Günlük Hayatta Sürekli Kullanılan Argo Kelimelerin Etimolojik Kökenleri

Gündelik hayatta sıklıkla kullanılan ve nereden geldiğini muhtemelen hiç düşünmediğiniz argo kelime ve kalıpların etimolojileri.
Günlük Hayatta Sürekli Kullanılan Argo Kelimelerin Etimolojik Kökenleri

argo sözcüklerin bir kısmı ilginç etimolojik bağlantılar içeriyor. çok fazla sözcük var fakat içlerinden en bilinenleri seçip listeledim.

abazan - cinsel açlık çeken, demek. çingenece habe kökünden geliyor. ekmek/yemek demek. habezan ise açlık çeken anlamında.

afili - gösterişli hoş. yunanca afi'den geliyor. yani ışık saçan. ateş yakmak anlamında da olabilir.

ahlat - taşralı, kaba kimse. yunanca "yaban armudu" demek

çağanoz - düşük omuzla yürüyenlere deniyor. yunanca tsaganos yengeç demek.

alet - cinsel organ. arapça alet'ten geliyor

andaval - andavallı da denir. saf, enayi. niğde'nin köylerinden birinden geldiği rivayet ediliyor.

anzarot - kalitesiz rakı - arapça enzerut'tan geliyor. bir çalı çeşidi.

araklamak - çalmak. çingenece arakava, elde etmek demek

aval aval - kürtçeden. aptal aptal anlamı var.

avanta - italyanca avvento. önde olmak

babafingo - cinsel organ - italyanca pappafico yelkenli direği demek

bafilemek - yunanca baphein. boyamak

beleş - bedava demek. arapça bila şey'den geliyor.

bızdık - kısa kişi demek. ermenice bızdig'den geliyor. kısa demek

bodoslama - yunanca podostima ayakta durmak anlamında

cicoz/cicozlamak - bitmek. çingenece çiços kedi demek (ne alakaysa)

çaça - kıdemli, usta demek. genelevde yaşlı kadınlar için kullanılıyor. yunanca tsatsa "madam" demek. bsarkari.com'da genelev işleten kadın diyor. ben onların yalancıyısım.

çiroz - çok zayıf demek. yunanca xiros. kuru demek

dandik - sahte, kalitesiz. çingenece dand. anlamı ise diş

daniska - en iyisi. almanya'daki danzig kentinden geliyor

denyo - aptal. çingenece denilo'dan geliyor

dızzo - hırsız. kürtçeden geliyor

dikizlemek - yunanca dikis - bakmak

enayi - aptal, bön, kolayca kandırılan kimse. arapça ena'i. bencil demek.

erkete - gözcü. yunanca erkhete'den geliyor. "geliyor" demekmiş.

faça - yüz. italyanca faccia

falçata - bıçak. italyanca orak'tan geliyor

feriştah - en iyisi. feriştahı gelse... farsça firişte. melek demekmiş.

finito - son. italyancadan.

folloş. fallaş da deniyor. yaşlı fahişe. farsça ferraş. hizmetçi kadın demek.

fondip - sonuna kadar içme almanca von (-den -dan anlamında). dip de bildiğimiz dip.

fortçu - sürtmek. ford'dan geliyor sanıyordum. fransızca frotter'dan geliyormuş. ovmak demekmiş.

fos çıkmak - boş, değersiz. fransızca fausse - kandırmak, numara yapmak

gacı - çingenece kadın

gebeş - aptal. arapça kebş. koç

göt - farsça' arka, kıç. (antepliibo uyardı. öz türkçe yuvarlak demekmiş. nişanyan sözlük'te ise türkçe kökenli olduğu belirtilmekle birlikte yuvarlak anlamı yazmıyor.) ekleme: kelime türkçeden farsça'ya geçmiş. ben de yaptığım araştırmada kaşgarlı mahmut'un kullandığını gördüm. eski türkçede sırt, tepe gibi bir anlamı varmış.

haybeye - boşuna. arapça haybet. ümit kırmak anlamında

ispiyoncu - laf taşıyıcı - italyanca spione'den. spy yani. casus

kanka - çingenece konka dost demek

kaşalot - aptal kimse. portekizce cacholotte. beyaz balina olsa gerek.

katakulli - hile yapmak . yunanca katakulioyukarıdan aşağı yuvarlanmak

kel alaka - ne alakası var? fransuzca quel (ne) ve alaka ile birleşmiş.

