Drive My Car'ı İzleyip Hiçbir Şey Anlamayanlar İçin Filmde Olup Bitenlerin Açıklaması

Japonya'nın En İyi Yabancı Film Oscar adayı, uzun ve durağan sahneleriyle ilk bakışta fazla bir şey açık etmemiş olabilir ama bu mevzuya yardımcı olacak bir içeriğimiz var.
Drive My Car'ı İzleyip Hiçbir Şey Anlamayanlar İçin Filmde Olup Bitenlerin Açıklaması

ilk bölüm filmin yaklaşık 40. dakikasında bitiyor. oyuncu ve yapım ekibinin isimleri, bu dakikadan sonra ekrana yansımaya başlıyor. bu şu demek: size ilk bölümde ana karakterin (bay kafuku) geçmişte yaşadıklarını gösterdik. film, kafuku'nun yeni bir hayatı olarak, ana karakterin geçireceği değişimi anlatmak üzere şimdi başlıyor. (bu, yıl olarak bize, filmin başlangıcından 2 sene sonrası şeklinde gösteriliyor.)

tiyatro oyunu için ilk seçmelerin yapıldığı sahnelerde, tayvanlı kadın ve japon erkeğin oynadığı sahnede, fazlasıyla mulholland dr. esintisi bulunuyor. bu sahne sonlanmadan seçici üye bay kafuku'nun sahnenin bitmesine izin vermeden, acting’i sonlandırması harikulade. erkek oyuncunun geçmişte karısıyla ilişkiye giren aktör olduğunu bildiğinden, gerçek hayat travmalarını hatırlayan adam, bu sahneye daha fazla dayanamıyor ve sahneyi sonlandırıyor.

kadının dilsiz olmasının getirdiği dezavantajlara rağmen, evlerinde köpekleri olan sevimli çift... engelli kadının köpeğini eğitip onu yönlendirmeye devam etmesi. hayat engelliler için de devam ediyor ve engeller kaldırılmış. şöför kadın misaki'nin, o evde köpek gördükten sonra ve köpekle iletişim kurduktan sonra, kendine de bir köpek dost/hayat arkadaşı edinmesi. harika bir mesaj.

filmdeki kanımca en önemli ve yönetmenlik adına en başarılı sahne

bu sahne, bay kafuku ve kafuku'nun eşi oto'yla ilişki yaşayan gencin (koji takatsuki), arabanın içindeki konuşması oldu. oto hanım’ın hikayelerinin ilerleyişi ve sonunda olanları bay kafuku’ya gencin anlatması mükemmeldi. yani bay kafuku’nun, gencin karısıyla yattığını bildiğini, genç burada anlattıkları ile doğruluyor. üstü kapalı biçimde bay kafuku’nun bu ihaneti bildiğini ve bunun kendisinin de farkında olduğunun mesajını veriyor. karanlık ama bir o kadar da parıltılı bir sahne. tam anlamıyla usta işi yönetmenlik.

bu sahne şu açıdan da önemli: genç oyuncu koji takatsuki, kafuku'nun karısının, daha önce kafuku'ya anlattığı hikayelerdeki bilinmeyen kısımlarını da o'na anlatıyor. eş oto'nun bay kafuku'dan gizlediği hikaye sonlarını, takatsuki'ye anlattığını burada anlıyoruz. bay kafuku'nun yaşadığı hayalkırıklığı daha da büyüyor. kendisi anlıyor ki, bayan kafuku, diğer erkeklerle yaptığı seksten sonra da hikayelerini geliştiriyor. yani oto, hikaye yazabilmek için sadece kendisine bağımlı değil. tüm bunları, çocukluğundan beri çok zorlu bir hayat sürmüş ve feleğin çemberinden geçmek zorunda kalmış şöför misaki doğruluyor. arabadaki konuşmaları o da dinlediğinden, koji takatsuki'nin yalan söylüyor olmasının imkansız olduğunu, yalan olsa hemen anlayacağını söylüyor. bay kafuku, gencin gerçekleri yüzüne vurmasıyla 9.9 şiddetinde sallanıyor ve bitirim şöförü misaki'nin hayatına daha fazla müdahil olmaya karar veriyor.

