Cem Yılmaz'ın, Adeta Seyirciye Seslenmek İçin Kullandığı Karakter: Erşan Kuneri

Erşan Kuneri'yi bir TV dizisi olarak değil, Cem Yılmaz'ın pratik bir alter egosu olarak inceleyelim biraz.
Cem Yılmaz'ın, Adeta Seyirciye Seslenmek İçin Kullandığı Karakter: Erşan Kuneri

erşan kuneri, izleyicinin büyük bir kısmının "cem yılmaz eşittir komiklik ve asla başka bir şey olamaz" algısına sahip olduğuna beni iyice inandırmış bir dizidir.

halbuki dizinin alt metninde cem yılmaz'ın kendini erşan'la özdeşleştirerek bu algıyı kırmak istediği mesajı var. erşan her fırsatta artık farklı bir şeyler yapmak istediğini söylüyor. ama çevresinden sürekli eski tarzdaki filmlerine devam etmesi tarzında telkinler duyuyor (bkz: ver ağzına mermiyi). yeni filmleri yaptıkça da sürekli tokat yiyor seyirciden. şimdi cem yılmaz'ın erşan kuneri öncesi, yahşi batı sonrası filmlerine bakalım:

(bkz: pek yakında)
(bkz: ali baba ve 7 cüceler)
(bkz: arif v 216)
(bkz: karakomik filmler)
(bkz: karakomik filmler 2)

arif v 216'yı g.o.r.a. vesilesiyle kenarda tuttuğumuzda geride kalanlar "ben beklediğiniz komedi filmi değilim, size onu vadetmiyorum" diye bas bas bağırıyor zaten. ama kafasında cem yılmaz'ı komiklik olarak kodlayanlar inatla hala cem yılmaz acaba ne yapmış diye izlemiyor. “ha cem yılmaz mı, o zaman kahkalarla gülmem lazım" şartıyla geçiyor ekran başına. zaten vadedilmeyeni bulamayınca da "hiç komik değil, cem yılmaz çok bozdu" diyorlar. girin bakın filmlerin başlıklarına hepsi böyle entry'lerle dolu. şimdi "cem yılmaz denildiğinde komiklik gelecek tabii insanların aklına" diye düşünenler de olacaktır. haklılar da. ama bu adamın her yaptığı işe inatla kahkalarla gülünecek anlamına gelmiyor. kendi de sürekli belirtiyor zaten farklı şeyler yapmak istediğini.


yedinci bölümün sonlarına doğru işlerin iyice sarpa sarması üzerine erşan'ın feride ile olan konuşmaları aslında her şeyi açıklıyor.

feride: avangart işler yapsana, yani daha fazla yap. uç yani. ne bileyim ya uç işte.
erşan: ferideciğim, siz de bir uç diyorsunuz bir kon diyorsunuz. yani artist miyiz taklacı güvercin mi anlamadım yani.

...

feride: bazen insanlar seni anlamıyor galiba.
erşan: yani ben de yirmi kişiye oynasam neler yapardım. kulaklarına fısıldardım valla. bizi dövdü mü yüz binler milyonlar dövüyor feride.
feride: bak aklıma ne geldi. bir seks filmi yap. seyirciye meydan oku bak gerçekten diyorum. belki de bunu istiyorlardır.
erşan: belki de. ama ben artık seyirci ile seks yapmak istemiyorum. onlarla aşk yaşamak istiyorum. karşılıksız da olsa.

şimdi bu diyaloglardan erşan-seks filmi çifti yerine cem yılmaz-komedi filmi çiftini koyun... nasıl da oturuyor parçalar yerine. ama bazen o kadar yüzeysel izleniyor ki sadece atılacak kahkahalara odaklanılıyor. halbuki erşan'ın her filminde öyle nokta atışı komik tespitler ve detaylar var ki... mesela ver ağzına mermiyi fragmanı ile o tarihlerdeki herhangi bir yeşilçam filminin fragmanını karşılaştıralım. elli kere söylenen film adı, "başrol şunu yapıyor" tarzı cümleler, yine bilmem kaç yılına damga vuracak film vurgusu. adam bu ayrıntıları düşünecek kadar işine ve seyircisine saygı duyuyor. şarkıcıyım diye geçinenlerden çok daha iyi şarkıları sadece filmde kullanmak için yapıyor. sosyal medyada iki tane videosu tutan adamların film yaparak seyirciyi salak yerine koyduğu ortamda bu adama çok haksızlık yapılıyor.

“küfür var filmde, çok bel altı, anca kelime şakaları” şeklinde eleştiriliyor. dizi zaten eski seks filmi oyuncusunu anlatıyor, olacak tabii bunlar. ki ilk bölümden sonra bunun oranında çok belirgin bir düşüş de var zaten. aslında bu yaklaşıma verilecek cevabı aslında daha önce söyledi ama bitmiyor tabii:

Çocuk Olmuş mu?