Size Ne Kadar Acayip Bir Millet Olduğumuzu Tekrar Hatırlatacak Garip Adetlerimiz
gelinin ilk gece evine girerken ayağıyla bardak kırması.
kapının üst tarafına bal sürmesi.
babasının evinden çıkarken çuvalla gelen küp şekeri ortadan ikiye kırarak tüm bekarların ağzına şeker koyması. koca bir çuval şeker kırdım amk. herkes evde kalmışşsa demek.
bir tane daha var ama edebim el vermiyor :) (yeni gelin olunması çok zor. gençlere sabır diliyorum.)
yeni gelin evine gelen herkesin yatak odası dahil bütün odaları gezmesi. ulan kevaşeler ben annemin bile odasına girmemeye özen gösteririm. kadın geldi yatağı falan elledi. üstünde sevişen eden var mı hiç umrunda değil. (şu an yine sinirlendim.)
düğünde hediye gelen takıların boyna takılması. (en leş adetlerimizden biri.)
düğünden sonra bilumum akrabaları ziyarete gitmek el öpmek, hepsine tek tek bohça hazırlamak. damadın dayısına don alıyorsun lan. gittiğin her evde mecburiyetten yemek yemek. bir günde 7 evde yemek yedim ama ölmedim. :) çünkü yeni gelin olmak bunu gerektiriyordu.
yeni gelinin 40'ı çıkmadan annesine babasına gidememesi. ( bunu deldim gençler. evlendim 1 hafta sonra anneme gittim. 10 gün kaldım. çok güzeldi. hiç evlenmemiş gibi hissettim.) (bkz: kırkı çıkmak)
gelin ayakkabısının altına evlenmek isteyenlerin adını yazmak. bi boka yaramıyor. çünkü evlendikten sonra en az 5 kere daha kendi adımı ayakkabıların altına yazdım ama hala tek bir kocam var. :)
nişan kurdelasından kesip küçük bir parça yutmak.
bele bağlanan kırmızı kurdela. (gelini paket ettik anlamında bu herhalde.)
cenaze zamanı yemek ,pide vs dağıtımı.
aile acısını bir kenara bırakıp bir de bu işlerle uğraşıyor ve taziyeye gelen insanlardan bazıları 1 pide daha fazla almak için yarışıyor. taziyeye gelen gelsin ve gitsin,yemek ,pide dağıtımı adeti nedir boyle adet mi olur... karşıyım böyle isler de yemek adetine çok yapılacaksa hayrına ver o yemek parasını olsun bitsin,yok 7 si yok 40 ı,yok 55 i biter mi kutsal sayılar bitmez yeter ki yemek yemek ,yedirmek olsun...
biliyorum çoğu yerde bu yemek işiyle aile uğraşmıyor,akraba ve komşu ilgileniyor. benim için kimin ilgilendiginin bir önemi yok,yemek hengamesi var mi var. ben cenaze sahibi olarak, derdi evde ki kızına torununa pide götürmek olan birini duymak zorunda mıyım. yaşadım bu durumu o an en insancıl olan ben bile insanligimdan çıkıyordum , zaten acilisiniz çıkıyorsunuz...
"kiz evi naz evidir" adetiyle kiz evinin tum isteklerinin yerine getirilmesidir.
kız istemeye gelen damat adayına kahve yerine tuz, karabiber abartıp kırmızı biber koyulması.
kahveden eser kalmıyor orda da. neymiş seven adam ona katlanır tümünü içermiş.
ya insan sevdiği adama kıyabilir mi , benim aklım fikrim almıyor. bir de bu durumdan eğleniyor insanlar.
zaten gereksiz bir aktivite olan kız isteme adetinin aylara yayılarak sakız gibi uzatılmasıdır.
sadece bizim oralarda mı böyle bilmiyorum ama ortada görücü usulü bir evlilik söz konusu olmasa bile askerlik yapar gibi aylarca kız istersiniz. bu sancılı süreçte kafayı sıyırıp kaçan çiftler oldukça fazla.
gelinin erkek kardeşinin çeyiz sandığının üstüne oturması veya gelin kapısını tutması.
sövsen olmaz, dövsen olmaz, adettendir diyerek cebine bir şeyler sıkıştıracaksın mecbur.ha bir de bazıları parayı beğenmiyor. enişte cimri misin sen? kız veriyoruz sana bu mudur yani? diyenini duydum.
(bkz: çeyiz sermek)
herkes gelin/damat evine gelir. gelin ve damadın neyi var neyi yok iç çamaşırları dahil herşey yatak odasına serilmiştir. herkes görür. dedikodu malzemeleri toplanır.
sonradan ortaya çıkan ama artık adetleşen mezuniyet kınası.
ilk kimin aklına nerede, hangi üniversitede ve ne zaman geldi? mezun olana niye kına yakılır? hadi yakılır, erkeğe niye yakılmaz? hadi erkeği geçtim, nasıl oldu da adetleşti?
(bkz: kapıya kadar geçirmek)
misafiri meyve ile uğurlama.