5 Ayda İki Kaza Yapan Boeing 737 MAX Uçağı Üzerinden Ciddi Bir Neoliberalizm Eleştirisi

Ekim 2018 ve Mart 2019'da, beş ayda iki büyük kaza yapan Boeing 737-Max model uçakların kaza sebebini neoliberal politikalarla eşleştiren, düşündürücü bir eleştiri.
5 Ayda İki Kaza Yapan Boeing 737 MAX Uçağı Üzerinden Ciddi Bir Neoliberalizm Eleştirisi

neoliberalizm, devletin ekonomiden elini tamamen çektiği, malların, hizmetlerin ve sermayenin serbest dolaşımını esas alan bir kapitalizm modelidir. allahı kitabı devleti ekonomiden, piyasadan ve şirketlerden uzak tutmaktır. niye? "işte efendim, piyasa kendi kendini regüle eder" diyenler oluyor. nah eder. al:

https://www.newyorker.com/…/the-case-against-boeing

size solcu ağzıyla çin'den, rusya'dan, latin amerika'dan veya türkiye'den bahsetmiyorum. abd'nin gözbebeği boeing'in beş ayda iki kere çakılan 737 max'ından bahsediyorum.

ertuğrul özkök misali; gelin hem mevzuyu bilmeyenler için olayı özetleyeyim, hem de neoliberalizmle ne alakası varmış diyenleri ferahlatayım.

bu koduğumun ekonomi işletme fakültesi mezunu harvard mba'li executive tayfası, geleneksel olarak mühendislik odaklı bir üretim şirketi olan boeing'in verimliliğini arttırmak adına şirketin işleyişinde değişiklikler yapmaya başlıyor (yukarıda linkini verdiğim new yorker makalesi şirketteki mentalite değişiminin 1996 yıllındaki mcdonnell-douglas merger'ından itibaren başladığını belirtiyor).

nedir bu değişiklikler?

klasik olarak önce işçilik maliyetini düşürme, genel olarak üretim maliyetlerini düşürme (mesela bağımsız çalışan mühendislerden oluşan üretim geliştirme birimini kapatma), ordan tasarruf, burdan tasarruf, falan filan.

seattle'daki fabrikadaki lanet olası çakma solcu işçilerin sendikası sebebiyle maliyetleri yüksek kaldığından ve pazarlığa yanaşmadıklarından, bunları bypass etmek adına 2009'da south carolina'da yeni bir fabrika kuruyorlar. 1 milyar dolarlık vergi teşviğini de cebe atıyorlar. ama ucuza kaçtıkları için bu yeni fabrikada üretimde sürekli hatalar, eksiklikler oluyor. bunları rapor eden mühendislere "siz işinize bakın" deniyor, bakmayanlar işten çıkarılıyor.

yavaşlayan üretim, sipariş teslimlerini geciktirdikçe şu işi bir düzeltelim demek yerine ne yapıyor bu dahi executive tayfası? kaybettikleri zamanı kalite kontrolden kısarak kazanmaya çalışıyor. üretim aşamasında meydana gelmesi normal olan ve çözülebilecek olan problemler, üretim takvimini yavaşlatmaması adına hasır altı ediliyor ve teslim edilen uçaklardaki hatalı bataryalar havada birer birer alev almaya başlayana kadar kimsenin bundan haberi olmuyor. bu 787'deki problem. tesadüfen o ara kimse olmuyor, sonrasında bu filonun da şu an 737 max'lerde olduğu gibi uçması dünya çapında yasaklanıyor, üç ay sonra sorun giderilince servise dönüyorlar.

Seattle'daki Boeing fabrikasından bir görüntü.

737 max ise bambaşka bir konu

bir sürü yerde çok detaylı yazıldığı için uzatmadan özetleyeyim: airbus'ın yeni a320/321neo'su karşısında hızla pazar payı kaybeden boeing, yeni uçak tasarlamanın maliyeti altına girip üstüne bolca da zaman kaybetmek yerine, 737 modeline yeni motor takip birkaç dizayn değişikliği yapıp yakıt tüketimini düşürerek bu uçakları yeni nesil model (737 max) olarak satmaya karar veriyor. fikir süper. yalnız, uçak airbus'lara kıyasla yere biraz daha yakın olduğu için daha büyük olan bu yeni motorları olması gereken yere takamıyorlar, biraz daha öne monte etmeleri gerekiyor. sonra fark ediyorlar ki bu değişiklik uçağın aerodinamiğini ciddi ölçüde etkileyip uçağın burnunun kalkmasına sebep oluyor. o mevzuyu da bir yazılımla çözüyorlar. yazılım uçağın üzerindeki bir sensörden verileri alıyor, uçağın burnu bu aerodinamik problem sebebiyle kalkarsa bunu otomatik olarak düzeltiyor, süper.

dananın kuyruğunun başlığımızla kesiştiği nokta ise şurası: boeing, yaptığı tüm bu değişiklikleri kimseye söylemiyor. çünkü kanunen söylemek zorunda değil.

