Oraları Gidip Görmüş Birinden: Brutalizmin Sağlam Birer Örneği Olan 10 Sovyet Yapısı

Brutalizme örnek verebileceğimiz etkileyici yapıları bizzat gidip görmüş bir tasarımcıdan dinliyoruz. Mimari hastaları buraya!
Oraları Gidip Görmüş Birinden: Brutalizmin Sağlam Birer Örneği Olan 10 Sovyet Yapısı

sankt peterburg ve moskova’dan 10 örnek proje ile sovyet brütalizmi

20 yıllık mesleki tecrübemin son 10 senelik periyodunu sankt peterburg ve moskova 'da geçirmiş bir tasarımcı olarak, öğrencilik yıllarım ve profesyonel tasarım hayatımda beni çizgisi ile en çok etkileyen mimarı akımlardan birisi olan brütalizmin 70ler sovyet dönemi çalışmalarını, bu iki şehirden seçtiğim 10 proje ile örneklemek istiyorum.

kolay okunabilmesi için olabildiğince kısa tuttuğum yazımın ilginizi çekeceğini umarım:

öncelikle brütalizm tanımı nereden geliyor, gelin birlikte bakalım:

sanılanın aksine bu tanım ingilizceden bir çoğumuzun aşina olduğu 'kaba' anlamına gelen brütalden değil "ham beton" anlamına gelen ve gücü ifade eden fransızca "beton brüt" den türemiştir ve ilk kez büyük mimar le corbusier tarafından kullanılmıştır.

brütalizmin ortaya çıkışı, modernizmin etkisinde, 2. dünya savaşı sonrasında büyük britanya'nin yıkılan şehirlerinin yeniden inşası için ekonomik ve hızlı üretilebilen konut ihtiyacına yönelik bir arayış neticesinde olmuştur ve sonrasında bir tasarım akımı olarak da bütün dünyaya yayılmıştır.

brütalizm popülaritesinin zirvesindeyken, çok sayıda farklı ideolojik yoruma maruz kalmıştır. örneğin, sovyetler birliği'nin de dahil olduğu doğu avrupa'da akımın konteksti sosyalizm ve otoriter güç ile ilişkilendirilirken, brezilya, hindistan ve gana gibi sömürgecilikten kurtulmuş ülkelerde ise yeni bir özgürlük akımı olduğu iddia edilımış ve yapılan tasarımlar bu senaryo dahilinde ele alınmıştır.

avrupa ve amerika'da 60 larda altın çağını yaşayan brütalizm, sovyetler birliği'nde 60'ların 2. ceyreğinden başlayarak 70 lerde popülaritesinin zirvesine ulaşmıştır. brütalizm, uygun bir çözüm olarak hem ekonominin kurtarılmasına hem de dizayn edilen objelerde ikonik tasarım algısı oluşturulmasına katkılar sağlamıştır; sovyet mimarlar, ülkelerinin bilim ve teknoloji alanlarındaki kazanımlarını, tasarladıkları brütalist idari ve sosyal yapılarda kullandıkları malzeme, renk ve soyut yapısal öğeler aracılığıyla "ekonomi de yaparak" ifade etmişlerdir. diğer bir değişle sovyetler birliği'nde brütalizm, aslında izlenen devlet politikaları, teknik süreçler ve ekonomik ihtiyaçlar ile avant-garde tarzın bir kesişimidir.

bu noktada kişisel yorumum, akımın sovyetler birliği'nde benimsenmesinin ve poplüler olmasının temel sebebi, 20. yüzyılın ikinci yarısındaki sovyet mimarisinin, ülke sınırları içerisindeki tüm yerel kültürleri hiçe sayan, birleşik ve homojen toplum tasavvur eden bir totaliter ideolojiyi teşvik etmesi ve brütalizm konseptinin bu amaç için kullanılmaya çok uygun bir tasarım dili olmasıdır.

bu ön bilgilendirmenin ardından, sovyet brütalizminin 1970 ve 1980lerde sankt peterburg ve moskova şehirlerinde inşa edilmiş, dünya gözüyle gördüğüm, tasarımlarından etkilendiğim ve sizler için seçtiğim 10 örneğini gelin birlikte inceleyelim:

1. rusya devlet robotik ve teknik sibernetik bilimsel merkezi, sankt peterburg

google maps linki

yapı, rusya'da sovyet brütalist mimarisinin arkasındaki ana fikrin önemli bir örneği olarak, rusya'nın dünyada uzay yolculuğu araştırmalarındaki hakimiyetini ve gücünü ifade etmesi için 1970lerin başında rus mimarlar b. i. artushin ve s. v. savin tarafından dizayn edilmiştir.

kompleksin ikonik objesi tasarımın merkezinde yer alan ve 'beyaz lale' olarak da adlandırılan akordeon kenarlı yapıdır. bu yüksek bina, yatay yönde tasarlanmış 5 katlı ince uzun bir yapı ve sert formlarla oluşturulan çevre düzenlemesi ile odak olarak vurgulanmışıtır.

robotik ve teknik sibernetik enstitüsü, rusya'daki en büyük araştırma merkezlerinden birisidir. enstitünün kendisi 1968'de kurulmuştur ve daha sonra 1981'de st. petersburg devlet politeknik üniversitesi ne devredilmiştir.

merkez, uzay mühendisliği ve teknolojilerine ek olarak mekanik ve elektrikli robotik araştırma ve geliştirme için kullanılmaktadır. konsept olarak hava, kara ve denizle ilgili teknik sibernetik konulara odaklanmaktadırlar. ayrıca düşen malzemelerin direncini test edebilirlerken, özel uzay yolculuğu ekipmanlarını da yerinde test edip üretebilmektedirler.

2. aviators evleri, moskova

google maps linki

havacılar evi adıyla da anılan yapı, rus mimar andrei dmitrievich meerson tarafından dizayn edilmiş ve 1978'de inşaatı tamamlanmış 13 katlı 299 daireli bir konut projesidir. yapının ana özelliği, birinci katı dördüncü seviyeye yükselten 40 adet betonarme ayaktır. bu spesifik tasarımından ötürü bina halk arasında kırkayak olarak da adlandırılır.


ilk 4 katın açıktaki kolonlar üzerinde yükselmesinin sebebi olarak, taşıt yolundan gelen egzoz dumanın etkisini minimize etmek olduğu düşünülse de asıl sebebi, büyük mimar le corbusier’in "kentlerde yaşayan insanlar, evlerinden çıktıklarında kesintisiz devam eden park ve bahçelerle karşılaşmalıdırlar" anlayışıdır.

yapı, 1970'lerde ülkede tasarlanan brütalist binaların sanatsal açıdan en ifadelilerinden bir tanesidir. bu kapsamda le corbusier 'in ünité d'habitation ’ınından referans alınan tasarımsal özellikleri oscar niemeyer 'in icadıyla birleştirir: dış asansör kuleleri.

yapı, başlangıçta 1980 olimpiyat oyunları sırasında halka açık bir parkın yakınında yer alacak otel olarak tasarlansa da, projenin senaryosu kapsamında yapılan değişikliklerden sonra, blok yakında yer alan bir uçak fabrikasının işçilerini barındırmak için inşa edilmesine karar verilmiştir. en büyük daire planı 3 odalıdır.

proje, kontekst olarak ele alındığında sovyet modernist mimarlık tarihinde iz bırakan ve akımın dünyaca bilinen örneklerinden bir tanesidir.

3. tulskaya caddesi konut projesi, moskova

google maps linki

yapı, 1970 yılında rus mimarlar vladimir d. babad, vsevolod voskreshensky, vazha bamizade ve lyudmila smirnova tarafından dizayn edilmiş bir konut projesidir. bina tek parça 400 metre uzunluğunda ve 50 metre yüksekliğindedir.


projelendirmesi 70lerde yapılsa da inşaatı 1986'da tamamlanmıştır. planlama başlangıçta moskova'daki ünlü dynamo stadyumu'nu da inşa eden leonid cherikover 'in yönetiminde gerçekleştirililmiştir. ancak tasarımı daha sonra vladimir d. badad tarafından yaklaşık yirmi yılda tamamlanmıştır.