keriz - çingenece keres "lağım" anlamında. ama keriz etmek denirse "çalıp oynamak" anlamında. adnan şenses şarkısındaki "şoparım şoparım hamil şoparım. keriz etmiyorsa biz ne yapalım?" buradaki anlamı çalıp oynamak.

kılefteci - hırsız. yunanca klepto. çalmak'tan

kıtipiyos/kıtipiyoz - değersiz kişi, nesne. yunanca kato (değersiz) piyos (kim, kişi) kelimelerinin birleşmesiyle oluşmuş.

klark çekmek - kızdan hoşlandığı halde yüz vermemek. abd'li oyuncu clark gable'dan geliyor. ali kıza bir klark çekiyor, kahvedekiler ınının diyor.

godoş - pezevenk. ermenice godoş'dan geliyor. boynuz demek.

kodes - hapishane. yunanca kotetsi. kümes demek

kofti - işe yaramaz. yunanca karakopto'nun kısaltılmış hali. kesmek, doğramak, parçalamak anlamında.

kolpa - birçok anlamı var ama daha çok hile anlamında kullanılıyor. italyanca colpo'dan geliyor. vurmak demek.

kopil - rumence çocuk demek.

lubunya/labunya - eşcinsel erkek. çingenece lubnia yani fahişe.

laçka - italyanca lasciare, bırakmak, gevşetmek demek

lavuk - erkek kişi, adam - kürtçe lavo, oğlan'dan geliyor

lolo/bize de mi lolo? - herkesi kandırırsın ama beni değil, anlamında. yunanca lolos, deli'den geliyor

maçası yememek - götü yememek. italyanca mazza'dan geliyor. tokmak veya iskambil kağıdındaki maça'dan geliyor olabilir.

madik atmak - hile yapmak, kandırmak - madik, ermenice parmak demek. parmak atmak yani hahaha

malafat/malafa - erkeklik organı. italyanca malafatta (demirci çekici gibi bir anlamı var)

mangır - para. moğolca mongun. bakır paradan geliyor.

manita - italyanca mantenuta. metres demek. kız arkadaşınıza manita demeyin.

mastor - çek mastor çek, dalgana bak - alkol ya da uyuşturucu yüzünden kendinden geçen kişi. yunanca mastoras, uzman demek

matiz - alkolik, sarhoş. yunanca methysos. anlamı ise içkiye düşkün

miki/mikili film. pornografik dergi ve filmler için kullanılıyor. bildiğimiz mickey mouse'tan geliyor.

moruk - yaşlı kişi. ermenice sakal demek

naş - hadi naş naş - yürü git, demek. çingenece naş koşmak demek

paçoz - yaşlı fahişe. genelde kötü giyim için kullanılıyor ama böyle bir anlamı yok. kullanırken dikkat haha. yunanca patsos. deneyim gibi bir anlamı var.

pale - çocuk demek. çingenece çocuk(lar)

papel - para. ispanyolca anlamı ise kağıt

paspal - düşük kaliteli esrar. kötü giyinen, önemsiz gibi anlamları var. yunanca paspale "kepeği çok un" demekmiş. kepeği çok olan un kalitesizdir.

piyiz/piyizlenmek - hulki aktunç çingenece diyor. nişanyan sözlükte ise yunanca piosimo - içmek kökündendir, diyor.

ponçik - şu aralar sevimlilik abidesi şeyler için kullanılıyor. ama argodaki anlamı vajina. bir tür yunan tatlısı olduğu söyleniyor.

racon - kural, yöntem. italyanca ragione'dan geliyor. akıl, mantık, usul anlamında.

röntçü/rontçu/röntgenci - röntgen'den geliyor.

sotaya yatmak - bazen soteye yatmak da denir. pusuya düşürmek, gizlenmek. italyanca sotto, alçak yer demek.

voliyi vurmak - vurgun yapmak. yunanca voli, vurmak demek

volta atmak - hapishanede bir aşağı bir yukarı yürümek. italyanca volta dönmek, döngü demek

zokayı yutmak - tuzağa düşmek - zoka yunanca balık tuzağı.

zonta - hödük, görgüsüz. yunanca zonto hayvan demekmiş ama nişanyan sözlük'te kesinlik belirtmemişler.

kaynaklar: hulki aktunç'un türkçenin büyük argo sözlüğü ve nişanyan sözlük. bunların dışında bazı kelimeler için merriam-webster gibi sözlükleri ve google translate'i kullandım.