10 Yıllık Olmasına Rağmen Hala Keyifle Oynanabilen Oyun: Sleeping Dogs

İlk olarak 2012'de PlayStation 3, Xbox 360 ve Microsoft Windows için piyasaya sürülen ve o günden beri oynanabilirliğinden bir şey kaybetmeyen (ve yenilenmiş sürümleri de çıkan) oyunu yeniden bir inceleyelim.
10 Yıllık Olmasına Rağmen Hala Keyifle Oynanabilen Oyun: Sleeping Dogs

puan: 8/10

yine güzel bir oyunla karşı karşıyayız. oyunun hikayesini kısaca özetlemek gerekirse: hong kong mafyasını çökertmek amacıyla mafyaya sızan gizli görevdeki bir polisi konu alan bir oyun. oyunun konusu klasik gelebilir ama bence çok güzel işlenmiş ve çok sürükleyici bir oyun ortaya çıkmış. artı ve eksileriyle inceleyeceğim.

oyunun hikayesiyle başlamak istiyorum

konusu güzel ama hikaye nasıl işlenmiş, önemli olan bu oyunlarda. başlarında ne yalan söyleyeyim sıkıldım, ilk bir iki saat çok içine çekemedi hikaye. ama sonrasında oyun ilginçleşmeye, daha da önemlisi ciddileşmeye başladı ve sonlara doğru heyecandan başından kalkamadığım bir oyuna dönüştü. bu yüzden size tavsiyem ilk saati oynayıp kötü demeyin, oynadıkça derinleşiyor. karakterler de gayet başarılı, güzel ve değişik karakterler mevcut. bu karakterlerin de değişimi ve gelişimi güzel yansıtılmış hikaye içinde. ben daha çok oynanış ve oyunun içeriği hakkında bilgi vermek istiyorum çünkü hikayedeki şeyler spoiler'a girebilir.


oyunun en büyük artısı bence dövüşleriydi

gta tarzında bir oyunda silahların değil de yumrukların konuştuğu, etrafta bıçak bile bulmanın zor olduğu, aynı anda 5-10 düşmanla dövüştüğümüz bir oyun pata küte ilerlemekten sıkılan ve challenge isteyen bünyelere ilaç gibi geliyor. bu yüzden silahların az olması, sadece silaha ihtiyacımız olan yerlerde yerden bulunması, hatta bazen düşmanın silahını elinden almamız bu oyunu tarz olarak farklı bir yere koyuyor. oyunda silah kullandığımız kısımlarda ise isabet oranının düşüklüğü oyunu çok gerçekçi yapıyor. bir yere nişan alsanız da kurşun farklı yerlere gidebiliyor. gta tarzı bir kolaylık yok oyunda, silahlı çatışmalar çok gerçekçi. oyunda dövüşlerde counter attack sistemi ise doğru zamanda doğru tuşa basmak üzerine kurulu. sürekli olarak düşmanlarla dövüşüp size vurmaya çalışanları fark etmeye çalışmak zevkli dövüşlerin gerçekleşmesini sağlamış. dövüşleri daha zevkli hale getirmek için dövüştüğün ortama etkileşime geçebileceğin bir sürü nesne koymuşlar. mesela düşmanı tutup çöp tenekesinin içine atabiliyor, duvara fırlatabiliyor, kafasını mermere vurabiliyor, elektrik akımı verebiliyorsunuz. veya düşmanlardan yere düşen bıçak, boru gibi cisimleri yerden alıp düşmana vurabiliyorsunuz. fakat 6 7 vuruştan sonra bıçak da olsa etkisiz hale geliyor, biraz saçma ama yumruk yumruğa dövüşün devam etmesi için zorunlu bir sistem. ayrıca oyun boyunca bazı heykelleri toplayarak yeni dövüş teknikleri öğrenebiliyor, kombolar yapabiliyorsunuz. vuruş hissi de oldukça başarılı ki bu dövüş tarzında o his çok önemli.


