Marketteki Ürünü Tüketip Ambalajı Kasadan Geçirmek Ne Kadar Doğru Bir Davranış?

Birçoğumuzun alışveriş yaparken zaman zaman dayanamayıp ürüne dadanmışlığı vardır. Kasaya geldiğimizde boş ambalaj paketiyle kalakaldığımız bu duruma Sözlük yazarlarını ikiye ayırmış. Ayıp veya normal olduğunu savunanların gerekçeleri.
Marketteki Ürünü Tüketip Ambalajı Kasadan Geçirmek Ne Kadar Doğru Bir Davranış?
iStock.com


Öncelikle bunun yanlış bir davranış olduğunu savunanların görüşleri

ahanda en uyuz olduğum müşteri tipi gel hele keke gel bak ne anlatıcam şimdi. te yazın ramazan bayramı haftası diye siparişi yüklü girdik 2 tır geldi. o malları atana kadar canımız çıktı. ardından her yeri domestosla cifle dip köşe bucak temizledik. temizlik arabamız var 3-4 tur dönmüşümdür. herşey bitti tam kasaya geçicem o da ne müşterinin biri geldi yerler cips içinde herkes basıyor süpürge varsa süpürün yazık dedi. lan dedim ne cipsi amk 1 saattir temizlik yaptım her yer cillop demeye kalmadan ne göreyim abartmıyorum ekmek dolabının ordan içecek reyonuna kadar yaklaşık 30-40 adım yerler cips kırıntıları.


ama nası çıldırdım nası gözüm döndü bulsam yapanı orada sikicem o sinirle. neyse 10 dakkada süpürüp temizledim söylene söylene ama sesli söyleniyorum ki şayet duyuyorsa utansın pezevenk yok efendim nerdeee bunların ar damarı çatlamış ar damarı. kasaya geldim bir araba yanaştı elinde bomboş cips paketini uzattı "ben bunu yödim göçsene gasadan" bi de böyle parmağını ağzına sokup dişinin kenarında kalan cipsleri de yiyo herif gözlerimde etna yanardağı patladı amk şimdi ben bu sığıra neyi anlatacam da anlayacak olm. o günden beri adamın adı yaban kaldı. mına kodumun keltoşu. kel sözlük yazarlarını tenzih ederim sözüm size değil canlar.

yıllar önce çok kalabalık bir markette kasiyerlik yaparken hep rastgelirdim bunu yapan insanlara. salya sümüğe buladığı çikolata paketleri mi dersin, aldığı cipsi yedikten sonra yapış yapış yağlı paketi uzatan mı dersin hepsi sıraya girerdi. çok küfür ederdik çünkü elimizi yıkamak için izin istesek müdür "zırt pırt tuvalete gidiyosun, kaytarıyorsun" der, molamızı iptal ederdi.

çoğu da kasada parasını ödemez, yediği ıvır zıvırın pakedini reyona fırlatıp atardı. akşamları toplardık.

markette güvenlik görevlisi olarak çalışırken bir yaşlı adam gelmişti, aldı eline 1 litrelik portakal suyunu başladı içmeye, iki yada 3 seferde bitirdi, sonra bir tane daha çaktı aynı şekilde ama onu bitiremedi. yarım kalanı aldı eline ve ödedi. çıkınca kapıdan uyardım, sonra döndü diğerinide ödedi.

çalmayan ama içerde yiyip içip sonra ödemeden çıkanlar var. bence su harici yasak olmalı. cok yemek isteyen ödesin sonra dışarda yesin.

kesinlikle hayatım boyunca yapmayacağım, çocuklarıma da yaptırmayacağım davranıştır. bazen denk geliyorum, kasiyerin önüne çöpü bırakıp bunu da geçer misiniz diyenleri.


arkadaşım kimse çocuğunun salya sümük yediği çikolatanın çöpünü toplamak zorunda değil. sen çocuğuna bunun için müsade ettiğin sürece o çocuk sen görmeden marketten bi şeyler yiyip, boş paketini de rafların arasına sallamayı alışkanlık edinebilir. kasaya kadar iki dakika dayanamayıp zırlayan o çok akıllı çocuğun emin ol bunu yapar. 

hatta sen de çocuğun elindekini unutup, parasını ödemeden marketten çıkabilirsin. ki eminim bu davranışta bulunanların sıkça başına geliyordur. yaptığınızda bir sakınca olmadığını düşünüyor olabilirsiniz ama biraz ince düşünmek gerek bence.

cok zorda kalip cocuga su acmak zorunda kalmadikca geri kalan tum eylemler simarikliktir. sen cocuguna soz geciremiyorsun diye satin almadigin cikolatayi acamazsin birader, dunyada bir senin cocugun yok.

