Orada Ev Arayan Birinden: İsviçre'de Ev Bulmanın Tiksinti Verici Zorlukları

Burada ev bulmakta zorlanmış veya zorlanan birilerini görmüşseniz bir de İsviçre'nin vahşi emlak piyasasını görün.
Orada Ev Arayan Birinden: İsviçre'de Ev Bulmanın Tiksinti Verici Zorlukları
iStock

daha önce 3 haftada istediğim gibi ev bulamadım diye bik bik bik ötmüştüm. şu an yaşadığım durum tam olarak şöyle:

- ekimden beri, ev ilanı veren sitelerde aradığım ev için alarm kurulu.

- yeni ev düşer düşmez başvuruyoruz " uluslarası şirkette çalışan şöyle şöyle insanlarız, x lokasyonunda ev arıyoruz. sizin ilandaki ev bizim ihtiyaçlarımızı karşılıyor. şu zaman dilimlerinde müsaitiz, mümkünse evi görebilir miyiz?" bak buna bir de title ile imza koyuyoruz. koyuyoruz ki ciddiye alınalım.

- emlakçıdan ya da ev sahibinden gelen cevaba göre evi görmeye gidiyoruz. evi beğenirsek başvuru yapıyoruz.

aradığımız ev ortalamanın üzerinde fiyatlı, ortalamanın üzerinde büyük evler. taşınma tarihimiz; şubat, mart, nisan gibi. ev ilanlarına temmuz'dan beri bakıyoruz. başvuruları ekim'den beri yapıyoruz. baktığımız evlerde rekabet nispeten daha az.

ancak başımıza gelenler

- gece ilana girmiş birisi, başvurduk gece. şaka değil. gece 5'te başvurduk. sabah evi ilandan kaldırdılar. şöyle oldu hatta. erkek arkadaşım gece 5'te başvurmuş. bana mesaj atmış işe giderken. ben sabah 9'da uyandığımda ilan yoktu. bize mesaj attılar "çok başvuru oldu. size döneceğiz" dediler. 3 gün sonraya da görmek için gün verdiler. 5 gün sonra "evi apartmandaki birisi tutmak istiyor. ona verilecek. siz de o kişinin 30m2 daha küçük evine başvurabilirsiniz." dediler. isviçre gibi yerde 30m2 önemli. istemedik daha küçüğünü.

- hemen karşı binada ev bulduk. ev iyi değil ama lokasyonu seviyoruz. idare eder dedik. bu olay geçen sene oldu. emlakçıya döküman yolladık. evi görmeye gittik. dünya küçük, isviçre daha da küçük. evi bize gösteren kız, benim şu an oturduğum evin önceki kiracısı. konuştuk filan. baktığımız ev önceki 1.5 sene boşmuş. binada aynı şekilde boş bir sürü daire var. tamam deyip başvurduk. kız geri bile dönmedi. evler 1 senedir hala boş. kimseye vermemişler. anlamadık.

- cihangirimsi bir lokasyonda bir ev bulduk. ben sevmiyorum orayı ama ev çok büyük (145 metre kare! ev değil, han.) ve yeni. randevu aldık. gittik bekle bekle kimse yok. emlakçıyı aradık. evi gösteren kişi emlak bürosundan bile değilmiş. emlakçı evi hatırlamıyor. randevudan haberdar bile değil. ev gezdirmeyi taşeron firma yapıyor.taşeron kız hasta. iş telefonu yok. kıza email attık. 3 gün sonra el cevap "binadaki birisi taşınacak. ona veriliyor. ben emlak bürosuna haber verdim!" belli ki bizi unutmuşlar. açık görüş gününde bizden başka kimse yoktu zira.

bak bunu yapan emlakçı 3 gün sonra o diğer evi ilana koydu. martta boşalacak ev. ama bize zahmet edip de "sizi o boşalan daire için arayalım" demedi.

yasal dayanağını bilmiyorum tam ama evleri binadakilere öncelik olarak vermeleri gerekiyormuş. bunu duyuyoruz hep.

- başka bir ev bulduk. ortak paylaşımlı bir terası var. iyi hadi olsun bakalım. ev evdir dedik. bugün randevumuz var(dı). haber geldi, ev verilmiş.

