Turia Nehri'nin Sebep Olduğu Sel Felaketini Büyük Fırsata Çeviren Valencia Şehrinin İlginç Hikayesi
valencia avrupa'daki birçok şehir gibi bir nehir çevresinde kurulmuş ve büyümüş bir şehir. turia nehri şehrin kalbinde olacak şekilde 1950'lere kadar gelmiş. 1957 yılında inanılmaz yıkıcı bir taşkın yaşanmış. bütün şehir sular altında kalmış ve 60 kişi hayatını kaybetmiş.
bir sene sonra şehir yöneticileri şehrin kalbindeki bu nehrin yatağını taşıyarak şehir dışından akıp denize dökülecek şekilde değiştirmeye karar vermişler. şu görseldeki yeşil alanlar eski nehir yatağı, mavi çizgi yeni nehir yatağı. bu operasyon 1969 yılında tamamlanmış.
yeni verilmesi gereken karar eski nehir yatağını nasıl değerlendirecekleri?
o dönemdeki ilk karar bu nehir yatağı şehrin ortasından geçip denize kadar şehri dolandığı için bir otoban yapıp trafiği rahatlatmakmış. 1970 yılında halkın gösterdiği tepkiler sonucunda bu projeden vazgeçilmiş. o zamanın slogan şöyleymiş. "turia yatağı bizimdir ve onu yeşil istiyoruz" 1980'lerin sonunda şehir meclisi nehir yatağının park haline dönüştürülmesi projesini kabul etmiş ve 1982'de bir master plan yayınlamış. bu planda nehir yatağı 18 ayrı bölgeye ayrılmış. elde edilen tasarım, kentin tarihi merkezini de içeren yoğun ve çeşitli bir kent dokusu içinde anıtsal beş millik yeşil alan oluşturmuş. park, 450 dönüm üzerinde oluşmakta ve bisiklet yolları, etkinlik alanları, aktif rekreasyon alanları, çeşmeler gibi bir çok farklı alanı barındırmakta. 18 bölümün her biri kendi özgün dizayn stiline sahip.
1986'da ricardo bofill'in yaptığı bahçeler
1998'de calatrava'nın biomorphic bilim ve sanat merkezi
gibi şehir planlama ve mimarlık alanında iz bırakan projelere ev sahipliği yapmakta.
özetle valencia 1959 yılında ortaya çıkan bir krizi fırsata çevirmeyi başarmış gibi duruyor. yatağı değiştirilen nehrin yarattığı çevre faktörlerini analiz etmek içinse henüz erken olduğu belirtilmiş.