dövüş dışında atmosferden bahsetmek gerekirse ise uzak doğu temalı bir oyunda atmosferin kötü olması pek mümkün olmuyor

o rengarenk ışıl ışıl tabelalar, ilginç yemek satan yerler, pis arka sokaklar, capcanlı caddeler. oyun hong kong atmosferini oldukça başarılı bir şekilde oyuna aktarmış. sadece hava değişimleri çok ani yaşanabiliyor, 3 saniye içinde güneşli havadan kapalı yağmurlu havaya geçebiliyorsunuz. yine de çok büyük bir sıkıntı değildi benim için. grafikler güzel denilebilecek seviyede. tabi gta 5 seviyesinde değil ama size rahatsız etmez, triple a oyunu. oyundaki harita büyüklüğü yeterli seviyede, ne çok büyük ne de çok küçük. oyunda yapabileceğimiz çok çeşitli şeyler olmadığı için bu harita büyüklüğü yeter de artar bile. açık dünya oyunlarının temel şartı dünyanın çanlı olması benim için. bu oyunda şehir yaşıyor, kalabalık sokaklarında o insanların yaşadığını ve alışverişe çıktığını, satıcıların bir şeyler sattığını, bazı insanların muhabbet ettiğini görüyorsunuz, şehirde hayat var. o kalabalık caddelerin arka yüzündeki pislik götüren sokaklar size çelişkiyi hissettiriyor.


görevler içinde yapabileceğiniz ekstra şeyler var oyunda

sadece dümdüz adam dövmekten ziyade farklı farklı aksiyonlara girebiliyorsunuz. mesela araba ile giderken başka arabayı takip edip, ona yakınlaşınca kendi arabanızdan takip ettiğin arabaya atlayabiliyor ve arabayı durdurabiliyorsunuz. ayrıca oyunda en çok hoşuma giden şeylerden birisi hack sistemleriydi. görev gereği kamera ve telefonları hackleyebiliyor, dinleme cihazları yerleştirebiliyor, kilitli kapıları açabiliyorsunuz. bunların hepsini küçük küçük şeyler başararak yapabiliyorsunuz. hack tuşuna basıp hack yapmak yerine gerçekten 4 haneli bir şifreyi çözmeye çalışıyorsunuz. bu tarz bulmacalar (çok da bulmaca değil ama neyse) oyunda bir şeyler yaptığınızı hissettiriyor size. siz yapamazsanız yapamıyor, tüm kontrol sizde. oyunda bazı kısımlarda ise hızlı konuşma sistemi getirmişler. mesela biri size ne işin var burada diye sorunca, hızlı bir şekilde tuşa basarsanız iyi bir bahane üretip yırtıyorsunuz, öbür türlü yakalanıyorsunuz. bu da yine sizin bir şeyler yaptığınız hissini çok güzel veriyor.

hong kong’da yapabileceğiniz çeşitli aktiviteler var fakat yeterli değil. karaoke yapabilirsiniz ki çok eğlendim yaparken. onun dışında masaj yaptırabilirsiniz ama hiçbir şey görmüyorsunuz, para gidiyor sadece. araba yarışları ve dövüş turnuvaları var. bunlar da zevkli fakat yine de biraz daha çeşitlendirmeleri gerekiyordu bana kalırsa.


oyunda kötü diyebileceğim birkaç şey var

bunlardan ilki kendimizi geliştirme. farklı şeyler yaparak farklı puanlar alıp farklı konularda geliştirmek çok güzel bir düşünce. mesela polis görevi yapınca polis puanı alıp polis geliştirmeleri yapabiliyorsunuz. fakat bu geliştirmeler çok lineer ilerliyor. yani puan gelince hangisini geliştireyim diye çok düşünemiyorsunuz, zaten belli neyi geliştireceğiniz. olay burada az geliştirme seçeneği olması değil, asıl sorun bir geliştirmeyi yapmanız için önceki geliştirmeyi yapmanızın gerekmesi. birbirinden bağımsız şeyler olsa bile oyun size istemediğiniz geliştirmeleri yapmanızı zorunlu kılıyor istediğiniz bir geliştirme için.

oyunda araba sürme maalesef çok başarılı değil, virajları rahat bir şekilde alamıyorsunuz. araba çeşitliliği de ortalama seviyede, çok fazla çeşit yok. oyundaki yan görevler ise sıkıcı bana kalırsa, çok basit ilerliyor. gtada her yan görevin mükemmel hikayesi mükemmel karakterleri olurdu. bu oyunda ise yan görevlerde tanıdığım bir karakter bile yok neredeyse, git öldür yakala kafasında. koymak için koyulmuş diyebilirim.

oyun genel olarak çok başarılı, ufak tefek sıkıntıları olsa da kesinlikle alıp oynanması gerekiyor.