Dipsiz Göl'ün Valilik İzniyle Yok Edilmesindeki Cahillikler Silsilesi

Gümüşhane'de 12 bin yıldır var olan Dipsiz Göl'ün valilik izniyle define araması için yok edildiği haberini biliyorsunuz. İşin doğa katliamı boyutu zaten günlerdir sosyal medyada tartışılıyor; gelin, bir de konunun eğitim boyutuna bakalım.
Dipsiz Göl'ün Valilik İzniyle Yok Edilmesindeki Cahillikler Silsilesi

bunların hiçbirine şaşırmıyorum. bu ülkede basit bir memur, 3. selim’in tahtını lojmanına koymak istedi de lojmanın kapısından geçmedi taht. (bkz: padişah tahtını lojmana taşımak) ve bilin bakalım kimin döneminde oldu bu? ama akp ile alakası yoktur bunun da değil mi? biz bu insanlara laf edince elitist oluyorduk zamanında, malum üniversitede hakkımızda tez yazılıyordu. “merkez-çevre, statüko, jakoben” zırvalarıyla. alın size çevre.


“hocam, bunlar gerçek hayatımızda ne işimize yarayacak?” diye sorduğunuz bilgiler vardı ya, işte o bilgilerin zerresi bu işin içinde olanların aklında yer etseydi oraya bir kazma dahi vurulmazdı.

“gümüşhane merkeze 50 kilometre uzaklıkta, deniz seviyesinden 2 bin 140 metre yükseklikte olan, manzarasıyla ilgi çeken taşköprü yaylası'ndaki kaynağı ve akarı olmayan dipsiz göl'de 'define' söylentisi üzerine ismi açıklanmayan 2 kişi, kazı için başvuruda bulundu.”

haberde ne diyor? “deniz seviyesinden 2.140 metre yükseklikte kaynağı ve akarı olmayan göl”. lisedeki coğrafya dersimize dönüyoruz. bu göl hangi dağ yapısı içerisinde bulunuyor? bu göllerin özellikleri nedir? bir ahali bir göle neden “dipsiz” adını vermiştir?


akarı ve kaynağı olmayan bir göl var elimizde, bu göle “dipsiz göl” deniyor. bu göl 2140 metre yükseklikte ve karadeniz ikliminin hakim olduğu düz bir alanda bulunuyor. bu göl tektonik değil, heyelanla oluşmuş değil, alüvyon birikip de bir ucunu kapatmış değil. bu gölün hiçbir zaman kuruyup sığlaşmadığını ilköğretim türkçe ve coğrafya bilginle anlayabilmen lazım.

peki sığlaşmaması ne demek? burada bir arkeolojik kazıya gerek yok demek. kazı talebini 10 saniye içerisinde reddetmen gerekirdi. edemedin. neden? çünkü aslında ilköğretim tahsilin eksik.

haberin devamı nasıl?

“beş gün süren ve herhangi bir bulguya ulaşılamayan kazıda, bölgede bir dönem kalan roma imparatorluğu’nun anadolu’daki dört büyük lejyonu arasında gösterilen 15’inci apollinaris lejyonu’nun var olduğuna inanılan hazinesinin arandığı öğrenildi.”


eskiden lisede roma tarihi de ucundan kıyısından gösterilirdi.en azından nasıl bir devlet yapısı olduğunu bilirdiniz. apollinaris lejyonu roma’nın en büyük lejyonlarından biridir. gümüşhane’deki lejyonun yerleşiminin adı satala‘dır. satala antik kenti sadak/kelkit’tedir. yok ettiğiniz göl yürüyerek 18 saat sürüyor. bu lejyonu satala’ya gönderen imparatorun adı hadrianus‘dur. tarihteki en büyük roma imparatorlarından biridir. ikmal, imar, refah ve devlet düzeni üzerine uzmanlaşmış bir kişidir.

ordunun nereden nasıl su içeceğini bile talimatnameye bağlayan bir devletin askerlerinin, yaya halde garnizona bir gün uzaklıkta derin bir göle elindeki hazineyi atacağını ve bunun hiç sorgulanmayacağını düşünebiliyorsunuz. neden? çünkü yine tahsiliniz eksik. ortada devlet diye bir şey bırakmadığınız için nasıl işlediğini de unutmuşsunuz. kamu yönetimi, kamu maliyesi binlerce yıllık birikimdir. sizde onun zerresi yok. biz elitist değiliz, siz avamsınız.

lejyon ile ilgili kaynak da verelim, buradan gittiği yerleri takip edin de bir dahaki sefere belki en azından doğru yeri kazarsınız: ilgili lejyonun tarihi

1746 İnsanı ve 3500 Hayvanı Öldüren İnanılmaz Olay: Nyos Gölü Faciası