SİYASET 9 Şubat 2022
89,2b OKUNMA     581 PAYLAŞIM

Türkiye'nin Yunanistan'a Karşı Hazırladığı Sızdırılan Plan: Egemen Harekat Planı

Kozmik Oda'daki belgelerden ele geçirilerek sızdırılan Egemen Harekat Planı davası 6 yıldır devam ediyor. Türkiye'nin Yunanistan'a karşı hazırladığı ancak sızdırılan bu savaş planı tam olarak nasıl bir şeydi?

türk silahlı kuvvetleri bir dönem nato'nun en güçlü 2. ordusuydu. (bakınız; en büyük demiyorum özellikle, en güçlü diyorum.) bir ordu için güç nedir? vuruş gücü, darbe gücü, harekat eylem ve icra planı, donanım, militer büyüklük, seferberlik yeterliliği, doktrin üretebilirlik ve daha birkaç unsurun bir araya gelmesiyle ortaya çıkan şeydir güç.

işte türk silahlı kuvvetleri bu kriterler bakımından nato'nun en güçlü 2. ordusuydu. abd de dahil olmak üzre, nato'nun vazgeçilemez ilk unsuruydu. yani şöyle izah edeyim; avrupa'daki nato ülkeleri gerektiğinde abd'den vazgeçebilir ama türkiye'den vazgeçemezdi.

her ne kadar kendisi de bir nato üyesi olmasına rağmen yunanistan bizim doğal düşmanımızdı. zira yakın geçmişte kıbrıs barış harekatı'nda nato'ya girmesine bizzat ön ayak olduğumuz yunanistan ile karşı karşıya gelmiştik. keza biz de yunanistan için doğal bir düşmandık. yunanistan da bize karşı savunma önlemlerini alıyor, doktrinler geliştiriyordu.

işte türkiye cumhuriyeti, kıbrıs barış harekatı döneminde yaşadığı ambargo ve yalnızlık sonrası, doğal düşman olan yunanistan ile yaşanacak olası bir harp için stratejiler geliştirdi.
bunun en önemli adımı, nato'dan bağımsız olarak teşkil edilen ege ordusu'ydu. ege ordusu, oluşturulduğu günden itibaren öncelikle yunanistan olmak üzre, abd'yi çok rahatsız ediyordu. ege ordusu nato'dan bağımsızdı. denetlenemezdi.

aradan yıllar yıllar geçti, günlerden bir gün türkiye'de herkes "kozmik oda" diye bir şey duydu:


26 aralık 2009 günü fethullahçı terör örgütü (fetö) mensubu savcılar, özel harp dairesi'ne girmişler, türkiye'nin bütün sırlarını barındıran kozmik odayı açtırmaya çalışmışlardı.
başaramadılar ama asla vazgeçmediler. birkaç yıl sonra, 25 şubat 2013'te kozmik oda'yı açtırdılar, içine girdiler. adeta düşman bir ülkenin, düşman bir ordunun karargahına girmiş gibi hırslıydılar. ve 16 mart 2013'te fethullahçı mahkemenin kararıyla türkiye cumhuriyeti'nin çok gizli kozmik bilgilerini içeren harddisk, fetöcü savcı mustafa bilgili'ye teslim edildi.

fethullahçılar zafer kazanmışlardı. ve bu zaferlerini kozmik odanın görüntülerini today's zaman'da paylaşarak tarihe not düştüler:

türkiye'nin namusu olan 125 milyon word sayfası büyüklüğündeki belgeler artık fethullahçı terör örgütü'nün elindeydi. sızdırılan belgeler arasında ege ordusu'nun tüm envanteri vardı, yunanistan'a karşı tasarlanan tam 11 senede yüzlerce subayın emekleri ile hazırlanan egemen harekat planı vardı.


egemen harekat planı, türkiye'nin en gizli belgelerinden biriydi. her ayrıntı, her bir adım türk silahlı kuvvetleri'nin şerefli, namuslu ve vatansever subayları tarafından ilmek ilmek işlenmişti. sızdırılan bu planın detaylarını mehmet baransu günlerce taraf gazetesinde yazmıştı.


türk ordusunun planları, seferberlik tetkik kurulunun 16 şehirde bulunan bölge merkezleri ve bu merkezlerde kayıtlı bulunan, türkiye'nin olası işgalinde kuva-yi milliye hareketini başlatacak vatanseverlerin listesi, bunların adres bilgileri, gizli silah ve mühimmat depolarının bilgilerinin tamamı cia, mossad, mi6, bnd ve yunan gizli servislerinin eline geçti.

kozmik oda'ya girilip egemen harekat planı deşifre edilmeden evvel, yunanistan; olası bir türk saldırısında, türk ordusunun evvela ege adalarına saldıracağını düşünüyor, bu düşünceye göre adalarda savunma tertibatı alıyordu. oysaki egemen harekat planı sızdırıldığında, türkiye'nin bu plana göre ilk önce batı trakya üzerinden selanik'e bir yıldırım harekatı ile girilip atina yolunun açılması öngörülüyordu.

