Çocukken Öğrenildiğinde "Vay Bee" Dedirten, Şaşkınlık Yaratan Gerçekler
babamım beni ikna etmek için televizyonun içini açması. televizyonun içinde insanların olmadığını görüp ikna olmam.
annemle babamın mutfak robotu diye bir şey çıktığından söz etmelerine kulak misafiri olduğumda ufkum çağ atlamıştı. düşünsenize, mutfakta bir robot ve her şeyi yapıyor!
daha sonra dayımların mutfak robotu alıp çok memnun kaldıklarını da konuştular, iyice heyecanlandım.
dayımlara gitmeyi iple çektim ve gittik de. girdiğim gibi mutfağa yöneldim robot arıyorum, yok. başka odalara gitmiştir(!) diye bakınıyorum, yok. sonunda yengeme robot nerede diye sordum. buzdolabının üstünde yavrum dedi. mutfağa gidene kadar, "herhalde şarj oluyorken oraya kaldırdılar" diye düşündüm.
sonra onu gördüm o tipsiz aleti. duygularımla hayallerimle* oynadınız mühendizler, alt tarafı doğrayan makine icat etmişsin bu kadar iddialı bir isim koymak nedir?
-amerikan güreşinin kolpa olması.
-münir özkul ile adile naşit'in gerçek hayatta evli olmaması.
-dünya'da herkesin türkçe konuşmaması; aksine çeşit çeşit dillerin konuşulması.
-büyük şehirden ve ışık kirliliğinden uzaklaştıkça gökyüzünde daha çok yıldız gözükmesi.
-birden fazla tv kanalının olabilmesi (80'lerde büyüyenler için)
-istisnasız herkesin bir gün ölecek olduğu gerçeği.
-insanların eşeyli üreme yapması ve çocukları dünya'ya leyleklerin getirmemesi.
-noel babanın yalan olması.
-dünyanın çeşitli yerlerinde farklı saatlerin yaşandığı ve bir ülkede gündüzken başka bir ülkede gece olabileceği gerçeği.
-tom'un jerry'i, coyote'nin road runner'i hiçbir zaman yakalayamayacak olması. çizgi filmlerin aksine gerçek hayatta her zaman iyilerin kazanmaması.
-bir arabanın hız panelinde 220 yazması o arabanın 220 km hızla gidebileceği anlamına gelmemesi.
-banknotların farklı değerlere sahip olması. yani 5 tane 1 liralık banknotla 1 tane 5 liralık banknotla aynı değere sahip olması. eskiden "ben sana 5 tane para vereyim (5 lira) sen bana 1 tane para ver (10 lira)" diye küçük çocuklar kandırılırdı.
birinci sınıfın ilk derslerinde öğretmen gök gürültüsü nasıl olur onu anlatmıştı.tahtaya iki bulut çizip bir taraflarına artılar ve eksiler çizmişti.aynı yükler yanyana gelince birbirlerini iter gök gürültüsü de bunun sonucunda olur demişti.bir hafta boyunca evdekilerin beynini s... anlata anlata.
(filmlerin, tvlerin, gazete ve dergilerin de etkisiyle;)
80'lerden önce gerçek hayatın
-gerçekten de- "siyah-beyaz" olmadığını anladığımda hayat olayına yeniden başlamıştım; bırak ufku.
anne ve babamın bana aslında evlatlık olduğumu, babamın bir kral benim de esasında bir prenses olduğumu söylemesi sonucu kraliyet soyundan olduğumu düşünürdüm ve bu yalana, ailemin geçici olduğuna inanmıştım. uzun yıllar boyunca aklımda soru işareti kalmıştı. kral babam neden beni aramıyordu? annem ise hep sürdürmüştü bu oyunu. "kral baban soruyor seni ama biz seni çok seviyoruz biraz daha kal istiyoruz sonra gidersin." diyordu. acı gerçeği idrak edince uzun süre kabullenememiş, hep şüphe duymuştum. ufkum ise takla atmıştı. neyse ki artık eminim... yoksa...?