Şanlıurfa ve İlçelerinin İsimleri Nereden Geliyor?

Türkiye'nin en kalabalık şehirlerinden Şanlıurfa veya çok eskilerdeki adı ile Edessa'nın ve ilçelerinin isim hikayeleri.
Şanlıurfa ve İlçelerinin İsimleri Nereden Geliyor?
iStock

şanlıurfa

rivayete göre eski yunanlar enoch’un (enoch=hermes = idris peygamber = uhnud), bu dört ismin aynı kimse olduğu kabul edilmektedir.) insanlara şehirler kurmayı öğrettiğini ve onun devrinde 180 şehir kurulduğunu, bunların en küçüğünün urhai veya diğer bir okunuşla orhay yani urfa olduğu söylenilmektedir. bu rivayete göre idris peygamber nuh peygamberden önce geldiğinden urfa nuh tufanından önce kurulmuştur. nuh tufanında bütün dünya gibi urfa’da harap oldu. fakat tufandan sonra dünya yeniden kuruldu ve urfa da tarihte ki yerini aldı. yine anlatıldığına göre nuh tufanından sonra babil’de hüküm süren nemrut üç şehir inşa etmişti. bunlardan biri de urfa şehridir. bu şehir önce arach ve daha sonra zaman süreci içinde erech, orhay, edessa ve ruha isimlerini almıştır. urhai veya orhay ismi, urfa’nın ilk sakinleri olan arami – süryanilerin verdiği isimdir. daha sonra urfa’ya gelen helenler edessa ismini verdiler. helenlerin verdiği edessa ismi “suyu bol” anlamına gelmektedir. helenlerin verdiği edessa ismi “suyu bol” anlamına gelmektedir. urfa da içinden akan karakoyun (daysan) deresi ve kaynayan pınarlardan dolayı suyu bol bir şehirdi. urfa’ya edessa isminden başka yine suyu güzel çeşme anlamına gelen “kaliruha” adı da verilmiştir. urfa’nın fethinden sonra müslüman araplar tarafından “kaliruha”nın “kali” heceleri atılmış ve sadece “ruha” heceleri kullanılmıştır. ikinci bir rivayete göre orhay kelimesinin hafif bir değişikliğe uğratılmasıyla ruha denilmiştir. böylece şehir, fetihten sonra müslümanlar tarafından artık “ruha” diye çağrılmıştır. osmanlı devrinde urfa denilmeye başlanmıştır. başka bir rivayetle orhay isminin urfa’ya dönüştürülmesi daha uygun görülmektedir.

akçakale

ilçenin ilk adı ayn-el arus idir. hz. ibrahim (a.s) harran'dan şam'a göç ederken amcası kızı hz. sara ve beraberindeki kafile ile birlikte urfa'nın 50 km. güney batısındaki bir su kaynağında konaklar. hz. ibrahim(a.s) ve hz. sara'nın evlilik töreni burada yapılır. evlilik töreninin yapıldığı yere "düğün gözü" anlamında "ayn-el arus" adı verilir. halen halk arasında bu isimle anılmaktadır. bir diğer adı ise "ayn halil ür rahman" dır. halil ür rahman kaynağı ve gölü anlamındadır. akabinde, ilçenin adı, türkiye-suriye sınırı çizilmeden önce “beyaz tepe” (tel ebyâd, tel ebyaz ) olarak adlandırılmaktaydı. nihai olarak sınırdan sonra isim karışıklığı yaşanmaması adına akçakale olarak tescillendi.

birecik

aramice bîrsâ kelimesinden türeyen ve arapça kale, hisar anlamına gelen el-bîre olarak olarak bahsedilen birecik, “küçük kale” anlamına gelmektedir. antik dönemde yerleşimden “makedonopolis” olarak da bahsedilmiştir.

bozova

1389–1390 yılları arasında yıldırım beyazıt’ın mısır'a yaptığı sefer sırasında anadolu’ya gelen müslüman türkleri (türkmenleri) bu bölgeye yerleştirmiş ve bu bölgeye yaylak adını vermişlerdir. ilçenin ismi 1930 yılında açık toprak rengi sebebi ile bozova olarak değiştirilmiştir.

ceylanpınar

ilçe ismini sırası ile, asurlular, hititler, abbasiler, bizanslılar, selçuklu ve osmanlı devleti sınırları içerisinde yer alan resul-ayn (suriye), habur çayı ve kaynak başına su içmeye gelen ceylanlardan almıştır.