etrafında alçak binaların bulunduğu geniş bir arazi üzerine inşa edilen proje, bulunduğu çevrede tam bir landmark etikisi yaratır ve denizde yüzen büyük bir yolcu gemisine benzer. bu nedenle moskovalılar yapıyı gemi ev olarak da adlandırırlar.

binanın dokuz ana girişi ve 1.000 dairesi vardır. inşaat için brütalist akımın gerektirdiği nitelikte malzemeler kullanılmıştır: taş, beton yüzeyler, metal ve cam...

bazı tasarımsal özelliklerinin nükleer savaş durumunda sovyet nükleer reaktörlerine karşı koruma sağlamak amaçlı olduğu da söylenmektedir, bu da yapının halk arasında "nükleer bilim adamları evi" adı ile de anılmasını açıklar.

yapı orijinal projesinde son derece yenilikçi ve başarılı fikirler getirmeyi hedeflese de, inşaatı tamamlanıncaya kadar geçen 20 yıllık süreç içerisinde yapılan sayısız değişiklik ve düzenleme yüzünden inanılmaz derecede karmaşık ve yer yer çalışmayan bir proje haline gelmiştir.

örneğin orjinal projesinde olmamasına rağmen bazı daireler ıslak hacimleri ortak paylaşımlı olarak kullanmak zorunda kalmışlardır ya da mevcut dairelere veya ortak alanlara anlamlı erişimi olmayan mahaller ortaya çıkmıştır. hatta gün ışığı almasına rağmen bazı odalara hiç erişim olmadığı bile söylenir.

yapının en üst iki katı, 200 metrekareye kadar kullanım alanı sunan lüks dubleks daireler olarak planlanmıştır. hükümet, o dönemde bu daireleri çok geniş oldukları ve sovyet dönemi sosyal konut fikrine uymadıkları gerekçesiyle yıkmak istemiştir. mimarların verdiği uzun mücadelelerin ardından nihayet bu mahaller "teknik katlar" kapsamında kabul edilmiş ve yıkımdan kurtarılmıştır.

tüm kusurlarına rağmen, obje, döneminin ikonları arasındadır ve sovyet brütalizmininin en çarpıcı örneklerinden birisidir.

4. hotel leningrad (ya da yeni adiyla st. petersburg oteli), sankt peterburg

google maps linki

leningrad oteli, 1961 ve 1970 yılları arasında rus mimarlar speranksy kamensky mikhailov ve struzman tarafından 554 oda ile şehrin en büyük oteli olarak tasarlanmıştır.

inşaatına 1967'de başlanmıştır ve 1982 yılında proje güncel halini almıştır. tasarımın orijinalinde, otel iki yapı bloğu olarak iki aşamada inşaa edilecek biçimde düşünülse de ikinci etap kapsamında yer alan yüzme havuzu, çeşmeli büyük iç avlu ve dairsel formlu 13 katlı yapı bloğu hiçbir zaman tamamlanmamıştır. merak edenler için kitaplarımdan birinden çektiğim ve planların yer aldığı bir fotoğrafı paylaşıyorum.


1970 yılında kullanıma açılan otel, 2. dünya savaşı'ndan 70'lere kadar olan dönemde, bölgede inşaa edilen ilk ve en büyük otel projesidir; açılışından sonraki ilk on yılda bir milyondan fazla yabancı misafir ağırlamıştır. ayrıca, sovyetler birliği'nde brütalist tasarım öğeleriyle dizayn edilmiş bir iç mekanda açık büfe ve kontinental kahvaltı sunan ilk oteldir.


bir ek bilgi olarak 1986'da garry kasparov ile anatoli karpov arasındaki dünya satranç şampiyonası maçının ikinci bölümü yine bu otelde yapılmıştır.

