Elektrikli Arabalar, İçten Yanmalı Motorları Şimdiden Tarihe Gömdü mü?

"dün sabah işe yürüyerek giderken sokaklardaki içten yanmalı çoğu beş yaş üstü arabalara bakıp yeni nokia, ericcsonlar bunlar olacak dedim."
bu söylemin kulağa hoş geldiğini kabul ediyorum, nokia ve ericsson'un yükselişi/batışı trajik hikaye ama araba işi o kadar düz değil. öncelikle içten yanmalı motorları "nokia"ya benzetmek yanlış, nokia'nın telefon pazarındaki yükselişi ve batışı, hepi topu 5-6 yıllık bir hikaye, bunu alıp 100 yıllık otomobil firmalarına uyarlayamazsın. otomobil sektörü, cep telefonu sektörüyle aynı dinamiklere sahip değil. telefonunu iki (hadi diyelim üç) yılda bir değiştiriyorsun ama araba öyle değil, alım kararı zor, pahalı, uzun ömürlü yatırım. daha almadan ikinci elini düşünüyorsun çünkü vergisi can yakıyor. canım türkiyemde bir otomobilin ömrü 15-20 yıl. elektrikli işinde altyapı meselesi hâlâ büyük bir engel. yani sokakta gördüğün o "nokia’lar" daha yıllarca yolları işgal edecek. örnek vereyim, yakın arkadaşım 2015 model bir golf kullanıyor, arabası mis gibi. 2015 model telefon kullanan kaldı mı? aynı şey değil!
ikincisi, "asla içten yanmalıya dönmem" demek, günümüz türkiye’sinde ciddi bir "lüks" söylemi çünkü elektrikli araç sahibi olmak hala belli bir gelir grubunun erişebileceği bir şey. herkesin sahip olmak istediği modeller 2 milyon ve üstü bütçe istiyor. üstelik elektrikli araçların menzil kaygısı, şarj istasyonu yetersizliği ve ikinci elde yaşanan değer kayıpları hâlâ çözülmüş değil. yani şimdilik "kullanıcısı olmak" başka bir şey, "herkesin geçmesi" bambaşka şey.
matbaa ve din alimi örneği güzel ama burada da şöyle bir fark var: o dönemin toplumunda bilgi ve ilerlemeyi engelleyen bir zihniyet vardı. bugün elektrikli araçlar konusunda "bekleyelim" diyenler, ilerlemeye değil; altyapı eksikliği, maliyet-fayda analizi ve enerji dönüşümünün sürdürülebilirliği konusunda kaygılar taşıyor. çünkü mesele sadece motoru değiştirmek değil; tüm enerji sistemlerini, üretim-tüketim dengesini ve hammadde zincirini dönüştürmek.
ve son olarak: şu anki "indirimli süreç" gerçekten cazip gibi görünse de bu, devletlerin geçici teşviklerinin bir sonucu. yarın ötv’ye küçük bir dokunuş geldiğinde ya da elektrik fiyatları yukarı fırladığında ki her ay elektriğe zam gelmeye başladı, bu "fırsat" bir anda ters tepebilir.
üzülmeyin, elektrikli araçlar geleceğin ana aktörü olacak ama o gelecek düşündüğümüzden daha yavaş gelecek. şu anda herkesin büyük bir iştahla kapılacağı bir "dönüşüm anı" değil; daha çok test sürüşü zamanı. o yüzden satın almayın, kiralayın. her yıl çok daha iyileri, daha ucuza piyasaya sürülmüş olacak çünkü sahiplerinin yazdığı gibi bunlar daha basit makineler. örnek: geçen yıl tesla alanlar, makyajlı, güncellenmiş (daha iyi yalıtımı, daha güçlü eğlence, daha modern görünüm) modelin aynı fiyattan çıkmasına ne diyor?