TELEVİZYON 26 Nisan 2018
50,8b OKUNMA     807 PAYLAŞIM

Yorgun Argın Eve Döndüğünüzde Dertlerinizi Komple Unutturan Dizi: It's Always Sunny in Philadelphia

2005'ten beri dolu dizgin yayınlanmakta olan FX dizisi, 13. sezonunda bile canlılığını koruyabilen ender dizilerden.

absürt komedinin oz'udur bu dizi. philadelphida irlanda barı işleten dört (2.sezonda devito'nun katılmasıyla 5 oluyor) kafadarın, artık ne kadar kafadar denirse bu dengesizlere, seinfeld'vâri maceralarına konuk oluyoruz fakat bu maceralar seinfeld'teki gibi ne masum ne de olası. sürekli saçma sapan konulara takılıp kalan kahramanlarımızın her biri kendi ekstrem karakteri dahilinde çözüm üretmeye ya da çıkar elde etmeye çalışıyor. bencilliğin had safhada olduğu bu 'arkadaş' ortamında kaos eksik olmayan yegâne unsur hatta öyle ki eğer diziyi hiç izlememiş birine bizimkilerin yine saçma sapan bağrıştığı sahnelerden birisini izletirseniz izleyen kişinin diziye başlama olasılığı yüzde 30 düşer fakat tüm bu kaos, bencillik, çıkar çatışmaları, güvensizlik ortamı diziyi oluşturan yegâne olgular. böyle bir ortamda karakterlerin tabii ki normal olması beklenemez.

birbirlerinden nefret eden fakat bir türlü ayrı kalamayan hepsi birbirinden ekstrem karakterlere de değinmek gerek


1. charlie kelly

dizinin en manyak karakteri, nam-ı diğer wildcard. okuma yazması olmayan bu arkadaş geceleri yatmadan önce uhu çekip kedi maması yer çünkü bunun -kedi istilası yüzünden- uyuyabilmenin tek çaresi olduğunu düşünür fakat istilanın sebebinin kedi maması olduğunu akledebilecek mental yetilerden yoksundur. beşlinin en saf karakteridir genelde mac, dennis ya da dee'nin manipülesine uğrar. her ne kadar beşlinin en saf karakteri dahi olsa aşık olduğu garson kıza kavuşabilmek için anasını dahi siktirmeyi göze alır ve kendisinden beklenemeyecek incelikte ve zekilikte planlar yapar. bali, uhu, çakmak gazı gibi bilumum madde çeker fakat bu maddelerin etkisinde yazdığı dayman gibi bir başyapıta sahiptir.

dayman

muhtemelen benim gibi iasip izleyen çoğu kişinin favori karakteridir fakat o da diğerleri gibi kanka olunacak cinsten bir adam değildir ama yine de muhteşemdir.

wildcard bitches


greenman


2. ronald 'mac' macdonald

beşlinin kas gücü ve beyni olduğunu söyler ama aslında beşlinin malıdır. özellikle karate ustası olduğu sanrılarıyla yatar. kendisi gerçek manasıyla bir motherfucker'dır. dennis ve dee'nin annesiyle güya arkadaşı olan frank'in eski karısıyla yatar. dizinin genelinde dennis'in etkisi altındadır aynı zamanda da oda arkadaşıdırlar fakat dennis evlendiği vakit mac'e haber dahi vermeden onu evden kovar fakat rob mcelhenney bu aptal karakteri öyle oynar ki kendisinin dizinin yaratıcısı/yapımcısı/yazarı olduğunu öğrendiğiniz vakit inanmanız pek de kolay olmaz. rob mcelhenney sırf komik olduğunu düşündüğü için bu karakter için sezon arasında 25 kilo almış bir dahaki sezona da 25 kiloyu vermiştir.

master of karate


3. dennis reynolds

beşlinin en manipülatif olanı. genelde istediklerini elde etmek için kimseyi manipüle etmekten kaçınmaz fakat isteklerine ulaşamadığı zamanlarda büyük psikolojik çöküşler yaşar.