23 şubat 1991'de otelin yedinci, sekizinci ve dokuzuncu katlarında çıkan ve yedi misafir ile dokuz itfaiyecinin öldüğü yangının ardından otel kısmı renovasyondan geçmiş ve özellikle iç mekanda hissedilen brütalizmin etkileri ucuz kaplama malzemeleriyle tamamen yok edilmiştir.


orijinal tasarım


5. ostankino televizyon kulesi, moskova

google maps linki

ostankino televizyon kulesi, nikolai nikitin ve yuri kondratyuk tarafından, ekim devrimi'nin 50. yıl dönemi kutlamaları kapsamında moskova için dizayn edilmiş ve inşaatı 1967 yılında tamamlanmıştır. proje, adını moskova'nın çevresinde bulunan ostankino semtinden alır.

yapı, 540,1 metre uzunluğu ile 2022 itibariyle, avrupa'nın en yüksek ve dünyanın 12. en yüksek yapısıdır. ayrıca 1967 ile 1974 yılları arasında dünyanın en uzun (bkz: free standing) yapısı olmuştur; yüksekliği 500 metreyi aşan dünyanın ilk bağımsız yapısıdır.

proje süreci, 1955 yılında sscb bakanlar kurulu tarafından yeni bir televizyon iletişim merkezinin inşaası hakkında kararname çıkarması ile başlar. onayın ardından ülke genelinde proje yarışması açılır. yarışmaya katılan projeler büyük oranda paris'teki eiffel kulesi benzeri çelik konstrüksyon dizayn çözümleri ile gelirler ve sonuçta yarışmayı kiev tasarım enstitüsü kazanır. bu karar, projeyi uygulayacak mimar ve mühendislik komisyonu içerisinde fikir ayrılıklarına sebep olur; keza projenin sahip olduğu tasarım dili, sovyet yapılarında kullanılmaya başlanan güçlü ve ifadeli brütalist tasarım dilinden çok uzaktır. sonuçta yarışmayı kazanan çözümün ileride şehir silluetine olumsuz etki edeceğine karar verilir ve yarışma iptal edilir.

bu sırada betonarme yapılar uzmanı ve aynı zamanda yarışma komisyonunun da bir üyesi olan nikolai nikitin, beklenmedik bir alternatif teklifle gelir; brütalist tasarım dilinde dev bir betonarme kule inşa etmek...

aynı dönemde stuttgart da benzer bir betonarme tv kulesi projesinin başarıyla tamamlanması nikitin'in işini kolaylaştırır ve bu referans sayesinde jüri tarafından kendisine önerisini hazırlama fırsatı verilir.

nikolai nikitin'in tasarımı, 1930'larda birlikte çalıştığı ai-petri dağı'ndaki kırım rüzgar santralı konsept projesinin mimarı yuri kondratyuk'un eskizlerine dayanır. kendisi, bu eskizlerden yola çıkarak rüzgar tribününün beton yapısını içi boş olarak tasarlar ve bu kabuğun tüm ağarlığını 149 adet çelik halata taşıttırır. böylece betonarme yapının birbirinden bağımsız çalışan yuvarlak bloklarının deformasyonunu da engeller.

nikitin'in, bu projeyi 1 gecede dizayn ettiği iddia edilir; kendisinin projeyi rüyasında gördüğü ve kulenin koni şeklindeki temelini güçlü yaprakları ve kalın gövdesi olan ters zambakdan esinlenerek tasarladığı söylenir.

sonuç olarak ortaya çıkan ürün, ölçeği ve bulunduğu lokasyon sebebiyle sovyet modernist mimarisinin en ikonik yapılarından birisi olur.


6. noviy arbat kentsel tasarım projesi, moskova

google maps linki

moskova, kent ölçeğinde büyük performanslar için inşa edilmiş bulvarları ve meydanlarıyla dünyanın en teatral şehirlerinden birisidir. bu kapsamda heykelsi yapılarla tanımlı yolların en görkemlilerinden birisi kesinlikle noviy arbat caddesi'dir.

noviy arbat, fikir olarak şehrin en eski mahallelerini bir bıçak gibi keserek, sovyetlerin aşılmaz bir güç ve sınırsız bir gelecek olmasını fiziksel mekanda betimler. aynı zamanda bizlere brütalist tasarım çerçevesinde tanımlanan formların ve mekanların nasıl heyecan verici ve etkili bir şehircilik yaklaşımı sunabileceğini de gösterir.