çünkü devlet piyasadan elini çeksin kardeşim diyen bir grup insan, 2005 yılında yaptıkları bir düzenleme sonucu amerikan havacılık idaresi faa'in, boeing'in üretim sürecini baştan sonra denetlemesine gerek olmadığını söyleyerek faa'i devreden çıkardı. boeing bir problemle karşılaştığı zaman bunu faa'e bildirip onlardan gelen cevapla birlikte gerekli düzeltmeleri yapmak yerine allahın cezası devlet bürokrasisinden kurtulup problemi direkt şirket içerisinde çözerse havacılık endüstrisinin on yıl içerisinde 25 milyar dolar tasarruf etmesi öngörülmüş. süper, başka kimsenin aklına gelmemişti zaten.

işte, faa tarafından adım başı denetlenmeyerek zincirlerinden kurtulan boeing, 737 max'te yaptığı bu değişiklikleri de biz hallettik kardeşim uçak uçuyor işte diyerek kimseye haber verme ihtiyacı hissetmedi. zira bu değişiklikleri faa'e bildirseler, bu "lanet" devlet kurumu uçakta yapısal değişiklikler olduğu için uçağın yeniden sertifikasyon sürecinden geçmesini isteyecek, boeing'e zaman kaybettireceklerdi.

FAA: Federal Havacılık Kurulu ya da İngilizce resmî adıyla Federal Aviation Administration, ABD Ulaştırma Bakanlığına bağlı bir "federal" yani devlet kuruluşudur.

bunun yanında bu uçağı sattıkları havayollarının pilotlarının da bu değişiklikler sebebiyle yeniden, kısa da olsa bir eğitimden geçmesi gerekecekti. bu da boeing'in pazarlıkta elini zayıflatacaktı zira airbus'ın yeni modeli, pilotların yeniden eğitimden geçmesini gerektirmiyordu. dolayısıyla boeing muhtemelen havayollarının pilotlarını eğitim masrafını karşılamayı vadetmek zorunda kalacaktı. bir sürü gereksiz masraf canım... pilotlar uçakta bir yenilik olduğunu bilmezse, bunun için eğitilmelerine de gerek kalmazdı.

ekim 2018'de, ilk 737 max uçağında yapılan ve kimsenin haberi olmayan bu değişiklikten kaynaklı yazılımsal bir tasarım hatası sebebiyle uçak düşünce (ki pilotların uçağı düşüren bu sistemin varlığından haberi olmadığı için başlarına ne geldiğini bile anlamıyorlar) boeing uçakta yaptığı bu değişiklikleri lütfedip havayollarına bildiriyor ama uçakta tasarım hatası olduğunu kabul etmiyor. faa ise getir kardeşim şu uçakları bir bakalım demiyor. mart 2019'da ikinci 737 max düşüp de tüm dünya uçakların hava sahalarında uçmasını yasaklayınca lütfedip uçağı inceliyorlar da uçakta tasarım hatası olduğu ve boeing'in bunu sakladığı öyle ortaya çıkıyor. öyle bir saklamak ki, 737 max’in, ilk kazadan sonra boeing’in yayımladığı, kazaya sebep olan sistemin hatalı çalışması halinde yapılması gerekenleri belirttiği güvenlik prosedürünün uygulanması halinde bile uçağın kurtarılamayacağı kadar uçmaya elverişsiz bir uçak olduğu ortaya çıkıveriyor.

Ekim 2018'de Endonezya'daki Lion Air Havayolları'na ait Boeing 738 Max 8 tipi uçak Cakarta'dan kalktıktan kısa bir süre sonra düşmüş, 189 kişi ölmüştü.

peki şimdi ben bu uzun hikayeyi niye neoliberalizm üzerinden anlattım?

çünkü neoliberalizm devletin özel sektörden uzak durması gerektiğini, piyasanın kendi yolunu bulacağını iddia eden bir öğreti. boeing örneği gibi bir milyon tane örnek verebilirim, hepsi de aynı şeyi anlatıyor: böyle bir dünya yok.

bütün bu olayların üstüne, daha yeni, imha edilmesi gereken bazı yedek parçaları el altından uçaklara taktıkları ortaya çıktı. olay patlayınca mecburen kabul edip havayollarına bildirimde falan bulundular uçaklarınıza bir bakıverin diye. şirketleri başıboş bırakırsanız olacak olan budur.

piyasa boeing'i cezalandırır diyecektir bazıları. boeing'in hisse senedi fiyatı bu skandallardan önce $350 iken şu an $366. ceo'su işini dahi kaybetmedi. bu mu boeing'i cezalandırıp böyle şeyler yapmaması için ağzına biber sürecek olan piyasa? hayır aslında bokunuzda boğulun diyip işime bakacağım da, boeing'le de uçuyoruz mecbur, bir gün şu tasarruf edeceğiz diye kullandıkları yedek parçalardan biri içinde olduğum uçağa denk gelecek, olan gene bana olacak diye korkuyorum.

15 Günlük Şarj Süresiyle Cezbeden HUAWEI WATCH GT 2'nin İncelemesi

Ülkemizde de Sıkça Bahsi Geçen Düşünce Akımı Neoliberalizm Nedir?