bay kafuku’nun eşinin (oto) kızının ölümüne verdiği tepki, kızı öldükten sonra geliştirdiği ve bir tür seks sonrası hikayeler üretme eylemi. oto eşiyle yaptıkları her seksten sonra yeni hikayeler yazıyor veya eskileri uzatıp, o hikayelere ilave yapıyor. bu bayan oto’nun geliştirdiği bir savunma mekanizması. çocuk doğumu ile sonuçlanan seks eylemini, bilincinde değiştiriyor, bu eylemler kocasıyla aldıkları karar doğrultusunda (çift, geçmişte küçük kızlarının ölümünden sonra, çocuk yapmama kararı almış) çocukla sonuçlanamayacağı için, hikayeler doğuruyor. bayan oto, seks eylemlerini, yeni hikayelerini doğurarak anlamlaştırıyor. hikayenin en önemli kısmının ipini, orgazm sırasında yakalıyor ve bu yakalanan iplik (aynı zamanda erkeğin spermi anlamına geliyor), hikayenin tohumunun yakalanmasına ve verimli biçimde toprakta işlenmesine yol açıyor. yani bayan oto kendi tarlasına (bilincine) ektiği tohumları, yeşermesi için suluyor ve büyütüyor. işte oto, yeni hikayeler üretmek/doğurmak için, her defasında bu ritüeli uygulamak zorunda hissediyor. çünkü kendisi de, ancak ve ancak bu sayede hayata tutunabiliyor. ancak pek tabii oto, sadece kocası ile ilişkisinde hikayeler üretmiyor. başka erkeklerle de yatarak, farklı tohumlardan farklı tip meyveler de üretiyor. bundan dolayı oto'nun hayal dünyası girdiği ilişkilerle büyüyüp, genişliyor.

bay kafuku’nun isminin anlamı, ev ve başarı. yani başarılı ve iyi bir ev hayatı olan insan gibi. aslında bu doğru. bay kafuku hem iyi bir eş, hem de başarılı bir oyuncu. ancak 4 yaşındaki kızının, zatürreden ölmesi ve eşiyle bir daha çocuk yapmama kararı, o’nun kaderini olumsuz etkiliyor ve eşinin de yeni bir psikolojik rahatsızlık geçirmesine sebep oluyor. (kendisi de, göz tansiyonu olduğunu öğreniyor ve bir gözünü kaybetme korkusuyla yaşamaya başlıyor.) devamında eşini beyin kanamasından kaybediyor ve işinde bocalıyor. bay kafuku’nun kurtarıcısı, başta önyargılı yaklaştığı kadın şöför oluyor. kafuku o çok sevdiği kırmızı arabasını, ferrarisi'ni satan bilge edasıyla bu genç kadına bağışlıyor ve geçmişi ile hesaplaşıyor. bu sayede kafuku hem huzur buluyor hem de kendisi gibi travmalı kadının yeni bir hayata başlamasına vesile oluyor.

şimdi de filmin ikili kilit noktası (iki itiraf)

itiraf 1: bay kafuku, eşi oto’nun o’ndan ayrılmak isteyebileceğini düşünerek, evden çıkmadan kendisine “bugün konuşabilir miyiz?” diye söylediğinde, o akşam işi olmasa da, korkusundan eve geç dönüyor. kafuku eğer eve erken saatte gitseydi, muhtemelen eşi o’nunla konuşacak ve beyin kanaması geçirse dahi, kafuku o’nu hastane aciline yetiştirecek ve muhtemelen hayatına devam edebilecekti. yani kafuku’nun korkusu (tabii oto’nun eşini aldatması) dolaylı yoldan oto’nun ölümüne sebep oluyor. bay kafuku, bunu aracında ilk olarak şöförü misaki'ye itiraf ediyor.

itiraf 2: şöför kadın misaki, 5 yıl önce yaşadığı heyelandan sağ kurtulmuştur. ilk yıkım, evlerinin sadece yarısına hasar vermiş, misaki evden çıkmayı başarmıştır. dışarda öylesine bekleyen genç kız, ikinci yıkımı gözleriyle tecrübe etmiş, evlerinin tamamen ikinci yıkımı dışardan canlı canlı ve emniyetli biçimde izlemiştir. o sırada içerde olan annesini, bildiği halde kurtar(a)mamıştır. misaki, hayatında hiç sevmediği annesini dolaylı yoldan öldürdüğü için pişmanlık duymaktadır. hala bu travmanın etkisini yaşamaya devam etmektedir. misaki’nin yanağında, o günden kalma bir yara izi vardır. bu yara izini elinde imkan olmasını rağmen düzelttirmemiştir. misaki de bu itirafı ilk kez bay kafuku'ya yapıyor.

diğer önemli detaylar

bay kafuku’nun eşi oto’da travma sonrası psikolojik bozukluk olarak çıkan “seks sonrası hikaye yaratım ve anlatım süreci”, şöför misaki’nin annesinde, paralel olarak, kadının içinde yaşadığını iddia ettiği 8 yaşındaki sachi adlı kız çocuğunu, misaki’ye söylemesi ile ortaya çıkıyor. misaki hem annesi ile hem de annesinin içinde yaşayan 8 yaşındaki kız “sachi” ile mücadele etmek zorunda kalıyor. sachi’nin travma ürünü olmasının göstergesi ise şu; sachi’nin ortaya çıkışı, annesinin misaki’yi dövmesi sonrası oluyor. yani misaki yerine, anne bu hayalet kızı geliştiriyor. anne suçunu bu kızla ilişkilendirip, yaşadığı ve yaşattığı travmayı nedenselleştirmeye çalışıyor. misaki’nin gencecik bir kız için, dehşet dolu bir ergenlik yaşadığını anlıyoruz. misaki annesinin öldüğü yerde son bir sigara yakıyor ve annesinin içten içe yanında olmasını istediğini hissettiğini, o’nu sevdiğini düşündüğünü itiraf ediyor. misaki sigarasını annesinin öldüğü yere gömüyor, son sigarasını annesine içiriyor. orada herşeye rağmen annesini affettiğini ve geçmişiyle yüzleştiğini anlıyoruz. sigarayı bıraktığı için misaki’ye de kocaman bir alkış!