noviy arbat'ın tasarım kökleri, şehir içindeki yaya ve taşıt sirkülasyonunu kolaylaştırmak ve merkezden yayılan yollarla eski kentsel odağa giden yolu vurgulamak için tasarlanan stalin dönemi 1935 planına kadar uzanır. bu aks, moskova tarihi kent merkezinden başlayarak, sovyet vatandaşları için tasarlanan brütalist devlet kurumları yapılarına doğru ilerler. savaş ve kıtlıklar projenin inşaasını geciktirse de, projenin modernist kısmı 1970'lere gelindiğinde büyük oranda tamamlanmış olur.


caddenin uzayan uçsuz bucaksız genişliği ve sınırlı miktarda malzeme ile kurgulanmış 3. boyutta, gündelik hayatın karmaşasının üzerinde yükselen tasarım elemanları, insanın kendisini tamamen farklı bir gerçeklikte hissetmesini sağlar.

7. bublik dairesel apartmanlar, moskova

1. yapı google maps linki

2. yapı google maps linki

1970'lerin sosyalist dönemdine, özellikle moskova pek çok alışılmadık brütalist yapıya ev sahipliği yapıyordu. komünist yetkililer, başkente olan büyük kırsal nüfus akımı nedeniyle şehiri mümkün olan en kısa sürede sanayileştirmek ve genişletmek zorunda kaldılar.

ikinci dünya savaşı'ndan önce doğu avrupa'daki nüfusun çoğu kırsal kasabalarda yaşayan köylülerdi, ve fakat savaş sonrasında orta sınıf doğdu ve onlar da bir yerlerde yaşamak zorundaydılar. bu sebepten dolayı sovyet yetkilileri devasa konut projeleri inşaa etmeye başladılar ve bunlardan biri de 1972 yılında sovyet mimar eugene stamo ve mühendis aleksandr markelov tarafından tasarlanan bu silindirik apartman projesiydi.

bina, moskovalılar tarafından, yapının dairesel formu sebebiyle “bublic” olarak anılmaktadır (rus dilinde simit anlamına gelir). bu devasa yapı 913 daireden oluşmaktadır ve mimarların iddasına göre 1980 yaz olimpiyatları'ndan önce eş zamanlı olarak olimpiyat işaretindeki beş daireyi referans alacak şekilde beş yapının inşaa edilmesi planlanmıştır.

proje pratiklik ve satın alınabilirlik odaklı olmasına rağmen bir süre sonra ortaya çıkan yüksek bakım maliyetleri ve yapı avlusundaki akustik kaynaklı teknik problemler yüzünden beş yapı yerine iki yapı ile sınırlı kalmıştır.


8. st. petersburg elektroteknik üniversitesi

google maps linki

yapı, sankt peterburg elektromekanik devlet üniversitesi'nin 5 numaralı ek binasıdır. proje, 1970'lerin başında gerçekleşen konut mimarisinde katı işlevselcilik dogmalarının aşıldığını ifade eden leningrad tuğla brütalizminin en eski örneklerinden birisidir.

bina, mimar leviash v.l. tarafından dizayn edilmiş ve 1968 - 1972 arasında inşaa edilmiştir.

yapının tasarımında birçok cesur ve yenilikçi konstrüktif teknik kullanılmıştır. özellikle, binanın teknik altyapı hatları, yapı cephesine entegre çalışan ve tuğla kuleler şeklinde tasarlanan özel saftlarda toplanmıştır. bu tarz mekansal kaliteyi arttıracak çözümler, o dönemde yanlızca batı mimarisinin en iyi örneklerine kullanılmaktadır.

projeyi incelediğinizde, şayet mimarlık tarihinde modernizm konusuna meraklıysanız, leviash' in doğrudan ilham aldığı projenin, 1965'te louis kahn tarafından tasarlanan ve kör tuğla saftlarla benzer bir teknik kullanılan philadelphia 'daki richards tıbbi araştırma laboratuvarı binası olduğu söylenebilir.


tasarımın geliştirilmesi sırasında, projeden bağımsız olarak bir sanatsal değeri olan ve mükemmel grafik tasarım işleri içeren proje sayfaları tasarlanmıştır. bu çalışmalar lenniiprekt ve st. petersburg mimarlar birliği arşivlerinde saklanmaktadır.

