Samanyolu Galaksisi'ni Göremememize Neden Olan Tatsız Olay: Işık Kirliliği

Yanlış yerde, yanlış miktarda, yanlış yönde ve yanlış zamanda ışık kullanılması olarak özetleyebileceğimiz ışık kirliliğinin ne olduğunu detaylıca anlatan bir yazı. Işık kirliliği nedir, neden olur?
Samanyolu Galaksisi'ni Göremememize Neden Olan Tatsız Olay: Işık Kirliliği

ışık kirliliği; yanlış yerde, yanlış miktarda, yanlış yönde ve yanlış zamanda ışık kullanılmasıdır.

günümüzden 100 yıldan biraz daha uzun bir süre önce, herhangi büyük bir şehirde dahi gece dışarıda yürürken samanyolu galaksisi'ni gökyüzünde görebilirdiniz. van gogh gibi ilham veren sanatçılar veya holst gibi müzik bestecileri ya da shakespeare gibi yazarlar açısından gece gökyüzünde binlerce yıldız görmek günlük hayatın doğal bir parçasıydı. ve bu gözlemlerin ilham özelliğinden her biri fazlasıyla yaralanabilmiştir.

yanlış biçimde gerçekleştirilen aydınlatma, gece gökyüzünün rengini ve kontrastını değiştirir, doğal yıldız ışığının görünmesini engeller ve çevreyi, enerji kaynaklarını, vahşi yaşamı, insanları ve astronomi araştırmalarını etkileyen sirkadiyen ritimleri bozar. her yıl yapay ışığa olan talebin artmasına bağlı olarak ışık kirliliğinin yarattığı tehdit de artmaya devam etmektedir.


başlıca nedenleri

yapay dış mekan ışıklarının gerekli olmayan zaman ve mekanlarda kullanılmasıdır. kötü tasarlanmış konut, ticari ve endüstriyel dış mekan aydınlatmaları da ışık kirliliğine önemli ölçüde neden olmaktadır.

koruması bulunmayan aydınlatma armatürleri sağladıkları aydınlatmanın neredeyse %50’sinden fazlasını gökyüzüne veya yanlara doğru yaymaktadır. pek çok durumda, yayılan ışığın sadece %40’ı gerçekten hedeflenen bölgeyi aydınlatabilmektedir. bu kötü tasarımlar nedeniyle dış mekan aydınlatmasının yaklaşık %30’unun boşa harcandığı tahmin edilmektedir.

ışık kirliliğinin ölçülmesi karmaşık bir işlemdir, çünkü doğal atmosfer parlama ve dağınık ışık nedeniyle aslında tamamen karanlık değildir. doğru bir ölçüm elde etmek için bilim insanları, ışık kaynaklarının sayısını ve yoğunluğunu belirlemek ve geceleri toplam gökyüzü parlaklığını hesaplamak için geceleri dünyanın uydu görüntülerini kullanmaktadırlar.

amatör ve profesyonel astronomlar, gök parlaklığını ölçen bir el cihazı olan gökyüzü kalite metresini (sky quality meter) kullanabilmektedirler. dark sky meter ve loss of the night gibi mobil uygulamalar ise hepimizin ışık kirliliğini kontrol edebileceğimiz uygulamalardır.


ışık kirliliğini ölçmenin diğer bir yolu ise gözlemlenebilir standartlar sağlayarak gökyüzü kalitesini ölçen dokuz seviyeli bir derecelendirme sistemi olan bortle ölçeğidir. amatör gökbilimci olan john e. bortle, 2001 yılında derecelendirme sistemini amatör gökbilimcilerin bir gözlem yerinin karanlığını değerlendirmelerine yardımcı olmak için tasarlamıştır.

ışık kirliliği her yıl atmosfere ciddi miktarda sera gazı salınımına neden olmakta ve 12 milyon tondan fazla karbondioksit salınımının kaynağı haline gelmektedir.

harcanan ışığın ürettiği karbondioksiti absorbe etmek için yaklaşık 702 milyon ağaca ihtiyaç olduğu göz önüne alındığında bu olayın ne gibi durumlar yarattığı daha iyi anlaşılmaktadır.

ışık kirliliği diğer kirlilik türlerine de neden olabilmektedir.2010 ulusal okyanus ve atmosfer birliği tarafından yapılan bir araştırmaya göre, ışık kirliliği, geceleri havayı temizleyen doğal olarak oluşan bir süreci baskılayarak dolaylı olarak da hava kirliliğini artırıyor.

bir nitrojen oksit biçimi olan nitrat radikali, geceleri araç ve fabrika emisyonlarını parçalamaktadır. gece gerçekleşen bu durum, emisyonların duman, ozon kirliliği veya diğer zararlı tahriş edici maddeler haline gelmelerini önlemektedir. süreç sadece geceleri gerçekleşir. zira güneş ışığı nitrat radikalini yok eder. ancak, binalardan, arabalardan ve sokak lambalarından gelen yapay ışıklar, güneş ışığından 10.000 kat daha kısık olsa da nitrat radikalini de etkiler ve temizleme işlemini %7 yavaşlatır. yapay ışık aynı zamanda ozon tabakası için zararlı kimyasalları %5 arttırmaktadır.

yaşadığımız şehirlerde, gökyüzündeki muhteşem yıldızlardan ve gezegenlerden mahrum kalmanın burukluğunun yanında görüldüğü gibi birçok çevre etkisi de yaratmaktadır. yaşadığınız şehirler en iyi ihtimalle beşinci sınıfta yer almaktadır. bu da asla gökyüzünü gözlemleyebilmemiz için yeterli değildir. buradaki haritadan bulunduğunuz bölgede size en yakın gökyüzü gözlemi yapabileceğiniz yerlere ulaşabilirsiniz. türkiye'de en iyi gözlem yapabileceğiniz yerler ikinci sınıfta yer almaktadır. denizin ortasında, karadan epey uzaklaşırsanız belki birinci sınıfa erişebilirsiniz.

ışık kirliliği haritası