(doğa da bu arınmayı kutluyor. ilk defa kırmızı saab'ın üzerine güneş vuruyor. inanılmaz bir anlatım. yönetmen hamaguchi, burada resmen şov yapıyor!)

kırmızı otomobilin üzerine aniden vuran güneş


misaki'nin annesi için topladığı çiçek demeti


kafuku’nun kızı yaşasaydı 23 yaşında olacaktı. şöför misaki de 23 yaşında genç bir kadın. bay kafuku işte bu 23 yaşındaki kıza der ki; “eğer baban olsaydım, sana şöyle derdim; “bu senin hatan değil. sen yanlış bir şey yapmadın”. ancak sonra fark ediyor ki, misaki ile birlikte kendi de gerçeklerle yüzleşmeli. kendisi bunu düşünüp, misaki’ye inanmaları gereken gerçeği vurguluyor. ikimiz de katiliz, sen anneni öldürdün ve ben karımı öldürdüm. yüzleşmenin tamamlanması ve huzura varabilmeleri için, misaki’nin yaşadığı yer olan, japonya’nın en kuzeyi, karlarla kaplı “hokkaido” şehrindeki bir köye sürüyorlar. orada genç kız geçmişiyle yüzleşiyor ve ilk defa manevi babasına sarılıyor. kafuku kızının yerine bu genç kadını koyuyor ve o’nun manevi babası olmayı istiyor. misaki’nin iyileşmesine vesile olan adam, manevi kızına sarılıp, geçmişiyle yüzleşiyor ve o çok sevdiği kırmızı arabasını manevi kızına, o’nun mutluluğunu istediği için miras bırakıyor. gerçekten duygu dolu bir metin.

misaki'nin gözünden aynı sahne: heyelanın bulunduğu yerde hem kendini hem manevi babası kafuku’yu tedavi eden şöför misaki, verdiği ücretsiz psikoloji seansının başarıyla tamamlanması için kafuku’ya, kendisinin hatalarını yüksek sesle itiraf etmesi gerektiğini söylüyor. kafuku her şeyi tüm çıplaklığı ile kabul ediyor ve temizleniyor. manevi olarak arınmayı sonunda başarabilmiş bu iki ruh, heyelan bölgesinin ortasında birbirine sarılıyor ve bunu izleyen seyirci, bu sahnede gözyaşlarını tutmakta epey bir zorlanıyor.

baba ve kızı


filmin en vurucu kısmı ise sondaki tiyatrodaki anton çehov oyunu vanya dayı’nın sahnelendiği kısımda geçiyor

işaret dili kullanan engelli kadın, oyunun en çarpıcı yerini bay kafuku ile birlikte oynuyor. kafuku’nun hayatına verilen yön ve adamın yeni bir hayata başlaması olarak da değerlendirilebilecek sahnede, dilsiz kız el işaretleri ile ve tüm sessizliği ile mükemmel bir oyunculuk sergiliyor. (kafuku’nun manevi kızı misaki de tiyatroda manevi babasının performasını izliyor ve o’nun oyununda, kafuku ile kendi geçmiş yüzleşmelerinin benzerini görüp, adeta bir tür dejavu yaşıyor ve ruhu yeniden huzura eriyor.)

konuşma engelli kız ve vanya dayı rolünde bay kafuku (aydınlık)


kararan sahne ve lamba


onca duygu selinin ardından filmin en son sahnesi güney kore'de geçiyor

bunu filmde değişen dil kullanımı (korece), bol bol hyundai görmemiz, trafiğin sağdan akması ve yapılan market alışverişi ile anlıyoruz. kendine kore'de yeni bir hayat kuran misaki, kırmızı saab'ıyla market alışverişini tamamlayıp, yeni köpeği ile yola çıkıyor. bu sırada, covid-19 pandemisinin hüküm sürmeye başladığını anlıyoruz. misaki yüzünü kaplayan maskesini çıkarttığında, yanağındaki yarayı operasyonla gizlettiğini görüyoruz. aynı zamanda yüzü nemlendirilmiş ve son derece bakımlı. hayatı değişmiş, kendini yeni bir yaşam yoluna sokmuş. tam bu sırada aniden filmin adı ve oyuncular ekranda akıyor. 

son sahneden bir kare