PKK'nın 16'sı Çocuk 30 Kişiyi Katlettiği 1987 Pınarcık Katliamı

20 Haziran 1987'de Mardin'in Ömerli ilçesine bağlı Pınarcık köyüne terör örgütü PKK'nın silahlı kanadı ARGK tarafından düzenlenen saldırıda 30 sivil vatandaşımız hayatını kaybetti.
PKK'nın 16'sı Çocuk 30 Kişiyi Katlettiği 1987 Pınarcık Katliamı

20 haziran 1987 günü mardin’in ömerli ilçesine bağlı pınarcık köyüne düzenlenen terör saldırısında akıl almaz bir vahşet yaşandı. pkk’nın o dönem silahlı kanadı olan argk (bugünkü hpg) tarafından gerçekleştirildi.

saldırıda 16’sı çocuk, 6’sı kadın olmak üzere toplamda 30 sivil hayatını kaybetti. evler ateşe verildi, insanlar içeride diri diri yakıldı. köy neredeyse haritadan silindi.

"devletin yanında duran köylüler" diye hedef gösterilen insanlar, çocuklarıyla birlikte katledildi. olaydan sonra sorumluluğu açık açık argk üstlendi zaten.

bugün hala bu katliamın adı pek anılmaz. bazı yerlerde satır aralarında geçer sadece ama yaşandı. unutan çok, hatırlayan az.

hafıza tazelemek isteyenler için: bu ülkede 3 yaşındaki çocukların sabaha karşı yakılarak öldürüldüğü bir gece var tarihte. adı da pınarcık.

pkk'nın silahlı mücadeleye geçiş süreci ve pınarcık katliamına giden yol

1970’lerin ortasında, başını abdullah öcalan’ın çektiği; ali haydar kaytan, cemil bayık, haki karer ve kemal pir gibi isimlerin de yer aldığı bir grup, “kürdistan devrimcileri” adıyla sahneye çıktı. 1973’te yayınladıkları deklarasyonla kürt kimliği üzerinden bir hareketin ilk tohumlarını attılar. bir yıl sonra, "kürt halklarının haklarını savunmak" iddiasıyla örgütlenmeye başladılar. sonunda 27 kasım 1978’de, diyarbakır’ın lice ilçesine bağlı fis köyünde pkk’yı resmen kurdular.

1982’ye gelindiğinde örgüt suriye’nin dera kentinde yaptığı bir toplantıda türkiye’ye karşı silahlı gerilla savaşı başlatma kararı aldı. aynı yılın 21 mart’ında, cezaevindeki pkk’lı mazlum doğan kendini yakarak bu kararın ilk işaret fişeğini çaktı. ardından gelen açlık grevleri, ölümler ve cezaevi direnişleri, örgüt içindeki radikalleşmeyi daha da körükledi.

tarihler 15 ağustos 1984’ü gösterdiğinde ise, eruh ve şemdinli’deki eş zamanlı silahlı ve bombalı saldırılarla türkiye-pkk çatışması resmen başlamış oldu. 1 asker ve 2 polisin öldüğü, çok sayıda sivilin de yaralandığı bu saldırılar, uzun sürecek bir kanlı dönemin kapısını açtı.

pkk, ilerleyen yıllarda sadece güvenlik güçlerini değil, öğretmenleri, doktorları, sivil köylüleri, okulları ve hastaneleri de hedef almaya başladı. adam kaçırmadan yerinde infazlara, intihar bombacılarından çocuk asker kullanımına, uyuşturucu ticaretine kadar birçok yöntemle dünyanın da dikkatini çeken bir terör yapısına dönüştü.

1985 itibarıyla türkiye, suriye sınırına tel örgüler çekmişti ama dağlık arazi yüzünden ırak sınırında bunu yapamıyordu. bu yüzden, o bölgede bir köy koruculuğu sistemi kuruldu. bu durum, pkk’nın köylere erişimini zorlaştırdığı için örgütün hedef tahtasına oturdu.