eyyübiye

ilçe adını bölgedeki bir mağarada konaklayan hz. eyyüb peygamberden almıştır.

halfeti

halfeti, mö 855 yılında asur kralı üçüncü salmanassar tarafından zapt edildiği zaman şitamrat adını taşıyordu. yunanlar bunu değiştirerek urima adını vermişlerdir. süryaniler ise kal’a rhomeyta ve hesna the romaye adlarını kullanmışlardır. şehir arapların eline geçtikten sonra kal’at–ül rum adı takılmıştır. ikinci yüzyılda bizanslıların eline geçince bu kez romaion koyla adını almıştır. rivate göre şu anki ismi ise, zamanında birbirini çok seven xelil ve fate adlı iki gencin birbirini sevip kavuşamamaları üzerine, `xel u fate (halil ve fate)` olarak anılmasından gelmiştir.

haliliye

ilçe adını, "bölgenin sahibi, maliki ve efendisi" gibi sıfatlar taşıyan ve kendisine halilullah vurgusu yapılan hz. ibrahim peygamberden almıştır.

harran

tevrat içerisinde "haran" olarak geçen yerin burası olduğu söylenir. islâm tarihçileri şehrin kuruluşunu nuh peygamber'in torunlarından kaynan'a veya ibrahim peygamber'in kardeşi aran'a (haran) bağlarlar. 13. yüzyıl tarihçilerinden ibn-i şeddat, hz. ibrahim"in filistin'e gitmeden önce bu şehirde oturduğunu, bu nedenle harran'a hz. ibrahim'in şehri de denildiğini belirtmiştir.

hilvan

 ilçenin ilk ismi olan karacurun, osmanlı döneminde 1820 yılında yöredeki göçebe aşiretlerin yerleşmesiyle köy meydanında bulunan kara dibek taşından gelmektedir. adı daha sonra ise 1926 yılında hilvan olarak değiştirilmiştir. arapça asıllı kelime olan hilvan'ın sözlük anlamı “bağış, tatlı, hediye” olup, meyveleriyle ünlü belde anlamına da gelmektedir.

karaköprü

karaköprü isminin menşei hakkında kesin değerlendirmeler olmamasına rağmen ilçenin ismi burada var olan köprüye bağlanmaktadır.

siverek

ilçeye tarih boyunca sümer, hitit, asur, mittani, bizans ve araplar tarafından, kinaba, surk, sevavorah, sevavarak, sevaverek, sebaberek, sibabarka, sıklıs, süveyda, serrek ve senn gibi isimler verilmiştir. nihai adını ise, seav* averek*anlamında oluşan "siyah harabeler" kelimesinden almıştır. seavavarek ismi siverek olarak tescillenmiştir.

suruç

kaynaklarda seruğ olarak geçen bu şehrin hz. ibrahim ile çok yakın bir ilişkisi olduğu düşünülmektedir. hz. ibrahim’in babası azer, dedesi nahor büyük dedesi ise seruğ’dur. tarihte adı seruğ olarak anılan bu ilçe ile hz. ibrahim’in atası seruğ aynı adı taşımaktadır. bu durum hz. ibrahim ile bir bağlantı olarak yorumlanmaktadır. seruç, bu ilçenin asıl adıdır. yörenin eskiden beri cins atlar ve bunların yetiştiriciliği ile meşhur olduğu bilinmektedir. atların eğeri ile uğraşan ve imal eden kişilere “saraç” denilmektedir. suruç ise bu kelimenin arapça lisan kuralları çerçevesindeki çoğuludur. ilçenin isminin kökenine dair bir diğer düşünce ise bu kelimeden geldiği yönündedir.

viranşehir

sümer, hitit ve asurlular döneminde “tilla, tella, tilli” romalılar döneminde “constantina” , islam uygarlığı döneminde ise ”tell-mevzelaht, tel-mevzen , tel-muzin , tilmuz ve örenşehir “ isimlerini alan ilçe, tarihte çok yıkılıp yakıldığı için harap anlamına gelen “viran” kelimesi eklenerek “viranşehir”ismini almıştır.

kaynakça

türkiye türkçesi ağız araştırmaları çalıştayı bildirileri - türk dil kurumu

haleplibahçe mozaikleri & şanlıurfa / edessa - arkeoloji ve sanat yayınları