Koca Bir Dönemin Belki de Tek İçerik Sağlayıcısı: Korsan CD Satıcıları

Ev sinemasının henüz emekleme aşamasında olduğu, Netflix veya Prime video gibi uygulamaların ise çok uzaklarda olduğu dönemde korsan CD satıcılar belki de sinema haricinde tek içerik sağlayıcısıydı.
Koca Bir Dönemin Belki de Tek İçerik Sağlayıcısı: Korsan CD Satıcıları

korsan cd satıcıları... birçoğu teknolojiye yenik düşüp başka alanlara kaydı. akıllı olanları da dijital platformlardaki içerikleri korsan olarak pazarlamaya çalışsa da pek başarılı olamadı.

bu satıcılar altın dönemlerini 2000-2013 yılları arasında yaşadı. seyyar olarak yapanı da, kendi dükkanını açıp sabit bir yerde duranı da vardı. gayet de iyi kazandılar. cd'leri toptan alıp bastıkça basıyorlardı. copyright falan hak getire tabii ki. hatta bu işi daha "profesyonel" yapanlar vizyona giren filmlerin ilk seansına elinde kamerayla gidip filmi kayıt altına alırdı. ondan sonra o kaydı cd'lere basıp güzelce satarlardı. öyle ki vizyona giren yeni filmleri filmin kendi dağıtıcısından bile daha hızlı dağıtıma soktukları da olurdu.

filmin orijinal cd'si ortada yok; ama film her evde izlenir durumda oluyordu. tabii ki fazla bir kalite beklememek gerek. görüntü kalitesi düşük, ses amatörce. kadraj sürekli oynuyor. özellikle film komedi türündeyse kayda alan kişinin kendini tutamayıp gülmesi, arkadan gelen sesler vs. hep kayda girerdi. ya öyle ki cd'yi basarlardı filmin afişinin, özetinin, oyuncularının yazılı olduğu kağıdı bile basıp paketin içine koyarlardı. korsanlardı falan; ama işlerini ciddiye alırlardı.


bu satıcıların kendine has özelliklerinden biri de ellerinin çok hızlı olmasıydı. yüzlerce cd paketinin içerisinde artistik hareketlerle istediğinizi tak diye bulurlardı.

işin etik kısmına değinmeye gerek yok, korsan korsandır. savunulacak bir tarafı yok. şimdi allah'ın bildiğini kuldan niye saklayalım? biz de bu korsancılardan çok dvd, cd aldık. cumartesi günleri babamla pendik çarşıdaki pasaja giderdik. pendik'teki en büyük dvd, cd'ci o zamanlar o pasajın içindeydi. içerisi çok kalabalık olurdu. babamla film seçip alırdık. kimi film yukarıda yazdığım gibi sinema çekimi olurdu, kiminde dublaj/altyazı farklı dilde olurdu, kimi cd'de yanlış film olurdu. hatta öyle normal aile içerisinde izlenecek film diye alınan cd'lerden porno çıktığı da olmuşu. ki o zamanlar ufaktım porno nedir ne değildir bilmezdim. dvd oynatıcıya takılıp hemen çıkarılan cd'ler olurdu bunlar.

sadece dizi, film değil; müzik, oyun ne ararsanız bu satıcılarda vardı. oyun cd'si de çok almışlığım oldu. bazılarının setup dosyası eksik olurdu, yüklenmezdi. oyunun tam versiyonu diye alınan cd'den demo versiyonu çıkardı. küçüktüm, dedem ve babamdan aldığım harçlıklar cd'lere giderdi. boş cd alıp evde de yazdırırdım. evde iki büyük poşet dolusu cd birikince annem hepsini çöpe atmıştı.

aslında teknolojiye yenik düşmeleri bir bakımdan iyi oldu. mazi olarak kalsa da cd/dvd işi çok uğraştırıcı bir şeydi. o dönemler netflix, game pass gibi şeyler olacak desek insanlar dalga geçtiğinizi düşünürdü. şimdi ayda 40-50 tl verip iki tıkla her şeye erişilebiliyor.