benim marketim olsa, odeme yapilmadana cikolata yiyen tipler gorsem yaka paca disari atarim.

bu eylemi savunan ve ortadogu toplumlarina ozgu ajitasyonla cocuklarini paravan yapan tipler %99 emniyet seridi kullanip "100 metre ilerden saga doncem yeaaa" diyen tiplerdir.

yaygin uygulamasi, market icinde yiyip icip ambalajini raflarin arkasina rastgele sallamak sekilindedir. bu sekilde yapanlarda varmis, saskinlikla karsiliyor tebrik ediyorum uygar dunya adina.

türkiye hakkında fazla genellemeden de olsa bir fikir verebilecek konu olmuştur aynı zamanda.

keyfine bu kadar düşkün, hangi an neyi tüketmek istiyorsa hiç çekinmeden tüketen, çocuğunu, ona basit bir görgü kuralını öğretmeyecek derecede çok seven (!), parasını ödemediği bir şeyi kendi malıymış gibi yiyip içen, hiç tanımadığı bir başka insanın önüne çöpünü rahatça uzatabilecek genişlikte insanlarımız oldukça biz burada alman disiplinini, ingiliz demokrasisini, fransız kibarlığını, amerikan hukukunu daha çoook över dururuz.

boşuna akşama kadar dırdır etmenin anlamı yok, afganistan'dan hallice bir ülke burası. bu kadar sorun yumağını da getirip kucağımıza bırakmıyorlar, biz üretiyoruz onları.

çocukları hariç tutarak söylüyorum, kasada çalışan kişinin eline, yediğim ürünün ambalaj çöpünü tutuşturup, onu okutmak zorunda bırakmak beni rahatsız ediyor.bu sebeple asla yapmadığım eylemdir.

ben de kasiyerlik yaptım, en nefret ettiğim şey de, milletin mağaza içinde ürün tüketip, o ürünün çöpünü "utanmadan" önüme koymasıydı
gerçekten midem bulanır ve çok beddua ederdim yapanlara, zira kimse kimsenin şımarıklıktan çıkardığı çöple fiziksel temasta bulunmak zorunda değil

bir noktada anlayışım olurdu, içme suyu
ben de markette sadece suyu parasını ödemeden kullanırım, onda da ambalajı çöp haline getirmeden yarım içerim mümkün mertebe, özellikle yazın dayanılamayabiliyor

ama adam tutup çikolatayı, cipsi yiyip yiyip, çöpünü kasiyerin önüne koyunca işin rengi değişiyor tabii

Bu davranışı yanlış bulmayanların gerekçeleri ise şöyle

terbiyesizlik ya da görgusuzluk değildir. genelde su için yaparım bunu. nasılsa parasını ödeyeceğim. yeri geliyor sıra oluyor. neden boş yere bir kaç dakika daha susuz kalayım?

turk usulu falan degildir, amerikalilar da gayet yapmaktadir.

migrosta uzun sayilabilecek bir sure kasiyerlik yaptim part time olarak. hiç bir zaman bu durumdan rahatsiz oldugumu hatirlamiyorum. musteriler hafif mahcup aciklamaya calisiyorlardi bir de. hosuma bile gittigi olmustur ufakligin cipsi cikolatayi acip yemesi vs.

migrosta bir mağaza müdürü olarak, zerre enteresan gelmeyen ve yadırgamadığımız hadisedir. çocuğunuz susayabilir, eşiniz hamiledir o an salatalık turşusu aşerebilir, mideniz kötüdür birkaç çubuk kraker atarsınız ağzınıza vs. bunlar normal şeyler lan. abartmayın amk.

ha yiyip yiyip reyon arasına atan var mı var. dergilerin paketini açıp içinden o an hediyesi neyse çalıp giden yok mu var. asıl küfrü hakeden onlar. çocuğuna bir şişe su açmışsın aç kardeşim afiyet olsun.

sık olmasa da yaparım. kasiyer dahi kimsenin şikayetçi olacağını zannetmiyorum. bir bisküvi çöpü ne kadar kirli olabilir? yalnız bunu yaparken tek şeye dikkat ediyorum; ürünün barkoduna zarar vermeden ambalajı açıyorum. çöpü de kasiyer kendiliğinden atarsa teşekkür ediyorum atmazsa kendi poşetimin içine koyup evde atıyorum. olay bu kadar basit aslında.

ara ara yaptığım eylemdir. eğer bir kirlilik, zahmet yaratmıyorsa nesi yanlış ve rahatsız edici bulunuyor anlam veremedim.

mesela giriyorum migrosa, kipaya dolanırken susuyorum, su aldıysam içiyorum. sıcaktan tansiyon sıkıntısı olduysa bir ayran patlatıyorum. ramazan değilse bunun nesi yanlış çözemedim.