Tüketirken Acı Çektiğimiz Halde Acı Yemekler Yemeye Neden Devam Ediyoruz?

Bitkiler bir savunma mekanizması olarak acı denen şeyi geliştirmişken, biz de bundan acı çekiyorken neden acı yiyoruz hala?
Tüketirken Acı Çektiğimiz Halde Acı Yemekler Yemeye Neden Devam Ediyoruz?

bir uzaylı dünyamıza gelse kendilerine insan diyen primatların acı biber yerken aldıklara hallere ve bundan zevk almalarına tanık olur ve eminim ki çok şaşırır.

biraz düşünüp insanlar neden acı yiyecekleri sever? sorusuna nokta atışı yapar. biliyoruz ki acı biber, dil yakıcı, göz yaşartıcı ve derler döktüren, kapsaisin adı verilen bir madde içerir. işte insanlar bu maddeyi aldığından yukarıda ki etkilerden kaynaklı acı çekerler ama bu maddeyi de almaya devam ederler hatta bundan hoşlanırlar bile.

hal böyleyken gerçek şu ki bilim insanları tam olarak insanların nasıl bu kadar acı yiyeceklere karşı bir zevk edindiklerini bilmiyorlar. ama bu bitkilerin neden kapsaisin ürettiklerini biliyorlar; tuhaf gelse de bu ürün tam anlamıyla memelileri kovmak için çünkü (ama biliyoruz ki çoğu bitki canlıları meyveleri ile onları cezbeder ve meyvelerin yenmesi sayesinde başka bir yere taşınır ve orada üremeye başlar). memelilerin mide asitleri hem çoktur hem de sindirim sistemleri uzun olduğundan biber tohumlarını parçalayarak bitkilerin doğurganlığını azaltırlar.

ancak bu durum kuşlar için geçerli değildir. evrim onları için acıyı görmezden gelmelerini sağlamıştır ve tat alıcıları acılığını algılamaz.

insanlara geri dönecek olursak

yukarıda dediğim gibi bu durumu tam olarak bilmiyoruz ama insanların acıya karşı bir zevki nasıl geliştirdiğine dair birkaç teorimiz bulunmakta. bunlardan biri, sadece onun heyecanından zevk aldığımızdır. pennsylvania üniversitesi'nde psikoloji profesörü olan dr. paul rozin, insanların acı yiyecekleri bir tür sınırlı risk veya iyi huylu mazoşizm olarak kullandığını savunuyor.

yani acı yiyecekler yemek içimizde serotonin, adrenalin ve dopamin hormonlar tetiklenir. kalp atışlarımız hızlanır, nefes alışımız hızlanır ve kendimizi canlı hissederiz. bu, bungee jumping, roller coaster ve korku filmlerinde sergilenen heyecan arayışının aynısıdır.

başka bir teori de acı yiyeceklerin antifungal ve antibakteriyel özelliklerine işaret ediyor. bu açıdan bakıldığında, insanlar kültürel ve genetik olarak acı yiyeceklere karşı bir tercih geliştirmiş olabilir çünkü bu yiyecekler bizi mikroskobik saldırganlardan korumaktadır.

bir örnekle açıklayacak olursak quarterly review of biology'de yayınlanan bir rapora göre, 36 ülkenin geleneksel, et bazlı mutfaklarını temsil eden 93 yemek kitabından 4.570'den fazla tarif ve kullanılan baharatların acılık-antibakteriyel özelliklerini inceledi. sonuç, bozulması kolay olan yiyeceklerin daha fazla endişe kaynağı olduğu yerlerde acının daha sık kullanıldığını fark etmişlerdir. hatta biraz daha detaya girecek olursak sarımsak, soğan, kimyon, kekik ve karabiberin gibi 30 yakın baharat üzerinde yapılan laboratuvar testlerinin en az yarısının test edildikleri bakterilerin %75'ini öldürdüğünü veya engellediğini gösterdiğini belirtti.

yani acıyı ve onu yemeği seviyoruz


kaynak: 1 / 2