yunanlar, egemen harekat planı'nın kusursuzluğu karşısında şok geçirdiler. bu plan öyle kusursuz hazırlanmıştı ki, yunan televizyonları günlerce bu planı tartıştı, mükemmelliği karşısında küçük dillerini yuttular ve derin bir "oh" çektiler... ve buna göre önlemlerini almaya başladılar.

bakınız, batı trakya'da güya mültecilerin geçişini engellemek için kazılan şu hendekler, aslında kozmik odanın açılması sonrası yunanistan'ın batı trakya'da gerçekleşecek bir türk yıldırım harekatına karşı aldığı bir önlemdi.


yunanistan, sadece hendek kazmakla kalmadı tabii. batı trakya'daki savunma zaaflarını iyi etüt etti ve dedeağaç'a amerikan ordusunu yerleştirdi. tam 20 bin asker konuşlandıracak abd dedeağaç'ta... güya amaçları rus tehdidine karşı avrupa'yı savunmak...rus tehdidine karşı dedeağaç'ta savunma oluşturuyorlar... bak sen şu işe?


dedeağaç hemen burnumuzun dibi olduğu için görüyoruz. peki ya göremediklerimiz? misal larissa'daki hava üssüne yapılan takviyeler? girit'teki abd üssünün yeniden inşası ve büyütülmesi? işte bütün bunlar kozmik odadan sızan belgeler sonrası atılan adımlar.

bugün geldiğimiz noktada, kozmik oda açılıp egemen harekat planı'nın deşifre edildiği taraf gazetesinin genel yayın yönetmeni olan ahmet altan, kardeşi mehmet altan; her ikisi de serbestler. egemen harekat planı'nı yazılarında çarşaf çarşaf ifşa eden mehmet baransu, tahliye edileceği günü bekliyor. kozmik oda hakimi kadir kayan, 15 temmuz darbe girişimi sonrası yakalandı ama serbest bırakıldı, şu an firari. neyse ki kozmik oda savcısı mustafa bilgili cezaevinde, ama yaptığı bu ihanetin karşılığı aldığı ceza sadece 17 sene... vatana ihanetin bedeli yani, sadece ve sadece 17 sene...

peki deşifre edilen egemen harekat planı yerine yeni bir plan yapıldı mı? 2007'den beri vatansever, atatürkçü, cumhuriyetçi subayların tasfiye edildiği türk silahlı kuvvetleri sizce yeni bir plan yapabilmiş midir?

evet sızdırılması ülkenin en büyük skandallarından biridir ancak dikkat edilirse bu plan bir taarruz planıdır, savunma değildir

türkiye'nin hiçbir zaman yunanistan'a saldırması söz konusu olmadı, bu sadece yunanistan "azarsa" had bildirme harekatıdır. yani tutup da "yunanistan krize girdi, hadi fırsat bu fırsat" deyip ege denizi'ni türk gölü yapmazdı türkiye.

normalde hiç ele geçirilmeseydi zaten selanik civarında türk ordusu atina'ya yürürken muhtemelen büyük abiler duruma el atar, savaş biterdi kıbrıs'taki gibi. bu planın sızması türkiye'nin aleyhinden ziyade yunanistan ve diğerlerinin lehinedir. türkiye'nin stratejisi kaybolmuştur. bu yüzden yunanistan sevinmiş, fetöcüler ise hainlik görevini layıkıyla yerine getirmiştir.

bir diğer faktör ise her ne kadar yunanistan eksikliklerini "öğrenip kapatsa"da, savaşta tek değişmeyen şey coğrafyadır. teknoloji, strateji, politika vizyon daima değişmektedir. bugün açıklarını kapatsa da yarın başka açıklar verecektir her devlet.

olayı normalleştirmeye çalışmıyorum. olay hayli üzücü. ancak "devletin anahtarı gitti" gibi dram yaratılacak bir durum da yok. yok olan yılların stratejik birikimidir. yerine yenisinin konması uzun yıllar alacaktır.

not

genelkurmay başkanlığı, söz konusu planın 2008 yılında imha edildiğini belirtiyor. ayrıca yunanistan'da çıkan söz konusu haberlerin bu planla hiçbir ilgisi olmadığına dair bilirkişi raporu da dosyada mevcut.

tabii tüm bunların da üzerinde anayasa mahkemesi'nin konu hakkında kararı var. bu eylem planı hiçbir şekilde yayımlanmamış ve ifşa edilmemiştir şeklinde. karar b. no: 2015/7231

sonuç olarak baransu'nun yargılandığı bu dava 6 yıldır devam ediyor ve bu süre zarfında 24 kez heyet değişikliği yaşandı.