- geçen cuma günü başka bir eve gittik. açık görüş var. içerisi ana baba günü. ev standardın üzerinde büyük: 6 oda. 6 oda isviçre için han demek. ama eski. 3. kat, ve asansör yok. odaların zemini hafiften gıcırdıyor. bina 150 yıllık vardır herhalde. lokasyonu sevdiğimiz yerde.


cumartesi günü başvuru formunu dolduruyorum, sorulan sorular şöyle

- evde yaşayacak kişilerin; adı, sanı, doğum tarihi, işi, maaşı, medeni durumu, vatandaşlığı, oturum izni durumu.

- adayın şimdiki ev sahibinin ismi-cismi, adresi, telefonu.

bu kadar bilgiyi benim kendim bilmiyor şahsen. oturup ev sahibimin detaylarını bulmam lazım başvuru için!

ben buraya ilk geldiğimde 3 haftada ev bulamadım. tam istediğim gibi 2 ev vardı bana vermediler. buna herhalde bir 3 sene şikayetlendiydim. cuma günü gezdiğimiz evde iş arkadaşımı gördüm. "yahu bu ne! ev bulamıyoruz" dedim. bana dönüp "ama x şehrinden iyi yine de. bir de o yanından bak" dedi.

muhtemelen pek çok ev de ilana çıkmadan veriliyor. isviçreli bir arkadaşım markette tanıştığı bir teyzenin evini tutmuştu. hoş gerçi o bayağı küçük bir ilçede yaşıyor. ama yine de ilana çıkmamış evin sahibini bulup anlaştı. şansa bak! markette ayak üstü konuşup bağlamış kadını!

ama iyi şeyler de olmuyor değil

eylül gibi yan sokakta bir ev boşaldı. randevu alıp gittik. klasik hikaye. aile ilaç sektöründe çalışan beyaz yaka. pat diye adamı avusturya'ya yollamışlar. adam evi bile boşaltmadan gitmiş. ev 4 ay boş kalacak. kirası yatacak tabii. ev sahibi amca mimar. bütün bina onun. zaten 3 katlı, 3 daire toplam. yan bina da onun, bürosu var. adam bizi sevdi. bize verecek, niyetini söyledi. evin fiyatı da uygun. balkonu ve odaları küçük diye istemedik.

yine hiç sevmediğim bir mahallede 5-6 tane yan yana bina var. hepsi yeni evler. son katlar dublex. ama mahalleyi sevmiyorum. ama 1-2 aya kadar iyice çaresiz kalıp başvurabilirim. o noktaya doğru gidiyorum.

umarım yakında "ah beni ne ev sahipleri istedi" diye ağıt yakacak noktaya gelmeden istediğim gibi bir ev bulabilirim.


ekleme: temel bilgiler

- oturduğunuz evden genelde istediğiniz zaman çıkabilirsiniz. kontrat dönemi filan yok. istisna 1 yıl oturma şartı var. genelde rahat bu. ancak evden çıkacağınızı 3 ay önceden haber vermeniz lazım. aksi halde sizden 3 aylık kirayı alıyorlar.

bulacağınız evleri cidden ileriye yönelik arayabiliyorsunuz. şu andan misal nisan ayında boşalacak evlerin ilanı verilmiş olabilir.

ev başvurusu sanırım birçok avrupa ülkesindeki gibi; ananızın kızlık soyadına kadar istiyorlar.

sahibinden olan ilanlarda ev sahibi sizi severse verebilir. öyle rahatlığı var. ama evler genelde büyük emlak şirketlerinde. benim oturduğum apartmanda tüm evler şirketin. evlerin her şeyiyle onlar ilgileniyor. buna bozulan bulaşık makinası, akıtan banyo vs dahil.

kirada iki kalem var: kira ve giderler. giderler genelde ısınma, apartman, çamaşırhane gibi giderler. giderden az harcama olursa size iade ediliyor.

büyük şehirlerde (nüfusu 100 k üzeri sanırım bu) rekabet fazla. ama ev trafiği de fazla. gelen ve giden çok.

oda sayısına salon da dahil. 6 oda demek 5 oda bir salon. oda sayma işi bana karmaşık geliyor. mutfağın açık ya da ayrı olması oda sayısını etkiliyor. 6 odalı aynı evin mutfağı salonda birleşikse ona 6.5 oda diyorlar. ki bence çok saçma. 5.5 denmesini anladım ama 6.5 nedir? bazıları banyo oda sayılıyor diyor. ben ona inanmıyorum. benim gördüğüm oda sayısını mutfak etkiliyor. ve 6.5 oda < 6 oda, çünkü mutfağı ayrı.