Birçok Beyaz Yakalının Diline Pelesenk Olmuş Plaza Dilindeki Bazı Kelimelerin Karşılığı

Plaza dili, Türkçe ve İngilizcenin harmanlanmasıyla ortaya çıkan ilginç bir dildir. Beyaz yakalıların kendini daha iyi ve havalı hissettiği bu dilde en temel bazı kelimelerin gerçek hayattaki karşılığını inceliyoruz. Sözlük yazarı "melih denizhan" anlatmış.
Birçok Beyaz Yakalının Diline Pelesenk Olmuş Plaza Dilindeki Bazı Kelimelerin Karşılığı
iStock.com


assign: işi başkasına kaktırmak

action: iş yapmış gibi görünmek.

break: bütün gün hiçbir şey üretmemenin verdiği yorgunluğunu; kahve adı altında satılan utanç verici karışımdan içerek giderilen kutsal zaman.

budget: alabildiğini al, karşılığında hiçbir şey verme.

concern: götümüze girebilir.

deadline: yapıyormuş gibi göründüğün işi başkasına kaktırmak ya da yapmış gibi görünmek için son gününüz.


dedicated:
yalaka, en çok iş yapmış gibi görünen.

editing: başkasının yapması gereken iş.

focus: çalışır gibi yaparken feysbuka girmemek.

gym: üye olunup sadece instagrama foo koymak ve durumuna work out yazmak için gidilip bir daha gidilmeyen yer.

grade: aşağılama sebebi.

handle: boşbeleşliği iyi yapabilmek. en boş şekilde halletmek.

irrelevant: yaşam felsefemiz.

jet lag: geçen yine uçuyorum...


know how: en iyi bilmiş gibi yaptığınız konu.

lead: dediğimi yap, yaptığımı yapmacı.

maximize: saçmalığın sınırlarını zorlamak.

nice to have: olaydı iyiydi

need: her şey

network: dedikodu yeri

overload: yanlışlıkla da olsa gerçekten birisi çalışırsa ve bir üretim olursa o kişinin yaşadığı hezeyan.

off the record: indiregandi yapacağın değmiii?


sustainable:
biz başlatalım başkası sürdürsün.

soft skill: benim için fazla kolay bir iş başkası yapsın.

team: game of thrones

urgent: kahveye geç kalıyoruz acil savsaklanmalı!

variation: aynı bokun laciverti

win win: richy rich, işin iş haaa

worksheet: oluşturulup manipüle edilen şey.