dennis'in en iyi çıldırışları

onun da geri kalanlar gibi büyük karakter kusurları vardır. bunların en öne çıkanı ise narsisizmdir, sürekli i am a golden god diye dolaşır ama mac'den başka kimsenin siklediği yoktur kendisini.

i am the golden god (ben altın tanrıyım) ânı

her ne kadar bencil, kibirli ve adi bir karakter de olsan tüm gençliğe bir kadını duygusal olarak nasıl yok edebileceğini aşama aşama anlatan d.e.n.n.i.s. system gibi bir şaheser bırakmıştır.

d.e.n.n.i.s. sistemi


4. dee reynolds

mac'ı oynayan rob mcelhenney'in eşi kaitlin olson tarafından can verilen mac ve dennis vari bir karakterdir namı diğer bird. o da tıpkı mac gibi sanrılıdır hala oyuncu olabileceğini düşünür ve dennis gibi kendini çok güzel bulur fakat grubun en siklenmeyen en çok dalga geçilen ve hiçbirinin güzel bulmadığı bir karakterdir, genelde tek tabanca takılır.

kuş kanunu

hatırladığıma göre kaitlin olson için sonradan yazılmış bir karakterdir bu yüzden ana karakter olmasına rağmen hep bir yan karakter muamelesi görür. dizide olmasa eksikliğinin hissedileceğini düşünsem de aklıma aşağıdakinden başka yardığı sahne gelmiyor ama yine de olmazsa olmazdır.

dee reynolds stand-up


5. frank reynolds

diziye ikinci sezonda katılan dizinin en çirkin ve iğrenç karakteridir. kendisi charlie'nin ekürisidir ve beraber türlü türlü iğrençlikler yaparlar.

dağılmış frank

hele who pooped the bed (yatağa kim sıçtı) bölümde hangisinin daha iğrenç bir orospu çocuğu oldu görülebilir. kendisi çok zengin olmasına rağmen charlie ile birlikte sidik kovaları ile dolu olan harabe bir apartman dairesinde kalır. fazla kilolu sevgilisi ile çöp konteynırında sevişmekten ve sırf dennis'e ibnelik olsun diye lamborghini alıp içine sıçmaktan zevk alır. charlie ile birlikte en çok güldüğüm karakterdir hele kendini asıp boynu kalın olduğu için ölmediği sahne vardır ki kopartır.

frank kendini asmayı deniyor


yan karakterler de ana karakterler kadar manyak ve muhteşemdir

1. rickety cricket

işinde gücünde bir rahip iken bizimkilerin sayesinde önce işinden olmuş sonra evsiz kalmış, uyuşturucu sattırılıp bağımlı edilmiş, revolver ile elinden vurulmuş ve bacaklarının kırılmasına sebep olunmuştur dizideki en şansız karakter fakat intikamını şu şekilde almıştır orospu dee'den.

2. gail the snail

Sağdaki.

dee ve dennis'in iğrenç kuzenleri. bizimkilerin yakasına yapıştığı vakit sülük gibi yapışmasıyla ünlü tek çare tuzlamak. ama oynayan bacıya helal olsun bilmeyen birine göstersen sülük la bu der.

sülüğü tuzla!


3. mcpoyle kardeşler

liam, ryan ve margaret ensest ve dünya çirkini kardeşlerdir. charlie ile sürekli bir dertleri vardır ve ara ara intikam peşinde koşarlar. kardeşlerin üçü de dennis'i sikmeye niyetlidir. bu adamların olduğu bölümler başka güzeldir sürekli iç çamaşırı ve bornoz ile gezerle ve süt içerler. görüldükleri her sahnede ayrı yararlar 1 2

o kızı arayacaksın


ryan


özet

mutlaka izleyin, izlettirin. özellikle dertli olduğunuz anlarda six pack alıp açın it's always sunny in philadelphia'nın herhangi bir sezonunu ne dert kalır ne tasa. muhteşem ötesi bir şaheser.

Bu içerikler de ilginizi çekebilir