leviach, mimarı ve sanatsal çözüm bazında yapı cephesinin zengin plastisitesinde, kahn'in prizmatik şaftlarının aksine, yuvarlak, aerodinamik formlar kullanmıştır.
cephe malzemeleri olarak kırmızı tuğla ile birlikte kiriş ve pencere pervazlarında brütalist tasarımın imzası olan ham beton kombinasyonu kullanılmıştır.

pencere açıklıklarının ritmik yapısı çok karmaşıktır ve yapı bu yüzden 1970'lerde işlevselciliğin savunucuları tarafından bir çok kez eleştirilmiştir.


iç mekanlar brütalist tasarım harikasıdır; brüt beton ve metal malzemelerden merdivenler, rampalar ve yürüyüş yolları sistemlerini içerir.


projenin ortaya çıkışı ve uygulanması, o dönemde leningrad mimarisi için bir dönüm noktası olmuştur ve büyük mimar mies van der rohe'nin çalışmalarından esinlenerek modernizmden brütalizme doğru bir ayrılığı sembolize eder.

proje, 2022 yılında kültürel miras yapıları listesine dahil edilmiştir.

9. moskova koreografi okulu, moskova

google maps linki

sovyetler döneminde bale, birliğin ülke çapında propogandasını yaptığı ve üzerinde ciddiyetle durduğu en önemli sanat dallarından bir tanesidir. bu kapsamda 1950'li yılların ikinci yarısında, ruslar dünyada balede bir numaraya kadar yükselmişlerdir.

sovyet yönetimi, bu doğrultuda ülkenin sanata bakış açısındaki yenilikçi perspektifi ifade etmek ve modernist yaklaşımlarını mekansal kurguda da vurgulamak adına 1967 yılında moskova koreografi okulu için mimar viktor lebedev, alexandr larin ve sergei kuchanov'dan bir proje üretmelerini talep eder. proje alanı moskova fruzenskaya caddesinde yer alan ve önceleri darwin müzesi olarak inşatı başlamış ve fakat sonra vazgeçilmiş 3 hektarlık arsadır.

sanat aşığı elitist kesimin de desteğini alarak geliştirdikleri projenin, mimarlık tarihinden bir miktar da olsa anlayan her tasarımcının aklına, büyük mimar le corbusier'in 5 tasarım prensibini özetlediği villa savoye'yi getireceği sözgötürmez bir gerçektir.


bu noktada proje mimarlarının yaptıkları en büyük hata, villa savoye'nin bir konut projesi ve kendilerinin çalıştıkları projenin içerisinde 600 kız öğrencinin bale öğrenimi göreceği bir eğitim tesisi olduğu gerçeğini görmemezlikten gelmeleri olmuştur. bu sebepten dolayı tasarım esnasında yetersiz sayıda kalan derslikler, soyunma giyinme mahalleri ve ıslak hacimler ile tam tersine aşırı büyük stüdyolar gibi yapının gabarisinden ötürü çözülemeyen mekansal probemlerle karşılaşmışlardır. bu kapsamda ele alınabilecek bir diğer hata, iş programında yer alan 500 kişilik amfitiyatroyun yapının içerisinde sığdırılamamasından ötürü, bu fonksiyonu ikinci bir yapı olarak ele almak durumunda kalmalarıdır.


bu iki bağımsız yapı, sonradan yapılan bir geçiş koridoru ile birbirlerine bağlanır


özetle

ana yapının görsel olarak le corbusier'in villa savoye'sini andırdığını ve fakat genel tasarım kurgusu olarak onun 5 tasarım prensibi ile çelişecek bir çok problemi de içerisinde barındırdığını söylemek yanlış olmayacaktır. hatta dönemin önde gelen mimarları villa savoye'den ziyade bir diğer le corbusier eseri olan sainte marie de la tourette'den referans alarak projeyi geliştirmedikleri icin proje ekibini eleştirmişlerdir.

tasarıma yöneltilen bir diğer eleştri, 3 hektarlık alana 3 katlı ve m2 bazında oldukça ufak sayılabilecek bir yapının konumlandırılması ve bu anlamda sovyet brütalizminin önemli çıkış noktalarından birisi olan ekonomik proje çözümleri yaklaşımının bu proje için geçerli olmamasıdır.

bir ek bilgi olarak, moskova koreografi okulu'nun ardından sovyetler birliği'nde villa savoye'den referans ile tasarlanacak bir diğer yapı, 1970 yılında ulyanovks'da projelendirilecek olan lenin anıtı olduğunu da belirtmek isterim.

