Atariler Gerçekten de Televizyonları Bozuyor muydu?

90'lar ve 00'lerin atarileri uzun süre televizyona takılı kalırsa anne babalarımızın dediği gibi, onları bozuyor muydu gerçekten? Peki adaptör ısınırsa atari bozuluyor muydu?
Atariler Gerçekten de Televizyonları Bozuyor muydu?

bir dönemin travması, bir dönemin efsanesiydi bu “atarinin televizyonu bozduğu” iddiası

90’larda çocuk olan herkesin en az bir kere duyduğu bir tehditti bu: “çok oynama, televizyon bozulacak” ya da “adaptör ısındı, alet yanacak” gibi uyarılar, aslında teknolojiyle imtihanı henüz başlamamış ebeveynlerin içgüdüsel tepkileriydi. ama işin aslı öyle mi? dökelim ortaya...

öncelikle şu televizyon meselesine bakalım

atariler, yani o meşhur sarı-kırmızı-beyaz kablolu veya rf modülatörlü cihazlar, televizyona sinyal göndererek çalışıyordu. özellikle türkiye’de yaygın olan, “terminatör” gibi isimlerle satılan çin malı snes klonları aslında ntsc sinyali pal televizyona çevirmekte çok da başarılı değillerdi. bu yüzden ekranda titreme, renk kayması, “hışırtılı” görüntü gibi şeyler yaşanabiliyordu. ama bu bir "bozma" değil, sinyal uyumsuzluğunun sonucu olan geçici görüntü hatalarıydı. elektronik aksamın zarar görmesi? hayır. modern elektronikler gibi hassas değildi o tüplü tv’ler, tam tersine tank gibiydiler. yani, atari çalıştırmak televizyonu bozmazdı, ama uzun süre sabit görüntü (pause ekranı gibi) bırakılırsa crt ekranlarda “ghosting” denen yanık iz kalabilirdi — ki bu da ancak saatlerce sabit görüntü olursa olurdu, o da ciddi bir bozulma değil, estetik bir leke. uzun süre aynı kanalları izlediğinizde de oluyor. show tv logosu leke gibi ekranda hep kalıyor falan...


gelelim adaptör konusuna

evet, doğru: ısınırdı. çünkü o dönemin ucuz adaptörleri düzgün regülasyon yapmazdı. voltaj sabit kalmaz, ısınınca çıkış değişirdi. bu da atarinin “reset” atmasına, görüntüde bozulmalar olmasına ya da cihazın komple kapanmasına neden olabilirdi. ama yine, bu da bir “bozulma” değil. daha çok yorgunluktan bayılan bir cihaz gibi düşünmek lazım. adaptör soğutulunca genellikle yeniden çalışırdı. fakat uzun vadede voltaj dengesizliği gerçekten kartın bazı kısımlarını yakabilir miydi? evet, ama bu istisnai bir durumdu. adaptör sürekli ısınan, hatta elde zor tutulur hale gelen bir şeyse zaten problem o aletteydi, ataride değil.

sonuç olarak

ne televizyon atari yüzünden bozulurdu, ne de atari adaptör yüzünden kendi kendini yakardı. ama o dönem ebeveynleri için bu teknolojiler niyeyse korkutucuydu. evde patlayacak bir şey olur mu diye tedirgin olunuyordu herhalde. biraz şehir efsanesi, biraz da gözlemlenmiş ama yanlış yorumlanmış teknik aksaklıklar, zamanla “atarinin tv’yi bozduğu” gibi bir efsaneye dönüştü gitti... tv bozulmadı ama birçok çocukluk hayalimiz “kapat artık şu zımbırtıyı!” cümlesiyle yarıda kaldı.

kaynak 1 / kaynak 2

Ekleme

scart öncesi döneme ait atariler, televizyonlara anten girişinden bağlardık. bu anten girişi de bir anten tak, bir atari tak derken lehim yerinden çatlardı.

babaların atariyle dertleri en başta bundandı.