1987’den itibaren mardin, siirt ve hakkari gibi illerde köy korucularına ve onların ailelerine yönelik sistematik saldırılar başladı. işte pınarcık katliamı da bu sürecin bir parçasıydı.

bir örgütün, kendi ideolojisine uymuyor diye çocukları, kadınları, sivilleri hedef almasının belki de en net örneklerinden biri olarak tarihte yerini aldı.

pınarcık katliamı ve ardında bırakılan bildiri

20 haziran 1987 akşamı, saat 21.30 sularında mardin’in ömerli ilçesine bağlı, sadece 16 haneli ve 60 nüfuslu pınarcık köyü pkk tarafından hedef alındı. yaklaşık 30 kişilik bir pkk’lı grup köyü önce ablukaya aldı, sonra da sistematik bir katliama girişti.

16’sı çocuk, 6’sı kadın olmak üzere tam 30 sivil hunharca öldürüldü. muhtara ve köy korucularına ait 8 ev ateşe verildi. 65 büyükbaş ve küçükbaş hayvan da telef edildi. köy, deyim yerindeyse haritadan silinmeye çalışıldı.

katliamdan sonra geride bir bildiri bırakıldı. bildirinin altında, pkk’nın o dönemki silahlı kanadı olan kürdistan halk kurtuluş ordusu (argk) imzası vardı. bildiride, köy halkı "ajan milis çetebaşları" olarak tanımlanıyor ve şu tehditkar ifadeler yer alıyordu: "kürdistan’a ve kürtlüğe düşman faşist türk sömürgeciliğini 5 paralık uşağı ajan milis çetebaşları: halk kurtuluş kuvvetlerinin kurşunlarından hiçbir güç sizi kurtaramaz. halka karşı daha fazla suç işlemeden kürdistan ulusal kurtuluş ordusu’na teslim olun. halktan af dileyin. suçlarınızın hesabını verin."

pkk'nın itirafı, alternatif iddialar ve tartışmalar

haziran 1987’de yaşanan pınarcık katliamı, o dönem pkk'nın silahlı kanadı olan argk tarafından üstlenildi. örgütün yayın organı serxwebun’un aynı yılki haziran sayısında, katliamla ilgili şu ifadeler yer aldı: “pınarcık eylemi; kimsenin çarpıtamayacağı eylemleri ortaya sermiştir. seksen kişiden oluşan, donanımlı bir argk birliği, ömerli’nin birkaç km yakınında çetelerin bulunduğu köyü sarmış ve çeteleri imha etmişlerdir. argk savaşçıları büyük bir taktik manevra ve saldırı ruhunu sergileyerek, direnen düşmana karşı inisiyatifi ele geçirmiş, onları etkisizleştirmiş, hedefi imha etmiş, çetelerin sömürgecilerden aldığı bütün donanıma el koymuştur.” örgüt, bu açıklamayla hem saldırıyı üstlenmiş hem de yapılanları "başarı" olarak sunmuştu. ancak yıllar içinde bu olayla ilgili farklı iddialar da ortaya atıldı.

bunlardan biri, pkk’nın eski yöneticilerinden şemdin sakık’tan geldi. sakık, pınarcık başta olmak üzere doğu ve güneydoğu’da gerçekleştirilen birçok katliamın, abdullah öcalan’ın kurduğu özel harekat birliği tarafından yapıldığını, dolayısıyla pınarcık’ın da pkk tarafından düzenlendiğini açıkça söyledi.

öte yandan, 90’lar döneminin karanlık figürlerinden biri olan eski özel harekat polisi ayhan çarkın, 2011’de yaptığı açıklamada bambaşka bir iddia ortaya attı. katliamı bizzat yerinde gördüğünü, hatta cansız çocuk bedenlerini kendi elleriyle taşıdığını anlattıktan sonra, olayın sorumlusunun jitem bağlantılı provokatif yapılar olduğunu öne sürdü: “dehşet şeyler yaşandı o bölgede. 1986’da gittik oraya. bir yıl sonra mardin ömerli’ye bağlı pınarcık köyü’nde bir katliam yaşandı. 16’sı çocuk 30 kişi katledilmişti. o köye gittim, kan barut kokusu vardı her tarafta. pınarcık katliamını provokasyon amaçlı jitem’in oluşturduğu gruplar yaptı. çoğu çocuk 30 insan. bir çocuğun cansız bedeni kollarımdaydı. o insanları örgüt öldürmedi. bu kanı döken başkasıydı.”