10. garage, modern sanatlar müzesi, moskova

google maps linki

1960'larda başlayan moskova'nın kentsel tasarımındaki modernist yaklaşım fikirleri, kentsel açık alanların bir parçası olan büyük ölçekli parklara da sıçramıştır.

bu kapsamda 1961 yılında mimar yury sheverdyaev, meşhur gorky park'ın içerisinde 108 x 37 metre boyutlarında ve 5400 metrekare büyüklüğünde 2000 kişilik dans merkezi ve sosyal tesis yapısı tasarlar. proje farklı sebeplerden ötürü hayata geçirilemez ve süreç yarım kalır. 1966 yılında mimar igor vinogradsky ve igor pyatkin, proje için açılan ulusal yarışmayı kazanırlar ve ardından dizayn süreci tekrar başlar.

dizayn ekibinin tasarım yaklaşımına göre kent ölçeğinde bir odak noktası oluşturabilmek için öncelikle proje yakın çevresindeki irili ufaklı tüm yapısal öğeler temizlenmelidir. yapının park içerisindeki konumu değiştirilir ve halkın artan refah seviyesi doğrultusunda daha fazla sosyal mekana ihtiyaç duyulmasından ötürü dans merkezi fonksiyonu projeden çıkarılır ve yapı büyük bir kafeye dönüştürülür.

uygulama neticesinde, park yakın çevresi, proje ekibinin isteği doğrultusunda yenilenemese de, 1968 yılında yapının inşaatı tamamlanır. merkezi lokasyonundan ötürü kafe inanılmaz popüler olur ve sonrasında teras kısmında da düzenlemeler yapılarak yaz kullanımına açılır.


1980'lere gelindiğinde ortaya çıkan ekonomik zorluklar yüzünden kafe iş yapamamaya başlar ve sonunda terk edilmiş bir yapı olarak yıkım sırasına girer...

bu olaydan yaklasik 30 sene sonra, 2011 yılında venedik bienali'nde rem koolhaas, 60'lar ve 70'lerden kalan brütalist yapıların korunması gerekliliğini ifade eden bir proje olan cronocaos'u sunar; projeye göre 2. dünya savaşı sonrası tasarlanan "beton canavarlar" korunmalıdır.

projenin rusya'ya yansıması 2014 yılında, hollanda merkezli mimarlık stüdyosu oma'nın sihirli dokunuşlarıyla olur ve proje çağdaş sanatlar müzesi olarak yeniden hayata döner. rem koolhaas, yapının 1960'lardan kalan tüm orijinal özelliklerini dikkatlice restore eder ve iki katlı yapıyı parlak bir polikarbonat cepheyle kaplayarak son noktayı koyar...


özetle

brütalist yapıların insanları karamsallığa ittiği ve çirkin oldukları tezinin tam aksine, ben bu yapıların tasarım dilinin insanlara sıra dışı mekansal deneyimler sunduğunu, sahip oldukları tasarım çizgileri ile onların, bulundukları kentlerin en etkileyici katmanlarından olduklarını ve bu kentlere paha biçilemez bir değer kattıklarını düşünüyorum.

bu çerçevede değerlendirecek olursam brütalist yapıların dünyanın herhangi bir yerinde çirkin diyerek kasten yıkılması, benim perspektifimden bir kültür katliamıdır. özellikle 2000'lerden başlayarak avrupa'da sıkça karşılaşılan yıkım çalışmaları sosbrutalism gibi organizasyonlar tarafından düzenlenen protestolar ve koruma çalışmaları sayesinde bir oranda durdurulabilmiştir. ayrıca bu tip mimari organizasyonlar tüm dünyadaki mevcut yapı stoğunun da arşivlerini tutmayı hedeflerler. ilgilenenler için web adreslerini de bu yazı vesilesiyle sizlerle paylaşıyorum.

halis saygı / aralık, 2022