir fare hanımla yaşar evinin erkeği, çocuklarının babası olur. şimdi efendim bu farede çiftleşme sırasında "vazopresin" adlı bir hormon salgılanır. vazopresin, beyindeki acumbens çekirdeğinin reseptörlere bağlanınca "o" dişiyle ilişkilendirilen bir haz duygusu ortaya çıkar. tek eşliliği garantiye alan bu sürece çift bağlanması denir.
2008 'de isveçteki karolinska enstitüsü bu bilgiden yola çıkarak bir araştırmaya girişiyor. uzun süreli heteroseksüel ilişkiler kuran 552 erkekte vazopresin reseptörü kodlayan gen inceleniyor.
bulgulara göre genin rs334 adlı bölgesinin farklı sayılarda bulunduğu görülüyor
bu bölge bazı erkekler sıfır, bazılarında bir bazılarında iki kopya halinde bulunuyor. araştırma sonucuna göre kopya sayısı arttıkça çok eşlilik eğilimi de artıyor. kopya sayısı azaldıkça da tek eşlilik eğilimi artıyor.
yani bazı erkekler doğuştan çok eşliliğe yatkınken bazıları tek eşliliğe yatkın oluyor. yani her erkeğin çok eşliliğe bir eğilimi yok.
eee boynuz kader değilmiş sevgili hanımlar. eğer ilerde evlenmeye karar verirsem evleneceğim adamı evlenmeden önce bi laboratuvara götürüp vazopresinine, yağına, suyuna baktıracağım mutlaka size de tavsiye ederim.
yararlanılan kaynak: incognito / beynin gizli hayatı - david eagleman